Adalar CHP İlçe kongresi 24/03/2012 günü Büyükada Anadolu Kulübünde yapıldı.İki aday’ın yarıştığı kongrede Şaban Güney’in çekilmesi ile tek aday kalan M.Dündar Tıraş tekrar Adalar ilçesi CHP İlçe başkanı oldu.Kongreye CHP Grup Başkan vekili M.Akif Hamzaçebi,CHP Başkan yardımcısı,Milletvekilleri ve Adalar Belediye Başkanı Dr.Mustafa Farsakoğlu katıldı.Divan Başkanlığına Önay Alpago’nun seçildiği kongrede ilk konuşmayı eski ilçe başkanı Nazife akgün yaptı,
Nazife Akgün konuşmasında;
“Maalesef 16 aydır grup toplantısı yapılmadı,dertlerimizi onlara nerede anlatacağız,bizim örgüt içi sorunlarımızdan başka,görüşmek,tanışmak,bölgemizde olan sorunları onlara aktarmak gibi yükümlülüğümüz var.Eğer bizlerde bu işleme katılabilseydik yönetime güç verirdik,cevapsızlık en kötü şeydir,dilekçe verdiğiniz zaman bile ilçenizden yanıt alamıyorsanız bu nasıl bir iştir,unutulmamalıdırki örgüt kimsenin baki kalmış malı değildir,örgüt hepimizin örgütüdür,eğer hepimiz katılımcı olarak bir işin ucundan tutmak için motive edilebilirsek,dışlanmassak, örgüt o zaman örgüt olur.Partimiz baraj altında kaldığı zaman ceplerinden üç kuruş parasını çıkarıp hiç çekinmeden koşa koşa partiye gelen insanlara yüz çevirmek,kulak tıkamak nasıl bir iştir.Partimize üye olmak isteyen herkesi saygıyla karşılarız,baştacı ederiz ama sandık başında bizimle kavga eden bize yumruk atan insanlar bugün parti listelerinde yer alıyorsa bunu parti örgütümüzün mutlaka gözden geçirmesi lazımdır,keser döner sap döner,unutulmasınki bir gün mutlaka hesap döner,çıkar her kes konuşur,sıkılan yumrukla tokalaşılmaz,bırakalım çıkarları da örgüt bilinci,örgüt saygıdeğerliği için de yerel yönetime sahip aklı başında bir tavır sergileme yürekliliği gösterelim,önümüzde kalan sürecin ne kadar kısa olduğu ortada,geçmiş tecrübeler gösteriyorki yerel yönetimle örgütün bağları kesilirse,insanlar sırtlarını birbirine dönerse, orada başarı olamaz.Eski bir ilçe başkanı olarak size konfetiler atmadım,slayt gösterisi yapmadım ama bu ilçeyi bir örgüt toplantısı bir, örgüt yemeği yaparak borçsuz nakit parayla teslim ettim.Bizler dar alanlarda kongreler yaptık,olanaklar o kadarına elverdi ama örgütümün hiç bir üyesini atlamadan kongreler yapmaya gayret ettim.Bu gün benim kazım ağabey’im,benim büyüğüm,örgütüme emek vermiş bir insan olarak Ada iskelesinde “benim haberim yok kongreden” diyorsa bunlar da düşünülmelidir.Seçilecek olan yönetimden tek bir dileğim var,en kısa zamanda örgüt toplantısı yaparak dertleri,sıkıntıları,örgütte ne olup bittiğini dinlemesi lazım,örgüt olmadan iktidara yürüyemeyeciğimizi de her halde çok iyi biliyoruz,hepinizi saygıyla selamlıyorum…
Nazife Akgün’ün konuşurken Grup başkanvekili M.Akif Hamzaçebi ve yanındaki milletvekillerin salona girmesi sebebiyle eski ilçe başkanının konuşmasının kesilmesi kongreye katılanlar tarafında hoş karşılanmadı,bir çok katılımcı Nazife akgüne” tekrar baştan başla “diyerek milletvekillerine sitemlerini dile getirdiler…
