İkinci Dünya Savaşı’nın başında, Eylül 1939’da Nazi Almanyası batıdan, Sovyetler Birliği ise doğudan Polonya’yı işgal etti. Molotov–Ribbentrop Paktı’nın gizli protokolü gereğince paylaşılan ülkede, Kızıl Ordu yaklaşık 200 bin Polonyalı askeri esir aldı.[^1] Bu esirler arasında subaylar, astsubaylar ve erler bulunuyordu. Sovyet makamları onları uluslararası savaş esiri kurallarına göre değil, potansiyel karşı-devrimciler olarak gördü ve NKVD’nin (Sovyet gizli polisi) denetimine tabi tuttu.[^2]
Bu esirlerden yaklaşık 22 bin kişi –çoğunluğu subay, polis ve aydınlardan oluşan elit kesim– 1940 baharında Katyn Ormanı ve çevresindeki toplu infazlarda hayatını kaybetti.[^3] Bu olay, tarihe Katyn Katliamı olarak geçti ve savaş suçlarının en acı örneklerinden biri oldu.[^4]
Ancak daha alt rütbeli askerlerin –er ve astsubayların– kaderi farklı bir seyir izledi. Bunlardan etnik Ukraynalı ve Belaruslu olan yaklaşık 42 bin kişi serbest bırakıldı.[^5] Batı Polonya kökenli bir kısmı ise Almanlara teslim edildi. Kalanlar zorla çalıştırıldı; yol inşaatları, madenler ve ağır sanayi işlerinde kullanıldı. Birçoğu Gulag kamplarına veya Sibirya’ya sürüldü; açlık, hastalık ve ağır koşullar nedeniyle binlercesi hayatını kaybetti.[^6]
1941’de Nazi Almanyası’nın Sovyetler Birliği’ni işgali (Barbarossa Harekâtı) ile durum değişti. Polonya sürgündeki hükümetiyle imzalanan Sikorski–Mayski Anlaşması sayesinde hayatta kalan esirler “af” kapsamına alındı.[^7] General Władysław Anders komutasındaki Polonya Ordusu (Anders Ordusu) kuruldu. Yaklaşık 75 bin asker ve sivil, 1942’de Sovyet topraklarından İran’a tahliye edildi.[^8]
Bu kuvvet, daha sonra Polonya II. Kolordusu adıyla Müttefikler safında Kuzey Afrika’da ve özellikle İtalya Seferi’nde (Monte Cassino, Ancona, Bologna) önemli rol oynadı.[^9] Monte Cassino Muharebesi, Polonyalı askerlerin savaş tarihine geçen fedakârlıklarının simgesi oldu.[^10]
Savaşın bitişiyle birlikte bu askerlerin önünde zor bir karar vardı: Komünist yönetim altındaki Polonya’ya dönmek ya da Batı’da kalmak. 1945’te yaklaşık 112 bin Polonyalı asker İtalya’da bulunuyordu; yalnızca 14 bin kadarı ülkeye dönmeyi seçti.[^11] Geri kalanlar, siyasi baskı ve misilleme korkusuyla Batı’da kalmayı tercih etti.[^12]
Birleşik Krallık, bu askerlere ilk kapsamlı kapıyı açan ülke oldu. 1947 Polonya Yeniden Yerleştirme Yasası ile yaklaşık 250 bin Polonyalı asker ve ailesi Britanya’ya yerleşti.[^13] Polonya Yeniden Yerleştirme Kolordusu aracılığıyla eğitim ve istihdam imkânı bulan gaziler, madencilik ve inşaat gibi sektörlerde ülkenin yeniden yapılanmasına katkı sağladı.[^14]
Diğer askerler Kanada, Avustralya, Arjantin, Brezilya ve Güney Afrika gibi ülkelere göç etti.[^15] Kanada, yaklaşık 4 bin Anders Ordusu mensubunu tarım sektöründe istihdam etti.[^16]
Amerika Birleşik Devletleri’ne göç ise özellikle 1948 Yerinden Edilmiş Kişiler Yasası ile hız kazandı. Bu düzenlemelerle yaklaşık 140 bin Polonyalı göçmen ABD’ye yerleşti.[^17] Sürgündeki Polonyalı askerlerin tahminen %20–30’u (yaklaşık 20–37 bin kişi) ABD’de kalıcı bir yaşam kurdu.[^18]
Bu Polonyalı askerler, yalnızca savaş meydanlarında değil, yeni ülkelerinde kurdukları hayatlarda da olağanüstü bir direnç ve uyum örneği sergiledi. Özgürlük uğruna verdikleri mücadele, bugün dünya çapındaki Polonya diasporasının tarihsel belleğinin temel taşlarından biri olmaya devam ediyor.
⸻
Dipnotlar
[^1]: Anna M. Cienciala, Poland in the British Parliament 1939–1945, Routledge, 2003.
[^2]: Timothy Snyder, Bloodlands: Europe Between Hitler and Stalin, Basic Books, 2010.
[^3]: George Sanford, Katyn and the Soviet Massacre of 1940, Routledge, 2005.
[^4]: Norman Davies, Europe at War 1939–1945, Pan Books, 2007.
[^5]: Jan T. Gross, Revolution from Abroad, Princeton University Press, 2002.
[^6]: Anne Applebaum, Gulag: A History, Doubleday, 2003.
[^7]: Władysław Anders, An Army in Exile, Macmillan, 1949.
[^8]: Halik Kochanski, The Eagle Unbowed: Poland and the Poles in the Second World War, Harvard University Press, 2012.
[^9]: Rick Atkinson, The Day of Battle, Henry Holt, 2007.
[^10]: Matthew Parker, Monte Cassino: The Hardest-Fought Battle of World War II, Doubleday, 2004.
[^11]: Norman Davies, God’s Playground, Vol. II, Oxford University Press, 2005.
[^12]: Piotr Wróbel, Historical Dictionary of Poland, Scarecrow Press, 1998.
[^13]: UK National Archives, Polish Resettlement Act 1947.
[^14]: Keith Sword, The Formation of the Polish Community in Great Britain, School of Slavonic Studies, 1989.
[^15]: Jerzy Zubrzycki, Polish Immigrants in Australia, Australian National University Press, 1964.
[^16]: Mieczysław B. Biskupski, The History of Polish Americans, Transaction Publishers, 2014.
[^17]: United States Congress, Displaced Persons Act of 1948.
[^18]: John J. Bukowczyk, Polish Americans and Their History, Michigan State University Press, 1996.
⸻