Günay Aykaç, Atalayer 45 yılını “Geriye Bakış” sergisiyle sunuyor

Prof. Günay Aykaç Atalayer-68″Geriye Bakış 1973-2018 Dokuma ileBir Yolculuk” Sergisi 18 Aralık Salı 16:00’da Marmara ÜniversitesiCumhuriyet Müzesi ve Sanat Galerisi (Küçük Ayasofya Mah. Üçler Sok. No:2Sultanahmet)’de açılacak.

Sergi 5 Ocak 2019 tarihine kadar pazartesi ve resmitatil günleri haricinde 10:00-17:00 saatleri arasında görülebilir.  Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi”Tekstil Anasanat Dalı Dokuma Sanat Dalı” Öğretim Üyesi Günay AykaçAtalayer 45 yılını bu sergide gözler önüne sunacak.

Günay Aykaç Atalayer; “Bu sergide bir süreci izleyeceksiniz. Başlangıç; çok sayıda denemelerle başlıyor. Dokuma yolculuğu; Anadolu/Yaşam -Ölüm-Aşk Üçgeni ve Tanrıçalar Dokumacının Güncesi ile gelişiyor. Dokumaca/Bezce/Hoşgörün Kuşlarla Dansı ile bir dönem yeni bir duruma evriliyor. Özgürlüğü, emeği, kadınları ve dokumanın estetiğini savunurken, Anadolu Kültürlerinden asla vazgeçilmiyor. 2018 den 1978‘e “Geriye Bakış”da görünen/sunulan budur. Öğrencilerimi, Akademisyen, Tasarımcı/Sanatçı, Sanayici, Tüm meslektaşlarımı “Geriye Bakış” etkinliğini  birlikte izlemeye davet ediyorum.” diyor.

Günay Aykaç Atalayer 1973-2018’e uzanan yolculuğun sonunda üç sanatsal tekstil gurubu ortaya çıktığını, böylece; Dokumaca “Anadolu Efsaneleri” (2010), Bezce  “Anadoluya Doku-n-an Bezler”(2015), Hoşgör / Hoşgör’ün Kuşlarla Dansı (2017) tasarımcıları  gurupları doğduğunu söyleyerek 45 yıllık akademik süreci şöyle ifade ediyor; “Dokuma bir yaşam biçimi olunca Lifler dokuma eyleminin malzemesi olur. Tekstil teknikleri çoğalır. Tekstil tasarımı ortaya çıkar. Daha sonra sanatsal nesnelere doğru gelişir. Bu kapsamda   dokuma yalnızca bir üretim yöntemi değildir. Işığı hissedebilme, dokuyu oluşturma, rengi kullanma, biçimi algılamanın dili, algıyı somut bir varlığa dönüştürmenin aracıdır;  sözümüz gerçekleşiyor. Dokuma;  yaygın bir anlayışla geleneksel sanat olarak kabul edilmekle birlikte, çağımızın gelişmiş sektörlerinden birisinin üretim yöntemlerinden en köklü olanıdır. Anadolu’da Ergani/ Çayönü, kazılarında dünyanın bilinen en eski dokuma kalıntısının bulunması büyük bir kültürel birikimin kanıtıdır. Başka bir ifade ile Anadolu’da dokuma hem bir gelenek, hem üretim, hem gelişen bir sanayi kolu hem de bir sanat dalı olarak karşımıza çıkıyor.”

Günay Aykaç Atalayer; “Sanat /tasarım eğitimi–öğretim ve üretimle geçen 45 yıllık akademik sürecin  sonunda  oluşan bu yaratma  düzlemleri, gurupta yer alan  tasarımcıların/sanatçıların yaşatacağını ve sürdüreceğini düşünüyorum.  En büyük dileğim; Ortak Yaratıcılık Guruplarının, yeni Tekstil Tasarımcılarının katılımlarını özendirerek devam etmesidir.” diyor ve Dokuma Sanatçılarına şöyle sesleniyor; “Doku yalnızca yüzeydeki görselliğin malzeme olarak ifadesi değil aynı zamanda dokuma tekniğinin oluşturacağı biçim ve katmanların ifadesidir. Renk ve dokumanın oluşturduğu katmanlar dokuma eylemi ile oluşturulan nesnenin yapısını belirler. Bilinen yapılar farklı yapılara dönüştürülür, kimi zaman yeni bir yapısal oluşum  gibi gözükmesi  ve algılanması sağlanır. Bir dokuma eyleminde amaç sanatsal bir nesne oluşturmak ise; konu, karmaşık yapılar ile deneysel çalışmaların sonucunda elde edilen yeni yapılar ile uygulamaya aktarılır ve geliştirilir. Dokuma yapısının ışıkla ilişkisi/gölge oluşturan renk ve örgü bileşimleri önemli estetik değerlerdir. seçilen dokuma yapısı ister yüzey değerlendirme ister hacimli oluşumlar için  olsun, ışıkla değer kazanır ve değişim yaşar. Özellikle hacimli çalışmalarda ışık gerçek belirleyicidir. Dokuma ile yaratılan hacimsel yapı dokuma teknikleri  ile hareket  eder yeni boyutlar kazanır.”