Deniz Emin Tüfekçi yaptığı konuşmasında;
Listelerin zamanlaması konusunda bir hata yapıldı,ben bunu özellikle kayda geçmesi açısından yeni tüzüğümüzün 48.maddesi j fıkrası gereği çalışma raporu görüşülmeden ve görüşülmeye geçilmeden önce listelerin oylanması gerekirdi, bunlar okunduktan sonra yapıldı,ben bu konuda divan’ın kayda geçmesi açısından bilgilendirmek istedim.Aradan 16 ay geçti üç kere atandı sevgili ilçe başkanımız,maalesef tek bir aylık toplantı yapma gereği duymadı, halbuki bizim tüzüğümüzdeki bazı maddeler, örgütü ile yönetiminin bir araya gelmesi gereğini özellikle belirtmiştir.Eğer örgütüyle bir ilçe yönetimi bir araya gelemiyorsa,yumurtasız omlet yapma şansımız olabilirmi,aradan 15 ay geçiyor ve 15 ayda örgütü bilgilendirme gereği duymuyor,gençlik kollarıından gelen birisi olarak bizim geleceğimizin onda dokuzu görüyorum.Değerli arkadaşlarım,internet sitelerinden ve biraz önce salonda attıkları slagonları görüyorum,yarın partinin sahipleri bu gençlerdir ama arkadaşlarım şunu bilsinki bu partinin adı CHP dir,herhangi bir sol herhangi bir soslalist herhangi bir sağ parti falan değil,özenle çizilmiştir çizgisi,biz dışımızdaki sollarla gençlik kollarında çatır çatır mücadele yapıyorduk,bizim tek bir hedefimiz vardı mark,lenin şu bu değil,hepsine saygı duyarız ama CHP üyesi gençlerin önderi Mustafa Kemel Atatürk tür.Değerli arkadaşlarım,sakın yanlış anlamayın bu arkadaşlarımız bizim geleceğimiz,bu gençlerin herhangi bir suçları yok,işte burada basit bir örnek vereyim,15 ay geçmiş gençlik kollarımızın herhangi bir eğitim çalışması yapılma gereği duyulmamış,CHP’yi bilmeyen geçmişini bilmeyen ideolojisi konusunda yeterince bilgi sahibi olmayan bir gençlikle yarın CHP nereye gider,şimdi bırakın bu bir şölen havasıymış,değilmiş bu kongre bizim yarın hangi işi yapacağımızı bu görüşmeler sonucunda nereye varacağımızı belirleyen ama buradaki insanlarıda belirleyen bir konudur.Tüzüğümüzde bazı yenileşmeler bazı iyileşmeler oldu,gençlik kolları oy kullanma hakkına sahip değilana kademenin yanında onu etkileyecek yani benim 40 sene önce sahip olduğum haklara kadın kollarıda gençlik kollarıda sahip değildir,o zaman biz bu genç arkadaşlarımıza nasıl güvendiğimizi söyleyebiliriz,güvensek buyur kardeşim sende benim kadar akıllısın,benim kadar yüreğin var ve sen gel benimle birlikte hareket et ben senin oyunada güveniyorum aklınada derim,görünen o ki gençlerden hâla korkar bir zihniyet içimizde mevcut.Değerli arkadaşlarım,yaklaşık 15 aydır başımızda olan,yarında olmaya devem edecek zihniyet Adalılara herhangi bir katkı sağlamamktadır.Bir kaç uygulamayı anlatmak istiyorum,CHP24 yıl aradan sonra Adalarda yerel yönetimlerin sahibi oldu,Adalılar birleşti her zaman birinci parti olan CHP ilk kez yerel yönetiminde sahibi olmaya başladı,işte Adalıların başına ne geldiyse o gün başladı,AKP Adalıları