İstanbul Boğazı’nın simgelerinden Fenerbahçe Vapuru ve buharlı gemi taşımacılığının önemli isimlerinden Kaptan Faik Kul’un etkileyici hikayesi, Rahmi Koç Müzesi’nde yeniden hayat buluyor. Müzede sergilenen Fenerbahçe Vapuru, ziyaretçilerini geçmişe götürürken, Kaptan Faik Kul’un anıları da bu tarihi gemiyle birlikte yaşatılıyor.
Rahmi Koç Müzesi’nde yer alan bilgilere göre, Kaptan Faik Kul, güzeller güzeli Fenerbahçe şehir hatları gemisini İskoçya’nın Glasgow kentinden teslim almıştır. Gemiyi okyanus aşırı bir yolculukla Fransa, İspanya ve Portekiz açıklarından geçirerek Cebelitarık’tan Akdeniz’e sokmuş ve tüm Akdeniz’i boydan boya aşarak Marmara Denizi’ne salimen ulaştırmıştır. Toplam 3 bin 500 millik uzun yolculuğunu başarıyla tamamlayan Kaptan Kul, Büyükada yakınlarından geçerken vapurun düdüğünü uzun uzun öttürüp adalı arkadaşlarını selamlamıştır.
Rize kökenli olan Kaptan Faik Kul, alaydan yetişmesine karşın İstanbul Denizcilik İşletmesi’nin en önemli, iyi, sevilen ve güvenilen kaptanlarından biriydi. Hava koşulları, rüzgâr, dalga, akıntı ne olursa olsun vapuru iskeleye, bir trenin gara girişi kadar rahat ve mükemmel yanaştırmasıyla tanınıyordu. Oturaklı, ağırbaşlı ve yakışıklı duruşuyla da dikkat çeken Kaptan Kul, girdiği her ortamda bakışları üzerine çekiyordu.
1952 yılında İtalya’da yaptırılan Paşabahçe gemisini İstanbul’a getirme görevi de Kaptan Faik Kul’a verilmişti. Aynı yıl İskoçya’nın Glasgow kentinde yapılan Fenerbahçe ve Dolmabahçe adlı efsanevi gemileri getirecek kaptanlar arasında da o vardı.
Bugün Kaptan Faik Kul’un adı, Büyükada Mezarlığı’nda yatan Türkiye Denizciler Sendikası Genel Başkanlığı ve milletvekilliği yapmış oğlu Emin Kul’un adı verilen şehir hatları gemilerinden birinde yaşatılmaktadır.
Seferini yapan Fenerbahçe gemisi ise 22 Aralık 2008’deki son turundan bu yana Rahmi Koç Müzesi’nde sergileniyor. Kaptan Faik Kul’un anısını yaşatan bu özel mekan, denizcilik tarihimizin önemli bir parçası olarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.