Mahkemeden Aytaç’a kiralık bisiklet şoku!

Mahkemeden Aytaç’a kiralık bisiklet şoku!
Yayınlama: 15.08.2015
Düzenleme: 17.08.2015 11:01
A+
A-

Mahkemeden Atyaç'a kiralık bisiklet şoku!

Mahkemeden Aytaç’a kiralık bisiklet şoku!

Bilindiği üzere Adalar’da Adalar Belediyesi ile  kiralık bisiklet işi yapan esnaf arasında bazı sorunlar yaşanmış, olay  Adalar Belediye Başkanı Atilla Aytaç’ın Çevik Kuvvet Polisini Büyükada’ya getirmesine ve dükkanların kapanmasına kadar gitmişti.

Adalar Kent Konseyi  tarafından hazırlanan ve  Adalar Belediye Meclisinin 09 Ocak 2015 Karar Tarih ve 2015/08 Karar Sayı ile kabulüne karar verilen “Adalar İlçesi Dâhilinde Bisiklet Kiraya Verenlerin Ve Kiralık Bisiklet Sürücülerinin Uymaları Gereken Kurallar; Kiralık Bisikletlerin, Özel Bisiklet­lerden Ayırt edilmesini Sağlayıcı Özellikler; Kiralık Bisikletle­rin Plakalandırılması Ve Denetlenmesi Hakkında Yö­netmelik” yine Adalar Belediyesi tarafından değiştirilmişti. (Değişen yönetmeliği okumak için tıklayın)

Daha önce Tarihi Eserler sayılan binalardan aldığı vergilerde de yanlış uygulamalar yaptığı için mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı alan Adalar Belediye Başkanı Atilla Aytaç, kiralık bisikletçileri sözde hizaya sokmak için çıkarttığı ancak asıl amacı bisikletleri düzene sokmayı değil bisikletçilerden belediyenin kasasına nasıl para kopartırım amacı güden yönetmelikte de mahkemeden şok bir karar çıktı. Adalar Belediyesi ile kiralık bisikletçi esnafını mahkemeye kadar götüren yönetmelik için İstanbul 5. İdare Mahkemesi kiralık bisikletlerin sayısını indirme, yıl içerisinde bir kaç kez fenni muayene ücreti alma, saat 19.00’dan sonra bisiklet kiralamanın yasaklanması gibi bazı maddelerin yürütmesini durdurdu.

Davacı bisikletçiler mahkemeye sunduğu istekte, Adalar İlçe Belediye Meclisi’nin 09.01.2015 tarihli toplantısında 2015/08 sayılı meclis Kararı ile kabul edilen ” Bisiklet Yönetmeliği’nin (5), (6), (8), (9), (11), (13) ve (15) nolu maddelerinin; öncelikle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Uygulaması amacıyla çıkartılan Trafik Yönetmeliği’nin 16. maddesinin (i) fıkrasına göre davalı Adalar Belediyesinin bisikletlerin tescilini yapmak konusunda İl Trafik komisyonu kararı alması gerekirken bu şarta uymadığı, ayrıca Adalar Belediyesinin sınırları içerisinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartlarını, çalıştırılabileceği yerler ile güzergahlarını tespit etmek ve sayılarını belirlemek yetkisinin İlçe Trafik komisyonuna ait olduğu, yönetmeliğin 8. maddesinin (b) ve (c) bentlerinde bisiklet sayısına getirilen sınırlamaların daha önce davalı Adalar Belediyesi tarafında işletmecilere verilen ruhsatlarda yer alan plaka sayılarının altında olduğu, daha önce yönetmelikte belirtilen sayılardan fazlası için ruhsat verilen işletmecilerin kazanılmış haklarının korunmadığı, bisikletlerin tek tip olarak (Sarı renge boyanması) düzenlenmesinin kanuni dayanağı bulunmadığı, yönetmelikle zabıtaya verilen yetkilerin yönetmeliğin 15. maddesinde yer alan cezai hükümlerin tamamen davacıların mesleki faaliyetlerini sonlandırmaya yönelik olduğu, davalı Adalar belediyesinin kendi yükümlülüklerini yaparak sorunlara çözüm bulmak yerine davacı bisikletçi esnafına getirdiği kısıtlamalarla gerçek dışı çözümler aradığı, yönetmeliğin anılan maddelerinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek yönetmeliğin iptali ve yürütmenin durdurulmasını istediler…