CHP ye oy verdi diye cezalandırmaya başladı,şimdi bakıyorum ki Adalılar sahipsiz kalmış bunun ortadan kaldırılabilmesi için herhangi bir eylemi CHP ilçe örgütü önderlik edip sahaya koyamamış,Belediye Başkanımız göreve gelir gelmez kaynakların kesildiğini söyledi,motorların mazotlarını kestiler Belediyenin ulaşım araçlarını mazotu kesildi,değerli arkadaşlar biz bunları anlatamadık Adalılara anlatamamasının suçu bizdedir,Belediye Başkanımız mazotun olmadığını söylerken kendiside ona uygun olma noktasında olmalıydı,yoksa gecenin bir saatinde Belediyenin deniz motoruna atlayıp bir partili arkadaşımızın mekanına gidip ona göre kafa çekmeye gidip gene o motorla geri dönmezdi.Ben bir CHP’li olarak senin başkan mazotmu almaya geldi iğnemelesiyle karşı karşıya olma durumunda olmamalıydı.Sosyal demokrat,demokratik solcu bir yönetimin bu gibi adımlarında son derece dikkatli olmak zorundadır,başka şeylerde var örneğin benim cocukluğumda denize girdiğim çam limanını bizim belediyenin eliyle tel örgü çekildi,orası plaj olacakmış,her gün denize girdiğimiz yerde birde baktık yeşil teller var,halbuki biz geçen iki dönem AKP’nin ısrarala gündeme getirmek istediği kıyı yasasına yani bunun gibi bütün sahillerimizin kapanmasına yol açacak kıyı yasasına karşı çıkan bu konuda direnen direniş gösteren geçmişteki 24 yılda da ne ANAP nede AKP’nin böyle bir şeyi yapmaya cesaret edilmediği bir yere CHP’li Belediye olarak biz tel örgü çektik halkımıza kendi kıyılarımızı kapatmaya başladık.Ne lido’nun kaçak inşaatına,nede seferoğlunun katedilen ağaçlarına değinmiyeceğim.Eğer geçmiş 16 ay da üyesini kâle almayan bir yönetim anlayışına onay veriyorsanız buyrun verin bir kere bile ne düşünüyorsunuz diye veya yaptıkları konusunda üyesine bilgi vermeye gerek duymayan bir anlayış bizi başarıya götüremez,hepinizi saygıyla selamlıyorum…
Ercan Akpolat yaptığı konuşmasında;
CHP’nin çeşitli organlarında uzunca bir süre görevler aldım,örgüte emek vermiş insanlar’ın hak ettiği yerde olması gerektiğine inanan bir arkadaşınızım,tepeden inme değil.CHP de siyaset yaptığım dönemlerde elbette hataların olmuştur ama birbirimizin elini sıkmasını,sokakta yürümesini her zaman bildik,bizim kişilerle işimiz yok.İlçe Başkanımız atamayla geldi,genel merkez tarafından,ben her zaman şunu dedim siyasette,biz sadece CHP lilerle değil seçimi bu sayede almadık ilk defa CHP’ye Ahmet’in,Mehmet’in,Avni Başkan’ın,geçmişte bütün birimlerde bulunmuş arkadaşlarımızın kapı komşularını iknasıyla biz bu seçimi aldık.