Adalar Huzur Toplantısı’nda Scooter Yasağı ve Akülü Araç Suistimali Tartışıldı

Adalar Huzur Toplantısı’nda Scooter Yasağı ve Akülü Araç Suistimali Tartışıldı
Yayınlama: 13.11.2025
A+
A-

Adalar İlçe Emniyet Müdürü Erişmiş, 250 Watt Üzeri Tüm Elektrikli Araçların Yasak Olduğunu, Suistimallerin Önüne Geçileceğini Vurguladı.

Özetle: Adalar İlçe Emniyet Müdürlüğü, toplantıda alınan kararlar ve kurallarla, elektrikli araç kullanımında kural dışı ve suistimal içeren uygulamaların önüne geçerek, adaların can güvenliğini ve düzenini sağlama yönünde kesin adımlar atılacağını bildirmiştir. Bu süreç, mevzuat çerçevesinde belirlenen tarihlere kadar devam edecek ve kurallar kesinleştiğinde tavizsiz uygulanacaktır.

Adalar Huzur Toplantısı'nda Scooter Yasağı ve Akülü Araç Suistimali Tartışıldı

Adalar İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen Huzur Toplantısı, Büyükada Anadolu Kulübü’nde yoğun katılımla gerçekleşti. Toplantıya Adalar İlçe Emniyet Müdürü Hakan Erişmiş katılarak adalıların sorularını ve sorunlarını yanıtladı. Toplantının ana gündem maddelerini elektrikli araçların (scooter ve akülü araçlar) kullanımı, ruhsatsız araçlar ve mevzuat uyumluluğu oluşturdu.

Scooter ve Elektrikli Bisikletlere Kesin Kural: 250 Watt Sınırı

Toplantıda vatandaşlar, özellikle scooterların süratleri ve aniden yola çıkmaları nedeniyle çok ciddi sorunlar yarattığını belirterek, bunların yasaklanması gerektiğini dile getirdi.

Adalar İlçe Emniyet Müdürü Hakan Erişmiş, scooterlar konusunda net bir kural olduğunu açıkladı. En son alınan kararlar doğrultusunda, scooter ve benzeri elektrikli bisikletler de dahil olmak üzere, 250 kW’ın (veya 250 watt dediğimiz rakamın) üzerinde bir aracın adada faaliyet göstermesinin mümkün olmadığını söyledi. Erişmiş, kuralın neyse o kural doğrultusunda iş ve işlemlerin yapılacağını, eğer 250 watt üzeri yasaklanmışsa bu yasağın herkes için geçerli olacağını vurguladı. Bu durumun özellikle Tepeköy’deki araç sahipleri için büyük bir sıkıntı yaratacağı belirtildi.

Emniyet Müdürü ayrıca, kontrollerin yalnızca merkezlerde değil, ara sokaklarda ve üst taraflarda da uygulanacağını ifade etti.

Engelli (Akülü) Araçlardaki İstismar Sorunu

Toplantıda en çok tartışılan konulardan biri de engelli araçları (akülüler) üzerindeki suistimaller oldu. Katılımcılar, akülü araçların camlarında engelli kağıtları asılı olmasına rağmen, bu engellilerin çoğunun yürüme engelli olmadığını, zihinsel engellilerin de olabildiğini ve bu ruhsatlarda ciddi bir istismar yaşandığını dile getirdi. Ayrıca, yasal olarak iki kişilik olması gereken araçların (bir sürücü, arkada bir kişi) yerine dört kişilik taksi benzeri araçların kullanıldığı belirtildi.

Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat, engelli çocuğu olan bazı kişilerin emlakçılık yaptığını veya akşam arkadaşlarıyla tur attığını, bu araçların kötü amaçla kullanıldığını gözlemlediğini aktardı.

Emniyet Müdürü Erişmiş, bu suistimal iddialarına ilişkin şunları kaydetti:

• Türkiye’de engelli sınıflandırmasının Çalışma Bakanlığı tarafından %40 olarak belirlendiğini hatırlattı.

