Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1. sınıf tarihi eser olarak kabul edilen ve Büyükada‘nın simgelerinden olan eski Plaj Oteli‘nin dün sabaha karşı çıkan yangında kül oldu.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1. sınıf tarihi eser olarak belirlenen ve Büyükada’nın simgelerinden olan tarihi Plaj Oteli dün sabah esrarengiz bir şekilde çıkan yangında kül oldu. Yangın sırasında otelin yanında bulunan iki katlı ahşap bir bina tamamen yanarken, çevre sakinleri yangının ”kasten çıkarıldığı” iddiasında bulundular. Polis yetkilileri ise olayla ilgili soruşturmaya başlandığını, yangın başlangıcında binada bulunan 6 kişinin sorgulandığını bildirdiler.
İstanbul’un sayfiye yerlerinden Büyükada’nın simgelerinden olan ve içerisinde 100 yıllık bir tarihi barındıran ünlü Plaj Oteli dün sabah esrarengiz bir şekilde çıkan yangında tamamen kül oldu. Yetkililerden alınan bilgiye göre, dün sabah saat 05.45 sıralarında itfaiyeyi arayan çevre sakinleri, tarihi Plaj Oteli’nin çatısının tutuştuğunu bildirdiler. Bunun üzerine toplanan Adalar İtfaiyesi yangına müdahale ederek çevreye yayılmasını engellemeye çalıştı. Ancak binanın tamamen ahşap olması ve merpen bulunamaması nedeniyle yangına gereğince müdahale edilemedi. Bu arada İstanbul İtfaiyesi’nden de yardım istendi. Bunun üzerine itfaiye alarma geçirildi.
İtfaiye Müdürlüğü’nün isteği üzerine Büyükşehir Belediyesi’ne ait motorla Deniz Polisi’nin teknesi Üsküdar, Kartal, Kadıköy, Beyoğlu, Bakırköy ve Fatih’ten gelen itfaiyecileri alarak adaya götürdü. Yangın söndürme çalışmalarına devam edildiği sırada daha önceden otelin girişinde taverna olarak işletilen bölümde bulunan üç tüp arka arkaya büyük gürültüyle patladı. Patlamalardan sonra binada çökmeler olurken, çevredeki binaların camları da kırıldı.
Tarihi binanın hemen bitişiğinde bulunan bir bina da bu sırada bazı parçalarının çatısına düşmesi sonucu alevler içinde kaldı. Dr. Pertev Taner’e ait olduğu belirlenen ev ise itfaiyenin yapılan tüm çalışmalarına rağmen söndürülemeyince tamamen yandı. Yangın söndürme çalışmaları sırasında binanın ayakta kalan tek bölümü olan yaklaşık 20 metre yükseklikteki duvarı da su basıncı nedeniyle çöktü. Bu anda ortalık toz duman içerisinde kalırken, çalışma yapan itfaiye ekipleri bir süre çalışmalarına ara vererek, enkaz altında arkadaşlarının kalıp kalmadığını belirlemeye çalıştılar. Enkaz altında kalan olmadığının anlaşılmasından sonra yangın saat 10.00 sıralarında tamamen söndürüldü.
SABOTAJ İDDİASI
Söndürme çalışmalarını Adalar Belediye Başkanı Recep Koç’un da izlediği yangında ölen ya da yaralanan olmazken, binanın iki seneden beri boş olduğu bildirildi. Bir müteahhide iki sene önce 5 yıllığına kiralandığı ve o zamandan beri boş olduğu belirtilen tarihi binanın yanması, çevre sakinlerinin ”yangının kasıtlı olarak çıkarıldığı” iddiasında bulunmalarına neden oldu. Yangında evi yanan Dr. Pertev Taner, ”Ben 85 yaşındayım. Burada doğdum, burada büyüdüm. Bu bina koruma altındaydı. Binada elektrik yok, hiçbir şey yok. Bunun yanında yangın, itfaiyenin ulaşamayacağı bir bölümde esrarengiz bir şekilde ortaya çıktı” dedi.
Adalar Belediye Başkanı Recep Koç ise sabotaj iddiaları üzerine, “böyle bir şeyin mümkün olmadığını” söyledi. Polis yetkilileri de yangınla ilgili soruşturmaya başlandığını belirterek, binada kalan ve müteahhidin işçileri olduğu bildirilen 6 kişinin sorgulandığını bildirdiler.
Milliyet Gazetesi 28 Temmuz 1991