Şimdi dışarlarda inanın bunu cavabını veriyoruz “işte oy verdik bu oluyor”kapıdan içeri evden içeri girer durumda değiliz.Belediyenin görevi ayrıdır,ilçenin görevi ayrıdır,bu partide özellikle örgütte Belediye Başkanları ilçe başkanlarının bir adım gerisinde olmadıkça bu sorunlar çözülmez.Belediyenin başarılı olması için tabiki örgütün büyük emeği var ,örgüt’ün çok çalışması gerekir,bu konuda ilçe örgütüne büyük sorumluluk düşüyor,demin Deniz Emin Tüfekçinin dediği gibi Belediye 25 sene sonra alınmış,muhteşem bir borçla alınmış,mazotu yok,hastayı taşıyacak ambulans’ın mazotu yok arkadaşlar tamamen gönüllü arkadaşlarla biz yola çıktık,çıkarmanın kaptanı yokken maaşsız gönüllü arkadaşlarla bu gemiler yürüdü,böyle bir birliktelikle başladık,ama bütün bunları anlatması gereken Belediye değildi ilçe örgütüydü,sağlam ilçe örgütü oluşturamadı,bu mantıkla giderse gene olmayacak,ben burada bunları konuşmak zorundayım kaldı ki CHP’nin kapısı herkese açık,bu arkadaşımız şeçimleri kazandıktan altı ay sonra üye oldu,seve seve bizim herkese kapımız açık,ne DYP ne diğer partilerden ama geldiği zaman kesinlikle isterdimki,yönetim kurulunda çalışıp görev alıp ondan sonra İlçe Başkanı olmasıydı,daha sonra bu yönetimle sorunlar başladı ,kongre için imza toplandı olmadı,yargıtay kongre yapılmasına karar verdi gene uyulmadı,mahkeme kayyım atadı bunuda temyize gittiler,demokrasiden bahsediyoruz ancak kendi içmizde bu yok,biz her zaman burada olacağız,bu parti baraj altında kaldığı zamanda buradaydık,elektirikleri,suyunun kesik olduğu dönemde de buradaydık.CHP bize ulu önder Mustafa Kemel Atatürk’ün emenet ettiği bir partidir,CHP her zaman var olmuştur var olacaktır,hepinizi saygıyla selamlıyorum…
Avni Kurtuldu yaptığı konuşmasında;
Sayın divan kıymetli misafirler değerli CHP li arkadaşlarım,hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama Uğur Mumcu’ nun bir sözü ile başlamak istiyorum.” insanlar sadece söylediklerinden değil, sustuklarından da sorumludurlar.” Bu söze bir cümle de ben ekleyecektim : Bazı insanlar da susturduklarından sorumludurlar.Ancak sayın Divan Başkanım konuşmalara süre sınırlaması koymadığı için ilave ettiğim cümleyi çıkarıyorum ve sayın Divan Başkanına teşekkür ediyorum. Bu arada TBMM bulunan Milletvekili arkadaşlarımıza da AKP’ nin Meclisteki konuşma sürelerini yarıya indirmek istemesine karşı verdikleri mücadele için teşekkür ediyorum.
Tam 10 yıldır Edison’ a hiç hak etmediği halde küfür edip duruyoruz.Aslında Edison’un da, icat ettiği ampulun de bu işte hiç bir suçu yok.Asıl suçlu ampule elektrik verenlerdir.AKP Hükümeti 10 yılda Yasamayı,Yürütmeyi,Yargıyı,Medyayı,iş dünyasını,polis teşkilatını ele geçirmiştir.TSK yı terör örgütü ilan etmiştir.Genel Kurmay Başkanını Silivriye tıkmıştır.
4+4+4 bahanesiyle eğitim birliği yasasını yok etme peşindedir. AKP tek tip bir sünni-dindar ve kindar gençlik oluşturma peşindedir.Aynı AKP iktidarı Sivas katliamı sanıklarını zaman aşımı bahanesiyle serbest bıraktırmıştır. Sanık avukatlarını ise Meclise taşımıştır.
Eperyalizm, AKP-Fethullah ve yerli işbirlikçiler eliyle T.C’ yi ele geçirmiş durumdadır. Türkiye’ de düşmeyen tek kale ; Emperyalizme karşı verdiği mücadele neticesinde kurulmuş olan ve Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu antiemperyalist ve emek eksenli CHP’ dir.