1 Ocak 2026 ile 31 Ocak 2026 tarihleri arasında bu dosyaların inceleneceğini ve değerlendirmesinin yapılacağını duyurdu.

• Yeni düzenleme kapsamında, eğer engelli kişi aracı kullanabiliyorsa tek kişilik araç, araç kullanamayacak durumdaysa sürücüsü dahil olmak üzere iki koltuklu araç verilmesinin planlandığını belirtti.

Müdür Erişmiş, kötüye kullanım yapanlara karşı net konuştu. Örneğin, işyeri adına araç alıp, aracı eşi veya çocuğu kullananların haklarının iptal edileceğini söyledi. 1 Ocak 2026 tarihi itibarıyla çıkan kural neyse, o kuralların bilâ kayd-ü şart herkese uygulanacağını sözlerine ekledi.

Plaka ve Ehliyet Zorunluluğu

Toplantıda geçmişte belediye tarafından verilen plaka (turuncu plaka) konusunun kaos yarattığı yönündeki eleştirilere de yanıt verildi. Emniyet Müdürü, geçmişteki farklı uygulamaların “zamanın ruhu” ile ilgili olabileceğini, ancak kötü örneklerin kabul edilmediğini belirtti.

Erişmiş, mevcut sistematikte UKOME kararlarının belirleyici olduğunu ve buraya gelebilecek araçların sınıflandırılması, durumu, plakalı ve izinli olması gerektiğinin açık olduğunu ifade etti. Emniyet olarak plakasız araçların toparlatıldığını, çünkü Türkiye’de tescil ve plaka verme usullerinin belli olduğunu vurguladı.

Ayrıca, yüksek engelli raporuna (%76 veya %90) sahip olsa bile, bir kişinin tescilli bir aracı kullanabilmesi için mutlaka ehliyetinin olması gerektiğini söyledi. Ehliyeti olmayan bir vatandaşın Adalar’da araç kullanamayacağını, bunun kanunlar ve yönetmelikler gereği basit bir kural olduğunu ifade etti.

Huzur Toplantılarının Amacı

Erişmiş, Huzur Toplantılarının amacının, vatandaşların fikir ve beyanlarını alarak yönetimsel kararların planlanması ve düzenlenmesi olduğunu, çünkü bu kuralların “Allah’ın emri” olmadığını, kanun koyucu ve mevzuatı yapanların vatandaşların istekleri doğrultusunda hareket ettiğini gösterdiğini belirtti.

Bu plaka ve izin süreçlerinin geçmişteki uygulamaları ile mevcut yönetmelikler arasındaki temel çatışma nedir?

Bu plaka ve izin süreçlerinin geçmişteki uygulamaları ile mevcut yönetmelikler arasındaki temel çatışma, yerel yönetim tarafından verilen standart dışı izinlerin (turuncu plaka) hukuki geçerliliğini yitirmesi ve merkezi otorite ile UKOME kararlarıyla belirlenen ulusal tescil ve ehliyet kurallarına uyum zorunluluğu etrafında yoğunlaşmaktadır.

İlgili kaynaklara dayanarak, bu temel çatışmanın dayandığı ana noktalar şunlardır:

1. Geçmişteki Standart Dışı Uygulamalar ve Yaratılan Kaos

Geçmişte Adalar Belediyesi tarafından uygulanan süreçler, mevcut Emniyet yönetimi ve bazı vatandaşlar tarafından kaos yaratan garip uygulamalar olarak nitelendirilmektedir.

Yetkisiz Plaka Verilmesi: Geçmişte bir belediye yönetimi tarafından, araçlara plaka verilmiş (söz konusu turuncu plaka olarak anılmaktadır). Bir katılımcı, bu plakaların o dönemde satıldığını ve bu durumun “bütün milleti mağdur ettiğini” belirtmiştir.

Kanuna Aykırılık İddiası: Bir vatandaş, “madem yasaktı bu araçlara neden plaka verildi?” diyerek, o dönemde verilen plakaların aslında mevzuata aykırı olabilecek araçlar için verildiği şüphesini dile getirmiştir.

Emniyetin Bakış Açısı: İlçe Emniyet Müdürü Hakan Erişmiş, geçmişteki farklı uygulamaların “zamanın ruhu” ile ilgili olabileceğini kabul etmekle birlikte, “kötü misalin misal olarak kabul edilmediğini” ve önceki belediyenin “garip bir uygulama yapmış, bir plaka çıkartmış” olduğunu açıkça ifade etmiştir.