GÜNAY AYKAÇ ATALAYER

Günay Aykaç Atalayer 1973 Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Tekstil Sanatları Bölümü mezunu. 1975’de mezun olduğu okula asistan, 1986’da Yardımcı Doçent, 1996’da Doçent, 2001’da Profesör oldu. Kore, Hollanda, Japonya, Bulgaristan, İspanya ve Türkiyede birçok karma sergiye katılan sanatçı Dokuma baskı tasarımı ve serbest tekstil sanatları, desen, hatıra eşya tasarımı alanlarında 7 ödül aldı. 1973’de Turizm Tanıtma Bakanlığı El Sanatları Yarışması II.’lik Ödülü, 1976’da Yapı Kredi Bankası Desen Yarışması III.’lük Ödülü, 1977’de Turizm Tanıtma Bakanlığı Hatıra Eşya Proje Yarışması II.’lik Ödülü, III. İzmir Fuarı El Sanatları Sergisi Başarı Belgesi, 1988’de Vakko Döşemelik Perdelik Desen Yarışması I.’lik Ödülü, 1993 Uluslararası 30. Troya Festivali Onur Belgesi, 1995’de Tur-Art Tekstil 95 Büyük Ödülünü aldı. “Buldan Dokumaları” adlı tez çalışmasını ile başlayan çalışmasına “Bilim, Sanat ve Yaratıcılık Üzerine, Bilgisayar Destekli Tasarım ve Tasarımcının Önemi”, “Anadolu’da Geleneksel Dokumacılık”, “İpek Yolundan Günümüz Tasarımına kutnu, “Anadolu Dokumacılığında ikat”, “Anadolu’da Geleneksel İpekçilik”, ‘Anadolu’da Bir Bezin Öyküsü bükülü bez” adlı yayınları başta olmak üzere; alanında değişik dergilerde 23 makalesi,17 ulusal, 8 uluslar arası bildirisi yayınlandı. “Dünden Bugüne Anadoluda Kumaş Dokuma Sanatı” ile “Bir Kültürün Dokunuşu: Antik Halı Görsel ve Teknik Analiz Projesi” adlı çalışmaları 2 ortak yayında yer aldı. Kumaş Yapı Bilgisi ve Tekstil Teknolojisi alanında 4 ders notu, Dokuma Tasarımına Giriş “Başlangıç İlkeleri ve Yaratma Süreci Üzerine ” adlı bir kitabı bulunmaktadır. “Buldan Dokumacılığı ve Buldan Dokuma Çeşitleri” adlı kitabı basılmaktadır.

Günay Aykaç Atalayer özel sanat çalışmalarını; “çözgü ikat” üzerine geliştirdiği Mumlala Batik-İkat sentezi ile oluşturduğu karma bir teknikle gerçekleştirmektedir. Dokuma tasarımı, Anadolu’da yaşayan geleneksel dokumacılık, kumaş tipleri, tekstilde mesleki dil, tekstilde yapı analizi ve çözüm seçenekleri üzerine, lisans ve lisans üstü dersler vermektedir.

Geçen sene “Hoşgör’ü Dokuma Şenliği” ile adından çok bahsedilen Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Günay Aykaç Atalayer’in eşi  Atıf Atalayer ile birlikte kullandıkları bir atölyeleri var. Atıf Atalayer “Mumlama Batik ve Yazma” atölyesinde “Mumlama Batik” ve “Işıklı Kumaş Boya Resim” konularında çalışmalar yapıyor.

www.gunayatalayer.blogspot.com