Türkiye’ nin kurtuluşu CHP iktidarındadır. Ancak bağımsız bir CHP iktidarındadır.CHP ABD’ den, AB’ den, Soros’ dan, Fethullah’ dan uzak durmak zorundadır. Bu güçlerin desteğiyle iktidara gelecek CHP’ nin bugün ki AKP iktidarından farkı olmaz. Olsa olsa AKP’ nin devamı niteliğinde bir iktidar olur.
ABD bugün Dünyanın bir numaralı emperyalist ve terörist devletidir.
AB emperyalizmin Avrupa ayağıdır.
Soros emperyalizmin dünya içindeki ajan provakatörüdür.
Fethullah ise Türkiye Cumhuriyetine ve Atatürk’ e karşı düşman nesiller yetiştiren ABD’ nin ve CIA’ nın piyonudur.
Faşist AKP iktidarının uygulamalarına bir örnek de İBB ve AKP’ li ilçe belediyelerinden vermek istiyorum. İBB ve bazı AKP’ li ilçe belediyelerinde Belediye-İş sendikasına bağlı işçilere baskı yapılarak Hükümet yanlısı Hak-iş sendikasına geçişi sağlanmaktadır.Dünya’ nın hiç bir demokratik ülkesinde işçilerin sendika seçme hakkına müdahale edilemez. Bu faşist bir uygulamadır.Bu İBB’ de de faşizmdir, AKP’ li ilçe belediyelerinde de faşizmdir, Adalar ilçesinde de faşizmdir.( Öyle değil mi Sn.Dündar Tıraş,öyle değil mi Sn.Arif Aydın ?)
Söz Adalar ilçemizden açılmışken biraz da Belediyemizden bahsedelim.Adalar ilçemiz 1984 yılından beri Belediyedir.Yine 1984 yılından bu yana birinci derece SİT alanı ilan edilmiştir.Yani bir tek çivi bile çakamazsınız.Ama ne yazık ki 25 yıllık sağ iktidarlar eliyle Adalar ilçemiz kaçak inşaat cenneti haline getirilmiştir. Son üç yıllık CHP iktidarı kaçak inşaatlara savaş açmış durumdadır.Doğrudur,hiç kimsenin kaçaklara karşı söyleyecek bir şeyi olamaz. Ancak Belediyemiz Sosyal Demokrat Belediyecilik anlayışı ile hareket ederek kaçaklarla ilgili öncelik sırası yapmak zorundadır.Eğer siz en son yıkmanız gereken yeri en önce yıkmaya kalkarsanız sorarlar size ; mahkeme kararıyla kaçakları sabitlenmiş olan su sporları kulüplerine niçin dokunmuyorsunuz.Eğer siz garibanın gecekondusunu başına yıkarsanız sorarlar size, kaçak olduğu mahkeme kararıyla tespit edilmiş olan ve yıkım kararı çıkmış olan ve yıllardır oturduğunuz kaçak binayı yıkmıyorsunuz diye. Kınalıada’ nın, Burgazada’nın,Büyükada’nın böğrüne bir hançer gibi saplanmış olan kaçak iskeleleri sorarlar size. Eğer siz en son yıkmanız gereken işyerlerini insanların başından aşağı indirirseniz size,üç defa üst üste mühürlediğiniz buna rağmen gözlerinizin önünde inşaatı devam eden ve kaçak olduğu mahkeme kararıyla tescil edilmiş olan LİDO ‘ yu sorarlar, kaçak ve ruhsatsız işletilen MİGROS’ u sorarlar.Hem de Belediye Meclis salonunda sorarlar, hem de kendi partinize mensup Belediye Meclis üyesi tarafından sorulur size bu soru. Ama siz cevap vermezsiniz.
