Hasta Hakları; İnsan Haklarının Sağlık Hizmetleri Alanındaki Yansımasıdır

Hasta Hakları; İnsan Haklarının Sağlık Hizmetleri Alanındaki Yansımasıdır
Yayınlama: 25.10.2014
A+
A-

Hasta Hakları; İnsan Haklarının Sağlık Hizmetleri Alanındaki Yansımasıdır

Hasta Hakları; İnsan Haklarının Sağlık Hizmetleri Alanındaki Yansımasıdır.

 

 

İnsan Hakları ve Çocuk Hakları gibi uluslararası sözleşmelerle belirlenen, temelleri Evrensel İnsan Hakları Bildirisi’yle atılan Hasta Hakları, özellikle son yıllarda gelişmiş ülkelerde çerçevesi genişletilerek daha yaygın hale geldi.İnsan Haklarının önemli bir uzantısı olan hasta hakları, Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü çalışmalarla yaklaşık on yıldır ülkemizde de önemli ivme kazandı.

 
Hasta Hakları, tıpkı Evrensel İnsan Hakları Bildirisi gibi, uluslararası bir düzenlemeyle ama ülke mevzuatlarıyla şekillenerek oluştu. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 10 Aralık 1948’de ilan edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ yle hayata geçirildi. 20 Mart 1950’de Roma’da imzalanan sözleşme, 3 Eylül 1952’de yürürlüğe girdi. Türkiye, sözleşmeyi 18 Mayıs 1954’te onayladı. Bu alandaki beyannameler ve sözleşme içerikleri; insan haklarını, temel hak ve özgürlükleri ortak paydada tanımlarken sağlık hizmetleriyle ilgili düzenlemeleri de içine aldı. Hasta hakları daha sonra 1981’de Lizbon Bildirgesi ve 1994’te Amsterdan Bildirgesi’yle ayrıntılı şekilde ele alındı. Çerçevesi genişletildi ve netleştirildi. Daha sonraki dönemlerdeyse ülkeler bu uluslararası düzenlemelere sadık kalarak, kendi mevzuatlarına göre şekillendirerek düzenlendi.

 
Türkiye’de 1 Ağustos 1998 tarihinde yürürlüğe giren “Hasta Hakları Yönetmeliği” ile ülkemizde ilk kez, “Hasta Hakkı” kavramı hukuki bir metinde yer almış, bu yönetmelik ile uluslararası hukuk düzenlemelerinde yer alan; sağlık hizmetlerinden adalet ve hakkaniyete uygun olarak faydalanma, bilgi isteme, sağlık kuruluşunu seçme ve değiştirme, sağlık hizmeti veren personeli tanıma, seçme ve değiştirme, öncelik sırasının belirlenmesini isteme, tıbbi gereklere uygun teşhis, tedavi ve bakımdan yararlanma, tıbbi gereklilikler dışında müdahale yasağı, tıbbi özen gösterilmesini talep etme, mahremiyete saygı gösterilmesi, hastanın rıza ve izninin aranması, tedaviyi reddetme veya durdurma, güvenliğin sağlanması, dini vecibeleri yerine getirebilme ve dini hizmetlerden yararlanma, insanlık değerlerine saygı gösterilmesi, refakatçi bulundurma hakları kabul edilmiştir.
Bu yönetmelikte yer alan ve yukarıda saymış olduğumuz hakların kullanılmasının sağlanması ve hak ihlâllerinin giderilmesi amacıyla da 2003 yılında Hasta Hakları Uygulama Yönergesi çıkarılmış, 26 Nisan 2005 tarihinde yeniden düzenlenen bu hukuki metin ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında Hasta Hakları Kurulu ve Hasta Hakları Birimi kurulmuştur. 08/05/2014 tarihinde Hasta Hakları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Düzenleme ile Hasta Hakları Birimleri, Hasta İletişim Birimi olarak yeniden yapılandırılmıştır.

 
Hak kavramı aynı zamanda sorumluluk kavramını da beraberinde taşır. Sağlık hizmetlerinden faydalanmak isteyenlerin aynı zamanda bireysel olarak yerine getirmek durumunda oldukları bir takım sorumlulukları vardır. Bu sorumlulukları; genel olarak, hastanın bir sağlık kuruluşuna başvurmadan önce, hizmet alım esnasında ve başvurduktan sonraki süreçte yerine getirmesi gereken ödev ve yükümlülüklerdir diye tarif edilebiliriz. Hastanın sorumluluklarını boyutlandırmamız mümkündür. Genel Sorumluluklar: Kişiler kendi sağlığına dikkat etmek için elinden geleni yapmalı ve sağlıklı bir yaşam için verilen tavsiyelere uymalıdır. Kişi uygunsa kan verebilir ya da organ bağışında bulunabilir. Basit durumlarda kişiler kendi bakımlarını yapmalıdır.
Bunun dışında hastalar muayene randevularını almaları, muayene saatlerine riayet etmeleri, kendi sosyal güvence durumlarını takip etmeleri, hastanenin kurallarına uymaları, başka hastaların ve sağlık çalışanlarının haklarına saygılı davranmaları, ziyaret saatlerine dikkat etmeleri, hastane araç ve gereçlerine zarar vermemeleri gerekmektedir. Tedavi ile ilgili süreçte tedavi programına uymaları da yerine getirmeleri gereken sorumluluklardır.

 
26 Ekim, 1998 yılından bu yana Ülkemizde “Hasta Hakları Günü” olarak anılmaktadır. Hasta hakları; hekim, sağlık çalışanları, hasta, hasta yakınları ve sağlık kuruluşu arasındaki karşılıklı ilişkileri düzenleyen bir ilkeler bütünü olarak düşünülmeli. Hasta Hakları kapsamında dile getirilen, tanımlanan haklar; aslında temel olarak insan ilişkilerinde de var olması gereken karşılıklı saygı, sevgi, zarar vermeme, adalet, hakkaniyet, mahremiyet ve dürüstlük gibi ilkelerden yola çıkıyor. Aynı zamanda hasta hakları; sağlık hizmetlerinden faydalanma ihtiyacı bulunan fertlerin, sırf insan olmaları sebebiyle sahip bulundukları ve T.C. Anayasası, milletlerarası anlaşmalar, kanunlar ve diğer mevzuat ile teminat altına alınmış bulunan haklar olarak ifade edilir.
Toplumun her kesimine, dünyanın her köşesindeki insanlara sağlık hizmeti gerekiyor ama doğru sağlık hizmeti gerekiyor. İşte bu nedenle hasta haklarının uluslararası korumaya alınmış olması büyük önem taşıyor. Nasıl ki; insan hakları, dünya üzerinde yaşayan her bireyin hakkı ve ihtiyacıysa; hasta hakları da öyle. Yani bir gün ister sağlık çalışanı olalım, ister başka bir meslek mensubu olalım hepimiz için gerekli olabilecek haklardır…
Çünkü; hastalığın insanlar arasında tercih yapma hakkı yoktur

 

Uz. Neriman AKGÜL
İstanbul İli Anadolu Güney Kamu Hastaneleri Birliği
Hasta İletişim Birimi

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version