Adalar Kent Konseyi tarafından hazırlanan ve mahkemeye giden yönetmelik için İstanbul 5. İdare mahkemesi ESAS NO: 2015/553  sayılı  kararında şu ifadelere yer verdi;

Dava konusu yönetmeliğin

– 8. maddesinin ” Adaların coğrafi yapısı ve prensipte yolların yay yolu olması ve denetim zaafiyetinin oluşması sonucunda kazalarda yaralanmalar ve ölümlerin artışı nedeniyle plaka sayılarında düzeltme ihtiyacı zorunluluk arz etmektedir. Bisiklet kiralama işi ile iştigal edenler sahip oldukları araçlarına belediyeden yönetmelikle belirtilen esasla plaka almak zorundadır. Talep edilecek plaka sayıları (c) bendinde yazılı olan sınırlandırma adetlerine bağlı kalmak şartıyla her işletme başına;

Büyükada için en fazla 60 adet, Heybeliada için en fazla 50 adet, Burgazada için en fazla 40 adet, Kınalıada için en fazla 40 adet olarak sınırlandırılmıştır.

Bu adetlerden daha az plakaya sahip olan araç miktarlarını sınırlanan adetler çıkarmak isteyenlerin yapacakları plaka talepleri, işletme sahibinin ruhsata bağlanmış işyerinin m2’sinin talep ettiği ve daha önceden almış olduğu plakalı araçların tamamını işyerinin içinde depolama imkanına sahip olacağı miktarda yerine getirilir. Depolama yerlerinin ve bakım onarım hizmetlerinin yetersiz olması durumunda işyeri sahibinin talebi değerlendirmeye alınmayacaktır.” şeklindeki (b) bendinin (b-2) numaralı alt bendi ile,

Adalar ilçesinde kiralama işi ile iştigal edenlere toplam olarak verilecek olan bisiklet plakaları 1850 adet olarak sınırlandırılmıştır. bu sınırlama;

c- 1) Büyükada için 1000, c-2) Heybeliada için 550 adet, c-3) Burgazada için 150 adet, c-4) Kınalıada için 150 adet olarak tespit edilmiştir.”

Şeklinde (c) bendi yönünden ,

Anayasayımızın 124 üncü maddesi uyarınca  idareler, idareler kendi görev alanlarını ilgilendiren yasa ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, her zaman yönetmelik çıkarabilme ve bu yönetmelikle, değişen koşullar dikkate alınarak, daha önceki düzenlemeler ile yaratılmış olan objektif hukuki durumları, ileriye yönelik olarak yürürlükten kaldırma yetkisine sahip bulunmaktadırlar. Ancak idareler, bu konudaki yetkilerini kullanırken önceki düzenlemeler kapsamında kişilerin kazanılmış haklarını korumak zorundadırlar. Bu durum, hukuk güvenliğinin ve hukuki istikrarın sağlanması açısından vazgeçilmez niteliktedir.

Kamu hukukunda kazanılmış hak, bir hak sağlamaya elverişli düzenleyici kuralların bireylere uygulanması ile onlar için doğan subjektif hakkın korunması anlamında kabul edilmektedir. Diğer bir değişle, bir hakkın yeni düzenlemeden önce yürürlükte olan kurallara göre bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş olması halinde, kişilerin kazanılmış hakkı bulunduğundan söz edilir.

Bu bağlamda (b-2) bendi açısından, yönetmelikten önce yürürlükte bulunan meclis kararlarına ve yürürlükte olan düzenlemelere dayanılarak verilen ruhsatlara göre işletmesinde Büyükada için 60, Heybeliada için 50, Burgazada için 40, Kınalıada için 40 adetten fazla bisiklet kiralama hakkı verilen işletmecilerin, faaliyetlerine devam ettikleri sürece bu hakları bulunduğunun kabulü zorunludur.