Son günlerin popüler sorunlarından bir tanesi de Fayton sorunudur. Belediye Başkanımız İBB meclis toplantısında UKOME’ nin Adalar ilçesinde faytonlarla ilgili aldığı karara karşı soru önergesi vermiş.Ancak Başkanımız Ağustos 2009 tarihinde Ada Vakfı ile birlikte hazırlayıp Başbakana sunduğu 88 maddelik ” Adalar için öncelikli beklentilerimiz ” başliklı raporda yazılanları unutmuşa benziyor.O raporda faytonların sayısının azaltılması ve ada içi ulaşımının elektrikli faytonlarla yapılması önerilmekteydi.Bu doğrultuda Adalar halkı akülü faytonla ilk kez Belediye Başkanımız sayesinde tanışmış oldu. ( Divan Başkanı aldığı işaretler doğrultusunda müdahale etmeye ve tarafsızlığını bozmaya başladı.Konuşmamı bitirme doğrultusunda baskı yaparak mikrofon kapatıldı.)
Konuşmam kesildiği ve konuşmama süre kısıtlaması getirildiği için en başta Uğur Mumcu’ nun konuşmasına eklediğim ve sonradan çıkardığımı söylediğim cümlemi tekrar ilave ediyorum ve teşekkürümü geri alıyorum. ” Bazı insanlar susturduklarından da sorumludurlar”
Müsaadenizle yarım kalan konuşmama buradan devam ediyorum.
Belediyemiz hep kötü işler mi yapmıştır.bazı güzel yaptığı şeylerde var elbet.Örneğin Türkiye’ de milyonlarca insanın hiç duymadığı ve kelime anlamını bile bilmediği bir konuda adalı bir çok kişi Doktora tezi yapabilecek düzeydedir : MOBBİNG !
Bu konu yargı aşamasında olduğu için daha fazla konuşmam doğru olmaz.
Yargı aşamasında olduğu için fazla detayına girmeden sormak istiyorum.Medyaya yansıyan silahli otel baskınının neresinde yer alıyorsunuz ?
Güzel yapılan işlerden bir tanesi de naylon poşete son kampanyası ! İyi güzel de esnafın dükkanının önüne kaplattığınız plastik kaplamalar ne oluyor? Belediye binasını plastık kutuya benzetirken aklınız neredeydi ?
CHP emek eksenli emeğe saygılı bir partidir.CHP’ nin geleneğinde partiye emek vermiş insanlara saygı vazgeçilmezdir.Buradan yola çıkarak işbaşına gelenler kendilerinden önce görev yapmış partililere teşekkürü bir borç bilirler.Bu plaketle olur,teşekkür yemeği ile olur.Ama sahte belge düzenleyerek parti emekçilerini il disiplin kuruluna sevk etmek yoluyla teşekkür etme CHP geleneğinde yoktur.Demek ki sağ siyasi parti geleneğinde bu işler böyle oluyormuş.
Siyasi partiler yasasına göre parti içinde yapılan her türlü oylamaların sayım ve dökümüne hile karıştıranlar 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırırlar. 5 Şubat tarihinde yapılan Nizam Mahallesi delege seçiminde 51 oy alanlar tutanağa delege seçilmiş gibi gösterilirken,56 oy alanlar gözardı edilmişlerdir.Dolayısıyla seçim sonuçlarına hile karıştırılmıştır.Olay yargıya intikal ettirilmiştir.
Kısa bir süre önce iskele meydanına bir pankart asılmıştır.” Adalarımızı ve Başkanımızı çetelere teslim etmeyeceğimiz.” Fakat her nedense iki saat sonra pankart kaldırılmıştır. Buradan sormak istiyorum o pankart hangi amaçla ve kim tarafından astırılmıştır ve hangi amaçla kim tarafından kaldırılmıştır.
Buradan sormak istiyorum, Sn. Dündar Tıraş 1.5 yıldır yapmadığınız örgüt toplantısı yapmaya ne zaman başlayacaksınız ? Önümüzdeki 2 yıl içinde örgüt toplantısı yapmayı düşünüyor musunuz ?Yoksa örgütten kaçmaya devam mı edeceksiniz ?
