Geleneksel Bayram Yemekleri Sağlığınızı Bozmasın

Ramazan bayramıyla birlikte yemeğe fazla yüklenmek ve sunulan ikramların çok çeşitli olması, ani kilo alımının yanı sıra farklı sağlık problemlerini beraberinde getirebiliyor.

Özellikle hava sıcaklıkları da arttığı için yemeklerin ve beslenme düzeninin buna göre ayarlanması gerekiyor.  Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Haluk Mumcuoğlu, bayramda sağlıklı beslenmek için önemli önerilerde bulundu.

Ballı kaymaklı kahvaltı sofraları midenizi yorabilir

Ramazan ayının uzun günlere denk gelmesi, yaklaşık 18 saat süren açlık süresine alışan vücudun, bayramın ilk günüyle birlikte yeniden normal öğünlere dönüşü genel sağlığı olumsuz etkilemektedir. Oruç dönemindeki beslenme düzenine bir anda son verilip bayramla birlikte önemli sağlık sorunları yaşamamak için, bu geçiş sırasındaki beslenme şekli, vücudu yormayacak şekilde düzenlenmelidir. Bayramın ilk günü sabah kahvaltısına hafif yiyeceklerle başlanmalıdır.  Kahvaltıda beyaz ekmek, bal, kaymak, salam, sosis gibi yiyeceklerin yerine; meyve, sebze, süt ve süt ürünleri ağırlıklı hafif gıdalar tercih edilmelidir

Yemeklerin hafif versiyonlarını hazırlayabilirsiniz

Geleneksel bayram yemekleri ağır ve yağlı olabiliyor. Kızartma et ve sebzelerden hazırlanmış yemekler de bayram sofralarında sıkça yer alıyor. Bu yemeklerin yağ ve tuz oranı düşürülerek fırınlama ve haşlama gibi yöntemlerle hafif versiyonlarının hazırlanması, fazladan kalori alımının ve olası sağlık problemlerinin önüne geçilmesini sağlıyor. Ayrıca pirinç pilavı ve beyaz makarna yerine bulgur, tahıllı makarna tercih edilmesi de öneriliyor.

Çikolata ve tatlı ikramlarına hayır diyebilmek önemli

Bayram ziyaretlerinde tatlı, çikolata ve şeker gibi yüksek kalorili yiyeceklerin tüketiminde aşırıya kaçılmamalıdır. Bayramda kalp, tansiyon, diyabet ve kolesterol hastalarının yanı sıra sağlıklı bireylerin de aşırı miktarda yemek ve tatlı tüketmemesi önem taşımaktadır. Aşırı yağlı, özellikle de doymuş yağlarla yapılan yiyeceklerin tüketilmemesi gerekir. Şeker hastaları, kendi diyetlerine daha fazla özen göstermeli, bayramda tatlı ikramlarını geri çevirmeli ve diyetlerini bozmamalıdır. İkramlarda porsiyonlar küçük tutulmalıdır.

Misafirlerinize şekersiz limonata ve komposto ikram edebilirsiniz

Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketimin azalması nedeniyle vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konulması için günde en az 2-2,5 litre su tüketilmelidir. Bunun yanı sıra; öğünlerde ayran, taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli ya da şekersiz limonata ve komposto gibi sıvı gıdalar da alınmalıdır. Sağlıklı bireyler ile birlikte özellikle yaşlı ve tansiyon hastaları ile çocuklar gün boyu çay, kahve gibi kafein içeriği yüksek içecekleri fazla miktarda tüketmemelidir.

Bayramda yürümeyi ihmal etmeyin

Ramazan nedeniyle bir ay boyunca bazı egzersiz ve sportif etkinliklerden uzak durulmaktadır. Bayramla birlikte bu egzersizlere yeniden başlanacaksa, yumuşak bir geçiş yapılmalıdır. Önce kısa, daha sonrada orta mesafeli yürüyüşlerle egzersiz yapılabilir. Özellikle bayram ziyaretlerinde yakın mesafelerde araç yerine yürüyüş tercih edilmesi vücudun alışması açısından önemlidir. Bayramla birlikte yapılan aşırı egzersizler kalbin iş yükünü artırır. Dengede olan bir kalbin iş yükü arttığında kişi önemli sorunlarla karşı karşıya kalabilir. Koroner kan akımı istirahat sırasında yeterliyken aşırı aktivitelerle kalbin yeterince beslenmesini karşılayamayabilir. Bu da bir takım kalp problemlerini tetiklemektedir.  Ramazan Bayramı’nın sıcak yaz aylarında yaşanması nedeniyle, egzersiz ve yürüyüşler sabah 06.00- 08.00, akşam ise 20.00’den sonra yapılmalıdır.