15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece İstanbul Büyükada’daki CIA toplantısında, ABD Başkanı Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ısrarla istediği Papaz Andrew Craig Brunson’un da olduğu ortaya çıktı
Yeni Asır Gazetesi’nden Fatih Şendil’in haberine göre, Türkiye’yi kaosa sürüklemek isteyenler tarafından tezgahlanan hain darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz gecesi, gizli servis CIA’ya çalışan ABD’li profesör Henri Barkey’in de aralarında olduğu çoğu yabancı uyruklu 17 kişi, 1919 yılında İngilizlerin karargah olarak kullandığı İstanbul Büyükada’daki Splendid Otel‘de gizli bir toplantı yaptı. Gizemli toplantının en dikkat çeken isminin ise ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan ısrarla istediği Papaz Andrew Craig Brunson olduğu ortaya çıktı. Toplantının ardından şok bilgilere ulaşıldı.
GERİ DÖNDÜ
İzmir Alsancak’ta bulunan Protestan Diriliş Kilisesi’nin papazı Andrew Craig Brunson’un, FETÖ’den tutuklanması küresel güçleri rahatsız etti. Papaz’ın tutuklanması ile birlikte ABD gizli servisi CIA ile bağlantısı da ortaya çıktı.
Protestan Kilisesi papazı, aynı zamanda da Amerikan ordusunda harp subayı olan ve darbe girişimi sonrası CIA Başkanı olacağı öne sürülen Andrew Craig Brunson’in de o gece gizemli toplantıya katıldı.
Darbe kalkışmasının sonuçsuz olmasının ardından apar topar karayoluyla İzmir’e görev yerine döndü.
Otelde kamera kayıtları olmayan ve otel bilgi işlem servisinde dahi kayıtları bulunmayan Papaz Andrew’in ilişkileri deşifre edildi. Kamera sistemi bulunmayan Splendid Palas Hotel‘de ABD vatandaşı Ellen Laipson, Henry Jak Barkey, Julya Romano ile Marma Daoudu’nun yanı sıra İran, Rus, Ukrayna, Alman uyruklu isimlerin de yer aldığı toplam 42 kişi konakladı.
Ancak kayıtlarda 40 kişi göründü. O isimler arasında İzmirli Papaz Andrew’in de olduğu öne sürüldü.
Katılımcıların, otele girişleri bir gün önce olmasına rağmen bir gün sonra gösterildiği iddia edildirken, Graham Füller’in de kral dairesinde kaldığı ve kayıt yapılmadığı iddia edildi. Otelde kalanların listesinde önemli bir detay daha dikkat çekti.
Aynı isim, iki odada gösterilerek bu şekilde önemli bir isim daha gizlendi. Yunanistan’a kaçan ya da kaçırılan helikopterde Füller’in olduğu idda edildi. Bu iddiayı Yunanistan hükümeti ve Füller yalanlamadı. Doktorasını Pensilvanya Üniversitesi’nde yapan Barkey, “Türkiye’nin Kürt Meselesi” isimli eserini, CIA’nın Ortadoğu uzmanı Graham Fuller ile birlikte kaleme aldı. Fetullah Gülen’in ABD’de kalmasına referans olan Fuller ve Barkey’in de o gece papaz Brunson ile birlikte yaptıkları plan deşifre oldu.
2 MİLYAR DOL AR İDDİASI
2 milyar dol ar iddiası ISAF Komutanı General John F. Campbell, darbe haftası süresi dolduğu için emekliye ayrılmıştı. Komutan Campbell’ın darbe öncesi 6-7 aylık süre içinde iki kez Türkiye’ye geldiği, 2 milyar dolar para getirdiği, bu paraların da Nijerya’daki Arap bankasından çekildiği, Türkiye’de dağıttıkları iddiaları da yer alıyor. Campbell’in Türkiye’de İncirlik Üssü ve Erzurum Askeri Hava Üssü’nde toplantığı yaptığı ve 2 milyar dolardan dağıtılmayan, darbeden sonra kullanılacak olan kısımların bu helikopterle ajanlarla birlikte kaçırıldığı düşünülüyor.
PENSİLVANYA YAZILI ÇAN
Darbe girişiminin yaşandığı gün Türkiye’ye giriş yapan ve sır toplantı sırasında sık sık ABD ile telefonda temas kuran Barkey, hain kalkışmanın başarısız sonuçlanmasıyla 19 Temmuz’da Türkiye’yi terk etmişti. Barkey, grupla birlikte otelden çıkış yaptığı 17 Temmuz’da ise otel görevlilerine üzerinde “Pensilvanya” yazan bir çan bıraktığı ortaya çıkmıştı. İstanbul Emniyeti’ne bağlı İstihbarat, Terör, Siber Suçlar ve Asayiş şubelerini alarma geçiren bu detay üzerine ekipler Büyükada’ya giderek otelin tüm görevlilerini sorguya almıştı.
Polis, Barkey’in resepsiyona bıraktığı çanın özel bir anlamının olup olmadığını halen araştırıyor. Çalışanlar, Barkey ve beraberindekilerin, o gece sabaha kadar özel bir odada darbe girişimiyle ilgili gelişmeleri televizyondan takip ettiğini belirtmişlerdi.
Çoğu uluslararası konularda analist ya da öğretim üyesi olan kişiler ile Barkey’in, darbe günü 2’şerli 3’erli ekipler halinde otele giriş yaptıktan sonra otelin toplantı odasına geçtikleri ifade edilmişti. Bu sırada Barkey, otel yetkilisine “Saat 16.00’da ve 18.00’de CNN International ve Amerika’nın Sesi’ne canlı bağlantı yapacağım. Bana gerekli altyapıyı sağlar mısınız?” dediği ortaya çıkmıştı.
GİZLİ GÖRÜŞME
Oteldeki iddialara göre 15 Temmuz günü darbe gecesi toplantı salonunda Henri Barkey ve beraberindekiler sürekli olarak telefonlarla konuşuyordu. Barkey’in yanında dizüstü bilgisayar dışında bir akıllı telefon ile internet bağlantısı olmayan eski bir cep telefonu olduğu belirtildi. Otelin internetine ait ‘log’ kayıtları ve bilgisayarlar da incelemeye alınmıştı.
EKİPTE TROL DE VARDI
Katılanlardan Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi’nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika Programı’nda görevli Ellie Geranmayeh, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘sokağa çıkın’ çağrısından sonra 00.33’teki Twitter mesajında “Erdoğan, Facetime’dan CNN Türk’e bağlanıp halkın sokağa çıkmasını istedi. Bu sırada kendisi güvenlik için komşu bir ülkeye gidiyor” diyerek trollük yapmıştı. Ayrıca toplantıda bulunan Geranmayeh’in, bundan sadece 7 dakika önce “Türkiye uzmanı Henri Barkey’le birlikteyim. Kendisi birçok şeyin Erdoğan ve Başbakanın tutuklanıp, tutuklanmamasına bağlı olduğunu söylüyor. Darbenin gerçekliğini tespit etmek için zamana ihtiyaç var” tweetini atması da dikkat çekmişti.
ÜÇ ÖNEMLİ AYRINTI
17 kişilik gizemli ekipte yer alan FETÖ hayranı ABD’li profesör Henri Barkey 19 Temmuz’da otelden ayrılırken resepsiyoniste üzerinde Pensilvanya yazılı bir çan bıraktı. Barkey oteldeki bir garsona “Türkiye’ye ilk gelişimde HSBC patladı. İkinci gelişimde Gezi patlak verdi. Şimdi de darbe girişimi yaşandı” dediği öğrenilmişti