Arkadaşlar gelişi faul, duruşu faul bir yönetim partiyi 2 yıl taşıyamaz. Maalesef böyle bir yönetim ve anlayış bizi yerel seçimlere götüremez.
Özcan Doğan yaptığı konuşmasında;
Bu ilçe kongresi bir yerde mevcut ilçe başkanımız Dündar bey’in yapmadığı örgüt toplantısı gibi olmuştur.Çünkü ilçe başkanı şimdiye kadar örgütüyle biraraya gelmemiştir,İlçe başkanımız Belediyeden çıkarılan 140 işçinin arkasında durmamıştır,sayın Farsakoğluna ağzını açmamıştır.Ben aynı zamanda parti üyelerimizin Belediyede çalışması taraftarı değilim, çünkü para ve desteği olmayan Belediyemize yüktür.İlçe Başkanımız yanına gelen her şahsa tamam hallederiz demiştir ama Belediyede ağzını açmamıştır.Ben bir Adalı olarak ne isterim,insanca yaşamak için hastane isterim varmı?Büyükadadaki hastaneyi biliyorsunuz Allah’lık Heybeliada çok modern bir sağlık ocağı açıldı ama doktor saat 17.00 ye kadar durup gitmektedir,Burgazada tam Allah’lık,Kınalıada derseniz orası daha zengin yazlıkçı kısım oturduğundan oradaki sağlık ocağı daha iyi,şimdi gelelim iş imkanlarına o daha büyük bir sorun,insan hastalığı idare edebilir ama açlığı asla hele birde ailesi varsa.Ben Büyükada’yı iyi bildiğim için anlatayım,kışın tek gelir kaynağımız inşaat işleri ve tamiratlardır.1/1000’lik planlar çıkmış mıdır?Hayır,Belediye başkanımız İBB ile arası bozuk olduğundan planları iller bankasına pas etmiştir,bundan dolayı en erken 3 yıl sonra çıkacaktır,sonuç Adalı aç.Belediye Başkanı lido ve seferoğlu inşaatlarında mal sahiplerine eleman kontenjanını Adalılardan yana kullanmalarını istemiş midir?Hayır,zaten öyle bir olay gerçekleşmiş olsa Belediye Başkanımız Adalar da kral olmuştu.İlçe Başkanı tepkisini gösterebilmiş midir?sonuç hayır yine açız.Benim mesleğim devlet dairelerinde faytoncu olarak geçer.Adalarda fayton sayısı 286 dır,bunu üç ile çarparsanız 858 kişi etmektedir,bunların %80 ni Adalarda ikamet etmektedir,İBB bunları kaldırmak istiyor,İlçe Başkanı bunlara müdehale edip faytonlarla görüşmüşmüdür?Hayır,İlçe Başkanı önceki yönetimlerin bozukluğundan,örgütüyle arası açılan Belediye başkanımızın birlikteliliğini sağlıyabilmişmidir?hayır,kendisinin kendi örgütüyle arası açıktır,göreve geldiğinden beri örgüt toplantısı yapmamıştır.Adalarda ayrıca başka bir tehlikeye dikkatinizi çekmek istiyorum.Büyükadadaki Fetullah Gülen’in ışık evinden başka nakşilerin bir başka kolu Orhantepe eğitim ve kültür derneği neden temsilcilik kurmuştur.Heybeliada menzil gurubu iki senedir çalışmalar yaparak orta ve lise çağındaki çocuklarımızı,kardeşlerimizi üniversiteye hazırlık adı altında örgütleme yapmaktadır.Kınalıada da ise üç aydır yine menzil gurubu adadki gençlere karate ve boks öğretisi adı altında örgütlenme yapmaktadır.İlçe başkanının bunlardan haberi varmıdır?Bu AKP örgütlenmesine karşıbir hareketi ve organizasyonu var mı?Ben daha özgür ve ileriyi görebilecek bir irade istiyorum,hepinizi en derin saygı ve selamlarımla selamlıyorum…(şükrü ABANOZ)