(c) bendi açısından, yönetmelikten önce yürürlükte bulunan meclis kararlarına ve yürürlükte olan düzenlemelere dayanılarak göre işletmecilere kiralama hakkı verilen toplam bisiklet sayısının, tüm Adalar İlçesi için 1850, Büyükada için 1000, Heybeliada için 550, Burgazada için 150, Kınalıada için 150 adetten fazla olan kısmı bakımından, söz konusu işyerleri faaliyetlerine devam ettikleri sürece bu haklarının korunması gerektiği açıktır.

Dolayısıyla dava konusu yönetmeliğinin 8. maddesinin (b) bendinin (b-2) numaralı alt bendi ile (c) bendinin, işletmecilerin önceki düzenlemelere göre elde ettikleri kazanılmış haklarını koruyucu hükümlere yer verilmediğinden, eksik düzenleme nedeniyle hukuka aykırı oldukları sonucuna varılmıştır.

-8. maddesinin (h) bendinde yer alan “ Her yıl Nisan ayı sonuna kadar ” ibaresi, 11. maddesinin, (b) bendinde yer alan ” Her yılın Nisan ayının son gününe kadar” ibaresi, 13. maddesinin, (ı) bendinde yer alan ” Her yılın  İlkbahar ve güz dönemlerinde” ibaresi yönünden,

Hukuk devleti ilkesinin ön koşullarından biri olan “hukuk güvenliği” ile kişilerin hukuki güvenliğinin sağlanması amaçlanmaktadır. Hukuk güvenliği ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işletmelerinde devlete güven duyulabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılmaktadır.

Buna göre, 8. maddenin (h) bendi ile 11. maddesinin (b) bendine göre her yıl Nisan ayının son gününe kadar olmak üzere yılda bir kez fenni muayene zorunluluğu getirilmişken, 13. maddenin (ı) bendinde her yıl ilkbahar ve güz dönemlerinde olmak üzere yılda 2 kez fenni muayene yapılacağı düzenlemesine yer verilerek söz konusu düzenlemelerin kendi içerisinde çeliştiği, dolayısıyla 8 maddenin (h) bendinde yer alan “her yılın Nisan ayı sonuna kadar” ibaresi, 11 maddenin (b) bendinde yer alan “her yılın Nisan ayının son gününe kadar” ibaresinin ve 13. maddenin (ı) bendinde yer alan “her yılın ilkbahar ve güz dönemlerinde” ibaresinin kendi aralarında çelişki ve belirsizlik nedeniyle hukuk güvenliği ilkesine aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

-9 maddesinin, “Saat 19.00’dan sonra bisiklet kiraya verilmesi yasak olup, yollarda kiralık bisiklet görülmesi halinde gerekli yasal işlem yapılacaktır.” Şeklindeki (g) bendi yönünden,

Adaların coğrafi yapısı, özel konumu, gün içerisinde yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisi dikkate alındığında ve özellikle yaz aylarında havanın saat 19.00’dan çok sonraların karardığı, ayrıca kural olarak sadece bisiklet ve faytonlarla ulaşımın sağlandığı göz önünde bulundurulduğunda, saat 19.00’dan sonra bisiklet kiralanmasının yasaklanması ilçenin ılaşım ihtiyaçlarına uygun olmadığı, bu şekildeki bir düzenleme her ne kadar ulaşım güvenliği açısından getirilmiş bir kural olma izlenimi verse de, idarenin yol ve kaldırımlarda gerekli düzenlemeleri yapmak, yaya yolu ile bisiklet yolunu ayırmak, trafik işık ve levhaları kullanmak gibi önlemler alarak trafik güvenliğini sağlamak yerine yönetmelikte yer verilen adanın ulaşım gereksinmelerini kısıtlayacak nitelikte bulunan düzenlemenin maksat unsuru bakımından hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