2. Mevcut Yönetmeliklerin Zorunlu Kıldığı Merkezi Standartlar

Mevcut durumda ise uygulama, yerel kararlar yerine ulusal kanunlar, yönetmelikler ve UKOME kararlarına sıkı sıkıya bağlı kalmayı gerektirmektedir.

Tescil ve Plaka Zorunluluğu: Emniyet Müdürlüğü, Türkiye’de tescil ve plaka verme usullerinin belli olduğunu vurgulamaktadır. Bu nedenle, Emniyet Müdürü kendi görev süresince “plakasız araç diye bir şey olamaz” diyerek, bu tür araçları toplattırdığını belirtmiştir. Geçmişte belediye tarafından verilen turuncu plakaların ise şu an itibarıyla Emniyet açısından “bir anlamı yok” olduğu ifade edilmiştir.

UKOME Kararlarına Uyum: Mevcut sistematikte, Adalar’a gelebilecek araçların sınıflandırılması ve durumları (Plakalı olacaklar ve izin alacaklar) UKOME kararlarıyla belirlenmektedir. Bu, merkezi ve büyükşehir düzeyindeki yönetmeliğe dönüş anlamına gelmektedir.

Ehliyet ve Standartlar: Yönetmelikler, engelli raporu yüksek olsa bile (örneğin %76 veya %90), tescilli bir aracı kullanmak için vatandaşın mutlaka ehliyetli olmak zorunda olduğunu şart koşmaktadır. Ehliyetsiz araç kullanımı, Adalar’da veya Türkiye’nin herhangi bir yerinde kanunlara aykırıdır. Ayrıca, scooterlar ve elektrikli bisikletler için de 250 Watt’ın üzerinde bir güce sahip araçların faaliyeti yasaklanmıştır.

Temel çatışma, geçmişteki esnek ve yerel (belediye kaynaklı) izinlendirme sisteminin yarattığı beklentiler ile, günümüzdeki katı, ulusal ve standartlaştırılmış (UKOME ve Emniyet kaynaklı) uygulama arasındaki hukuki ve pratik kopukluktur.

Vatandaşlar, geçmişte para karşılığında veya bir şekilde edindikleri plakaların (turuncu plaka) geçerliliğini yitirmesinden dolayı mağdur olduklarını düşünürken, mevcut yönetim bu durumu “kötü misal” olarak görüp, adadaki düzeni sağlamak için kanunları bilâ kayd-ü şart herkese uygulamakta kararlıdır.

Bu çatışma, adeta eski usul bir “el yazısı tapu” ile modern, merkezi “bilgisayarlı tapu sicili” arasındaki fark gibidir; eski belge geçmişte iş görmüş olsa bile, modern sistemde geçerli sayılması için belirlenmiş kesin standartlara uyması gerekmektedir.

Yeni ulaşım düzenlemeleri kapsamında Adalılar için öngörülen araç standartları ve satın alma erişilebilirliği nasıldır?

Adalar’daki yeni ulaşım düzenlemeleri kapsamında öngörülen araç standartları ve bu araçlara erişim (satın alma erişilebilirliği) konuları, Huzur Toplantısı’nda İlçe Emniyet Müdürü ve katılımcılar tarafından detaylıca ele alınmıştır.

Yeni düzenlemeler çerçevesinde belirlenen araç standartları oldukça kısıtlayıcıdır ve satın alma erişilebilirliği ise serbest piyasa ekonomisi kurallarına bırakılmıştır.

Yeni Ulaşım Düzenlemeleri Kapsamındaki Araç Standartları

Yeni yönetmelikler ve UKOME kararları, adadaki araç kullanımını belirli teknik ve hukuki kısıtlamalara bağlamaktadır:

1. Elektrikli Bisiklet ve Scooter Standartları

Adalar’da faaliyet göstermesine izin verilen elektrikli bisikletler, scooterlar ve benzeri araçlar için kesin bir teknik sınır belirlenmiştir:

250 Watt (kW) Sınırı: En son alınan kararlar doğrultusunda, 250 kW’ın (veya 250 watt dediğimiz rakamın) üzerinde bir aracın Adalar’da faaliyete geçmesi mümkün değildir.

