Adalar Belediyesi’nde Ruhsat Skandalı: “Kayırmacılık” Takıntısı mı?

Adalar Belediyesi’nde Ruhsat Skandalı: “Kayırmacılık” Takıntısı mı?
Yayınlama: 12.01.2025
Düzenleme: 12.01.2025 12:06
A+
A-

Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi” romanında aşk ve takıntı iç içe geçer; Adalar Belediyesi’nde ise ruhsat verme sürecinde yaşananlar, “kayırmacılık” takıntısını akıllara getiriyor. Adalar Belediyesi, plaj, kafe ve restoranlara verdiği ruhsatlar konusunda adam kayırma yaptığı iddialarıyla çalkalanıyor. Son olarak, Madam Niça olarak bilinen ve daha sonra Nizam Hışım tarafından satın alınarak Capri restoran adıyla hizmet vermeye başlayan işletmeye verilen ruhsat, tepkilere neden oldu.  

İstanbul 5 numaralı Koruma Kurulu’nun, kıyıda bulunan tüm plaj, kafe ve restoranlar hakkında Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğu bir dönemde, Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat’ın bu işletmeye ruhsat vermesi, adalıların tepkisini çekti. Adalar Belediyesi Meclis Üyesi İsmail Onur BALBİNAR’ın sahibi olduğu Loc’ada adlı mekanın ruhsatı iptal edilirken, Nizam Hışım ile bağlantılı olduğu iddia edilen Capri restorana ruhsat verilmesi, kayırmacılık iddialarını güçlendirdi.  

Adalar Belediyesi’nin Ruhsat Verme Süreci

Adalar Belediyesi’nin ruhsat verme süreci, şeffaflıktan uzak ve keyfi uygulamalara açık bir yapıya sahip olduğu iddia ediliyor. Ruhsat başvuruları için gerekli belgeler ve onay süreçleri karmaşık ve belirsiz. Bu durum, kayırmacılık ve yolsuzluk iddialarına zemin hazırlıyor. Tıpkı araç sahibinin sınır kapısında hazır bulunması gerektiği gibi, ruhsat verme sürecinde de yetkililerin kararlarının arkasında durması ve şeffaf olması beklenir. Ayrıca, Adalar Belediyesi’nin Sivriada’da planlanan bir kongre ve turizm merkezi hakkında açtığı dava da dikkat çekici. İstanbul 3 Numaralı Bölge İdare Mahkemesi, bu proje hakkında iptal kararı vermiş ancak daha sonra bu kararın iptali yönünde karar çıkmış ve plan yürürlüğe girmiştir. Belediyenin Sivriada’daki bir projeye dava açarken, benzer bir konumdaki Capri restorana ruhsat vermesi, çelişkili bir durum yaratıyor ve akıllara “Acaba çıkar ilişkileri mi söz konusu?” sorusunu getiriyor.  

Ruhsat ücretlerinin peşin ödenmesi gerektiği bilgisi de, süreçteki olası mali usulsüzlükler veya kayırmacılık konusunda soru işaretleri yaratıyor.  

Adalar Belediyesi Hizmet Standartları

Adalar Belediyesi, vatandaşlara sunduğu hizmetler için belirli standartlar ve süreler belirlemiştir. Bu standartlar, çeşitli ruhsat ve izinlerin alınması için gereken süreleri ve prosedürleri içeren bir tabloda özetlenmiştir. Aşağıdaki tabloda, bazı hizmetler için belirlenen süreler ve gerekli belgeler gösterilmektedir:  

Ruhsat/İzin TürüGerekli Belgelerİşlem Süresi
Pazar Tezgâhı Kurma BelgesiDilekçe, Nüfus Cüzdanı Fotokopisi, İkametgâh Belgesi, Esnaf Odası Kaydı, Sabıka Kaydı, Resim1 Gün
Seyyar BelgesiDilekçe, Nüfus Cüzdanı Fotokopisi, İkametgâh Belgesi, Resim1 Gün
Muhtelif Kazı İzni (AYEDAŞ, İGDAŞ, İSKİ)Dilekçe, Kazı Ruhsat Formu2 Saat
Temel Üstü VizesiTemel ruhsatının aslı, Aplikasyon krokisi, Su basman kotu tespiti, Beton ve çelik raporlarıBelirtilmemiş

Bu tablo, Capri restoranı örneğinde yaşanan olası gecikmeleri veya usulsüzlükleri değerlendirmek için önemli bir referans noktası olabilir. “Temel Üstü Vizesi” gibi inşaat izinlerinin alınması sürecindeki karmaşık adımlar, şeffaf bir şekilde uygulanmadığı takdirde kayırmacılık için kullanılabilir.  

Capri Restoran Ruhsatı: Şaibeli Bir Süreç

Capri restoranın ruhsat alma süreci de şaibeli görünüyor. Ruhsat başvurusu tarihi, başvuru sahipleri ve ruhsatın kapsamı gibi bilgiler kamuoyuyla paylaşılmadı. Bu durum, şeffaflık ilkesine aykırı ve adalıların kafasında soru işaretleri yaratıyor. İtalya’daki benzer bir işletmenin ruhsat numarasının kamuya açık olması, Adalar’daki Capri restoranı vakasında yaşanan şeffaflık eksikliğiyle tezat oluşturuyor.  

