İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) tarafından başlatılan ve daha sonra İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından devralınan uygulama kapsamında, Adalar’da 2863 sayılı kanuna aykırı hareket ederek kıyı şeridini işgal eden işletmeler hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Temmuz ayında Adalar İlçesi’nde kıyı şeridini işgal eden işletmeler hakkında suç duyurusunda bulundu. Kıyı ve sahil şeridini işgal eden onlarca işletme için Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunan kurul, Adalar Belediyesi’ni de uygulamayla ilgili gerekli işlemleri yapmaya çağırdı.
Kurul, Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunda herhangi bir süre vermeden, “somut” deliller ışığında Temmuz ayında derhal gerekenin yapılmasını talep ederek Adalar Belediyesini göreve davet etti.
Adalar Belediyesi’nin İBB’ye devredilmesinden önce, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, KUDEB’i Adalar’a gönderip, denetimleri sıklaştırarak süreci başlattı. KUDEB, Adalar’daki kıyı şeridini işgal eden işletmelere Temmuz ayında “yapı tespit tutanağı” düzenledi. Ancak İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü, Adalar’daki kültür varlıklarının korunması konusunda yetkili kurum olduğunu belirterek, bu konudaki çalışmaların kendi sorumluluğunda olduğunu açıkladı.
Belediye kanununa göre İBB’nin İstanbul genelinde sorumlu olduğu meydanlar, Adalar’da sahil kesimlerine karşılık gelmektedir. Kurul, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bünyesindeki KUDEB’in Temmuz ayında düzenlediği “yapı tespit tutanakları” için Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştur.
Kurul, ilk olarak tüm işletmeler için tek bir suç duyurusunda bulunarak yanlış bir prosedür izlemiş ancak Adalar Cumhuriyet Başsavcılığı, “şahsililik ilkesi” gereği her işletmenin farklı koşullarda değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bu başvuruyu reddederek, her bir işletme için ayrı ayrı suç duyurusunda bulunulması gerektiğini belirtmiştir.
ADALAR CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA AYRI AYRI SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Kurul, Temmuz ayında yaşanan olaylar hakkında Kasım ayının başında toplanarak kapsamlı bir inceleme yapmış ve kısa sürede yaklaşık yüze yakın karar almıştır. Her bir işletme için ayrı ayrı belirtilen ada numarası, parsel numarası ve işletme adı ile birlikte suç duyurusunda bulunulmuştur. Kararlara göre, işletmelerin kıyı şeridini işgal ettiği tespit edilmiş ve 2863 sayılı Kanun kapsamında Adalar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması kararlaştırılmıştır. Ayrıca, aynı kanunun 16. maddesi gereği, bu durumun ilgili idare (Adalar Belediyesi) tarafından derhal düzeltilmesi istenmiştir. Kurulun, kıyı işgalleri konusunda bu kadar kapsamlı bir çalışma yaptığı ilk kez görülmektedir. İşletmelerin çeşitliliği de dikkat çekicidir.
Kararda, “Adalar’daki kıyı ve sahil şeridi üzerindeki tüm işletmeler” ifadesi ile Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’daki tüm plajlar ve işletmeler kastedilmektedir. Yani, adaların kıyı çizgisinde ve bu çizginin iç kesimlerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler bu karardan etkilenmektedir.
Adaların geleceği, kötü görüntülerin ortadan kaldırılması, haksız kazançların önlenmesi ve Anayasal hak olan vatandaşların kıyıya erişim hakkının korunması için Adalar Cumhuriyet Savcılarına önemli görevler düşmektedir. İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün suç duyurusunda belirttiği gibi, somut delillerin varlığı, savcılarımızın bu dosyalara hızla eğilmesi gerektiğini göstermektedir. Savcılarımızın bu konuya gereken önemi vereceğine inanıyoruz.
Sonuç olarak; İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) tarafından başlatılan ve daha sonra İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından devralınan ve Adalar Cumhuriyet Başsavcılığa somut deliller kapsamında suç duyurusunda bulunulan uygulama kapsamında kısa bir süre önce İBB’ye devredilen ve başkanlık ünvanı, başkanlık görevini yürüten bir şube müdürü gibi olan Ali Ercan Akpolat’ın somut deliller kapsamında suç duyurusunda yer alan işletmeler için (bu işletmeler isim isim belli), derhal gerekeni yapması gerekiyor. Ancak Akpolat’ın ise her zamanki gibi, “benim bir alakam yok. Her şeyi İBB yapıyor” diyerek tepkilerden kaçacağı bekleniyor.
Heybeliada zirvesindeki bayrak direği boş kaldığı müddetçe bakın daha neler çıkacak Adalar ‘ da. Bu daha başlangıç…!!!!
Kivi adası B.Başkanı aday olana kadar ve seçilene kadar verdiğin sözler havada uçuştu. Verdiğin sözlerden kaçış yolu olarak İBB ile protokol yolunu buldun.
”Ben yapmadım İBB yaptı” kolaycılığı ile kendini sıyırmaya çalışıyorsun.
Sn.Kivi başkanı zirveye çıkma uğruna kırıp dökmediğin kalmadı, düşerken tutunacak bir tek dal bile bulamayacaksın.
Zirve yolunda ilerlerken, karar defterini kaçırmalar, naylon üyelikler üzerinden oluşturduğun Ümraniye’li simitçi delegeler, delege seçimlerinde akrabalarına kullandırdığın mükerrer oylar, ilçe kongrelerinde yarı yolda bıraktığın sözde yoldaşlar ve en sonunda her şeyini borçlu olduğun iki büyük ilçe belediye başkanı ve genel başkanını satmalar.