Kapsam: Bu kurala scooterlar ve benzeri elektrikli bisikletler de dahildir.

Tavizsiz Uygulama: Eğer 250 watt üzeri yasaklanmışsa, bu yasak herkes için geçerli olacaktır. Kontroller yalnızca merkezde değil, ara sokaklarda ve üst taraflarda da uygulanacaktır.

2. Engelli (Akülü) Araç Standartları ve İstismar Önlemleri

Engelli araçlarındaki suistimal iddialarının önüne geçilmesi amacıyla araç tipine yönelik standartlar planlanmaktadır:

Tek Kişilik Araç: Eğer engelli kişi aracı kullanabiliyorsa, yeni düzenleme kapsamında tek kişilik araç verilmesi planlanmaktadır.

İki Kişilik Araç: Eğer engelli kişi araç kullanamayacak durumdaysa, sürücüsü dahil olmak üzere iki koltuklu araç verilmesi planlanmaktadır.

Suistimalin Önlenmesi: Dört kişilik taksi benzeri araçların veya kötü amaçla (emlakçılık, akşam turu vb.) kullanımının önüne geçilmesi hedeflenmektedir. İş yeri adına araç alıp, aracı eşi veya çocuğu kullananların haklarının iptal edileceği açıkça belirtilmiştir.

3. Hukuki ve Tescil Standartları

Tüm araçlar için ulusal kanunlara ve yönetmeliklere uyum zorunludur:

Plaka ve İzin: Adalar’a gelebilecek araçların plakalı olması ve izin alması gerekmektedir. Türkiye’de tescil ve plaka verme usullerinin belli olduğu ve Emniyet’in bu nedenle plakasız araçları toparlattırdığı ifade edilmiştir.

UKOME Kararlarına Uyum: Mevcut sistematikte araçların sınıflandırılması ve durumları UKOME kararlarıyla belirlenmektedir.

Ehliyet Zorunluluğu: Engelli raporu (%76 veya %90) yüksek olsa dahi, tescilli bir aracı kullanabilmek için kişinin mutlaka ehliyete sahip olması gerekmektedir.

Bu yeni kuralların ve standartların uygulanması için belirlenen son tarih, istisnaların bitim tarihi olan 1 Ocak 2026‘dır.

Satın Alma Erişilebilirliği (Fiyatlandırma)

Adalılar için öngörülen yeni araçların satın alma erişilebilirliği konusunda, bir muhtarın araç fiyatlarının “Adalıların alabilmesi için uygun mahsul olan bir şekilleri olabilir mi acaba?” sorusu gündeme gelmiştir.

İlçe Emniyet Müdürü Hakan Erişmiş, bu soruya net bir yanıt vermiştir:

Serbest Piyasa Kuralı: Serbest piyasa ekonomisi içerisinde herhangi bir kamu kurum veya kuruluşu ya da yönetim, vatandaşa “illa şunu alacaksınız” diyemez.

Yönetimin Rolü: Yönetimin görevi sadece standartları belirlemektir.

Vatandaşın Sorumluluğu: Bu standartlara uyan araçları vatandaş istediği yerden istediği şekilde alır.

Dolayısıyla, yeni düzenlemeler, teknik standartları katı bir şekilde belirlemekte, ancak bu standartlara uygun araçların fiyatlandırılması ve Adalılar tarafından temin edilmesindeki maddi erişilebilirlik konusunda doğrudan bir kamu desteği veya fiyat düzenlemesi öngörmemektedir; bu tamamen serbest piyasa koşullarına bırakılmıştır.

Bu durum, tıpkı bir inşaat ruhsatı düzenlemesine benzer. Devlet, can güvenliği ve şehir planlaması için “evin yüksekliği bu kadar olacak ve şu tip malzemeler kullanılacak” (standartlar) diye kural koyar, ancak o evi inşa edecek kişinin tuğlayı ve demiri hangi fiyata alacağına (satın alma erişilebilirliği) karışmaz. Adalar’daki ulaşım düzenlemesi de aynı mantıkla, adanın düzenini bozmayacak teknik standartları belirlemekte, maliyetleri ise kişisel piyasa tercihine bırakmaktadır.