İstanbul 5 Numaralı Koruma Kurulu’nun Suç Duyurusu

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) tarafından başlatılan ve daha sonra İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından devralınan uygulama kapsamında, Adalar’da 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na aykırı hareket ederek kıyı şeridini işgal eden işletmeler hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Kurul, Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunda herhangi bir süre vermeden, “somut” deliller ışığında Temmuz ayında derhal gerekenin yapılmasını talep ederek Adalar Belediyesini göreve davet etti. Her bir işletme için ayrı ayrı belirtilen ada numarası, parsel numarası ve işletme adı ile birlikte suç duyurusunda bulunulmuştur. Kararlara göre, işletmelerin kıyı şeridini işgal ettiği tespit edilmiş ve 2863 sayılı Kanun kapsamında Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması kararlaştırılmıştır. Ayrıca, aynı kanunun 16. maddesi gereği, bu durumun ilgili idare (Adalar Belediyesi) tarafından derhal düzeltilmesi istenmiştir. Kurulun, kıyı işgalleri konusunda bu kadar kapsamlı bir çalışma yaptığı ilk kez görülmektedir. İşletmelerin çeşitliliği de dikkat çekicidir.  

Koruma Kurulu’nun suç duyurusu, Capri restoranı vakasının ötesinde bir anlam taşıyor. Kıyı işgalleri, Adalar’ın eşsiz doğal ve tarihi dokusunu tehdit ediyor. Bu nedenle, belediyenin ruhsat verme sürecinde Koruma Kurulu’nun kararlarına uyması ve Adalar’ın mirasını koruması büyük önem taşıyor. Kurul’un Sancaktepe Damatris Sarayı Kalıntıları’nın tapu kütüğüne kültür varlığı olarak kaydedilmesi kararı da, bu konudaki yetkisini ve kararlılığını gösteriyor.  

Loc’ada Mekanının Ruhsat İptali

Adalar Belediyesi Meclis Üyesi İsmail Onur BALBİNAR’ın sahibi olduğu Loc’ada adlı mekanın ruhsatının iptal edilmesi, Capri restoran ruhsatı ile karşılaştırıldığında çelişkili bir durum ortaya koyuyor. Loc’ada’nın ruhsatı, imar planlarına aykırılık gerekçesiyle iptal edildi. Ancak Capri restoran, benzer bir konumda olmasına rağmen ruhsat almaya hak kazanmış görünüyor. Bu durum, Adalar Belediyesi’nin ruhsat verme sürecinde adil ve tutarlı davranmadığı izlenimini yaratıyor. Anayasa Mahkemesi’nin adil bir yasal sistem vurgusu ve devletin bireyler ve toplumun refahını sağlama rolü, Adalar Belediyesi’nin ruhsat verme konusunda tarafsız ve şeffaf davranması gerektiğinin altını çiziyor. Tüm işletmelerin haklarının korunması, adil bir sürecin işlemesi açısından büyük önem taşıyor.  

Ali Ercan Akpolat’ın Sessizliği

Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat, Capri restoran ruhsatı ile ilgili iddialara ve Koruma Kurulu’nun suç duyurusuna henüz bir açıklama yapmadı. Akpolat’ın suskunluğu, kayırmacılık iddialarını daha da güçlendiriyor. Kamuoyu, Akpolat’tan bu konuda acil bir açıklama bekliyor.  

Seçim Öncesi Vaatler ve İddialar

Ali Ercan Akpolat’ın seçim döneminde Nizam Hışım’a veya Capri restoran ile ilgili herhangi bir vaatte bulunup bulunmadığına dair elimizde bilgi bulunmamaktadır. Akpolat’ın bu konuya açıklık getirmesi ve Hışım ile olası bağlantılarını veya seçim öncesi anlaşmalarını netleştirmesi gerekiyor.  

Kamuoyu Görüşleri

Adalar’da yaşayan vatandaşlar ve sivil toplum kuruluşları, Adalar Belediyesi’nin ruhsat politikasını eleştiriyor. Kayırmacılık iddiaları, adalıların belediyeye olan güvenini sarsıyor. Adalar halkı, belediyenin şeffaf ve adil bir şekilde yönetilmesini talep ediyor.  

Adalar Belediyesi ve Kamuoyu Tepkileri

Capri restoran ruhsatı tartışmaları, Adalar Belediyesi’nin kamuoyuyla yaşadığı ilk gerilim değil. Belediye, daha önce de Adalar Ulaşım Çalıştayı ile ilgili olarak hayvan hakları savunucularının tepkisini çekmişti. Çalıştayın, faytonların kaldırılması konusunda verilen sözlerin yerine getirilmemesi ve hayvan sömürüsünü onaylayan bir yaklaşım sergilemesi nedeniyle eleştirilmişti. Bu durum, Adalar Belediyesi’nin şeffaflık ve hesap verebilirlik konusunda sıkıntılar yaşadığını gösteriyor.  

Sonuç olarak, Adalar Belediyesi’nin ruhsat politikası, kayırmacılık ve şeffaflık eksikliği nedeniyle eleştiriliyor. Capri restoran ruhsatı, bu sorunun en son örneği olarak karşımıza çıkıyor. Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat’ın iddialara açıklık getirmesi ve kamuoyunu bilgilendirmesi gerekiyor. Aksi takdirde, adalıların belediyeye olan güveni daha da zedelenecektir. Kayırmacılık iddiaları, sadece adalet duygusunu zedelemekle kalmaz, aynı zamanda adil rekabeti engeller ve Adalar’ın sürdürülebilir kalkınmasını tehlikeye atar. Belediyenin bu konuda şeffaf ve hesap verebilir olması, Adalar’ın geleceği için hayati önem taşımaktadır.

Bu olayın daha detaylı bir şekilde incelenmesi ve sorumlular hakkında gerekli adımların atılması gerekiyor. Adalar halkı, belediyenin şeffaf, adil ve hesap verebilir bir şekilde yönetilmesini ve Adalar’ın doğal ve kültürel mirasının korunmasını bekliyor.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum
  1. cahil (akıllı)köylü dedi ki:

    Kediye ciğer teslim etmişsiniz, sonra da ciğerin akıbetini soruyorsunuz.

Exit mobile version