-15.maddesinin “Bisiklet kiraya verme işiyle iştigal edenlerden, bu yönetmeliğin Madde 8, Madde 9, Madde 10, ve Madde 12’de belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmediği saptananlara ilgili kanunlara göre para cezası uygulanır.” şeklindeki (a) bendi ile ” kural ve yasaklara uymayan uymayan sürücülere ilgili kanunlar çerçevesinde idari para cezası kesilir” şeklindeki (d) bendi yönünden,

15. maddenin (a) bendinde, “Bisiklet kiraya verme işiyle iştigal edenlerden, bu yönetmeliğin Madde 8, Madde 9, Madde 10 ve Madde 12’de belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmediği saptananlara ilgili kanunlara göre para cezası uygulanır.” ve (d) bendinde “Kural ve yasaklara uymayan sürücülere ilgili kanunlara çerçevesinde idari para cezası kesilir.” düzenlemelerine yer verildiği, ancak hangi kanunlara göre para cezası verileceğinin muğlak ve müphem olduğu, anılan düzenlemelerin içerdiği belirsizlik nedeniyle idarenin belirlediği ve hukuki güvenlik ilkelerini zaafiyete uğratacak nitelikte olduğu görülerek, 15. maddenin (a) ve (d) bentleri hukuka aykırı bulunmuştur.

-15. maddesinin “Belirtilen kusurda ısrar eden iş yerleri hakkında kısa süreli faaliyetten men cezası uygulanır.”  şeklindeki (b) bendi ile ” Belirtilen hususun bir yıl içinde 3(üç) defadan fazla olması halinde Zabıta Müdürlüğü tarafından yapılacak ihtar tebligatından sonra, aynı kusurun tekrarlanması üzerine çalışma ruhsatı iptal edilir.” şeklindeki (c) bentleri yönünden,

Anayasa’nın ” suç ve cezalara ilişkin esaslar” başlıklı 38. maddesinde ” ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla korunur” hükmüne yer vermiştir. Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi karşısında yasal bir dayanağı bulunmaksızın yönetmelikle cezai bir düzenlemeye yer verilmesi mümkün değildir.

Bu bağlamda, maddenin (b) bendinde ” Belirtilen kusurda ısrar eden iş yerleri hakkında kısa süreli faaliyetten men cezası uygulanır” denildiği, ancak “ısrar eden” ibaresinden neyin kastedildiğinin belirsiz olduğu, ayrıca yasal bir dayanağı olmadığı halde ” kısa süreli faaliyetten men” gibi cezai bir hükmün getirildiği, dolayısıyla söz konusu (b) bendi hükmünün açıkça Anayasa’nın 38. maddesine ve hukukun ve hukukun evrensel ilkelerinden suç ve cezaların kanuniliği ilkesine aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

(c) bendinde de “Belirtilen hususun bir yıl içinde 3 (üç) defadan fazla olması halinde Zabıta Müdürlüğü tarafından yapılacak ihtar tebligatından sonra, aynı kusurun tekrarlanması üzerine çalışma ruhsatı iptal edilir” denilerek açıkça cezai bir hüküm konulduğu, yasal bir dayanağı bulunmaması karşısında yönetmelikle ceza konulması mümkün olmadığından, 15.maddenin (c) bendinin de hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu bisiklet yönetmeliğinin hukuka aykırılığı açık olan 8. maddesinin (b) bendinin (b-2) numaralı alt bendi, (c) bendi, (h) bendinde yer alan “her yıl Nisan ayının sonuna kadar” ibaresi, 9.maddenin (g) bendi, 11.maddesinin (b) bendinde yer alan “her yıl Nisan ayının son gününe kadar” ibaresi, 13.maddesinin (ı) bendinde yer alan “her yılın ilkbahar ve güz dönemlerinde” ibaresi ile 15. maddesinin (a), (b), (c), ve (d) bentleri yönünden, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 Sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alımaksızın yürütmenin durdurulmasına, geriye kalan kısmı bakımından yürütmenin durdurulması istaminin reddinekararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere 29/06/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Şükrü Abanoz

ADA HABERLERİNİN CEP TELEFONUNUZA GELMESİNİ İSTİYORSANIZ TIKLAYIN

Bir Yorum Yazın

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version