Engelliler ve yaşlılar gibi hassas grupların yeni kurallar çerçevesinde ulaşım mağduriyetleri nasıl giderilecektir?

Yeni ulaşım düzenlemeleri kapsamında Adalar’daki engelliler ve yaşlılar gibi hassas grupların ulaşım mağduriyetlerinin giderilmesi, özellikle istismarın önlenmesi ve mevzuata uygun standartların getirilmesi yoluyla planlanmaktadır.

Adalar İlçe Emniyet Müdürü Hakan Erişmiş’in açıklamaları doğrultusunda, bu gruplara yönelik atılacak adımlar ve planlanan çözümler şunlardır:

Engelli (Akülü) Araç Kullanımında Mağduriyeti Giderme Yöntemleri

En büyük sorunlardan biri olan engelli araçlarındaki ruhsat ve araç istismarı iddialarının önüne geçilirken, engelli vatandaşların ulaşım ihtiyacının karşılanması için yeni standartlar belirlenmiştir:

1. Araç Standartlarının Belirlenmesi:

    ◦ Engelli kişinin aracı kullanabilecek durumda olması halinde, tek kişilik araç verilmesi planlanmaktadır.

    ◦ Eğer engelli kişi araç kullanamayacak durumdaysa, sürücüsü dahil olmak üzere iki koltuklu araç verilmesi planlanmaktadır.

    ◦ Bu kural ile, yasal olarak iki kişilik olması gereken araçların yerine kullanılan dört kişilik taksi benzeri araçların ve kötüye kullanımların önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.

2. Sürücü Tanımlaması ile Ulaşım Hakkı:

    ◦ Yönetmelikler gereği, yüksek engelli raporuna (%76 veya %90) sahip olsa dahi, tescilli bir aracı kullanabilmek için mutlaka ehliyete sahip olmak zorunludur. Ehliyetsiz bir vatandaşın araç kullanması kanunlara aykırıdır.

    ◦ Mağduriyet yaşanmaması için, yaşlı veya engelli olup aracı kendisi kullanamayacak durumda olan vatandaşlar için, aracı kullanacak sürücüye tanımlama yapılacaktır. Bu, engelli veya yaşlı kişinin, hukuka uygun olarak ulaşımını sağlayacak birinin yasal olarak aracı kullanabilmesini temin etmeyi hedefler.

3. Dosyaların İncelenmesi ve Planlama Süreci:

    ◦ Engelli sınıflandırmasındaki istismarların önüne geçilmesi amacıyla, bu araçların dosyaları 1 Ocak 2026 ile 31 Ocak 2026 tarihleri arasında incelenecek ve değerlendirilecektir.

    ◦ Bu tarih itibarıyla çıkan kural neyse, bilâ kayd-ü şart herkese uygulanacak ve kötüye kullanım yapanların hakları iptal edilecektir (örneğin iş yeri sahibi adına araç alıp eşi veya çocuğu kullananlar).

Yaşlı (65 Yaş Üstü) Vatandaşların Mağduriyetinin Giderilmesi

65 yaş üstü Adalıların ulaşım ihtiyaçlarının karşılanması konusunda UKOME tarafından özel kararlar alındığı belirtilmiştir:

1. Taksi Kullanımına Yönelik İmtiyazlar:

    ◦ UKOME kararları kapsamında, özellikle 65 yaş üstü ve Adalıların mağdur duruma düşmemesi için adadaki taksi kullanımıyla alakalı bir takım alınmış kararlar olduğu ifade edilmiştir.

    ◦ Belediyenin de bu konuyla alakalı bir takım çalışmalarda bulunduğu bildirilmiştir.

    ◦ Kaynaklar, Adalar’da 3800’den fazla 65 yaş üstü insanın yaşadığını ve bu kişilere imtiyazların tanınması gerektiğini vurgulamaktadır.

Bu düzenlemeler, bir yandan adanın düzenini ve can güvenliğini sağlamak için kanunları (özellikle 250 Watt sınırı ve ehliyet zorunluluğu gibi) tavizsiz uygularken, diğer yandan da hassas grupların temel ulaşım haklarını korumak amacıyla kişiye özel araç tahsis modelleri ve taksi imtiyazları üzerinden çözümler üretmeyi hedeflemektedir

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version