Marmara Denizi’ne 4 yılda toplam 699 resif atıldı

Marmara Denizi’ne 4 yılda toplam 699 resif atıldı
Yayınlama: 01.02.2023
A+
A-

Deniz canlılarını korumak için Marmara Denizi’ne 4 yılda 660 Adet Yapay Resif ve 39 Adet Anti-Trol Resif atımı olmak üzere toplam 699 resif atımı gerçekleştirildi. Deniz içinde resiflerde bulunan canlılar kameraya yansıdı.

2019 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün desteği ile İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Balıkçılık ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü tarafından uygulanan “İstanbul Yapay Resif Projesi” devam ediyor. Deniz Canlılarını korumak için yapılan çalışmada 4 yılda 660 Adet Yapay Resif ve 39 Adet Anti-Trol Resif atımı olmak üzere toplam 699 resif atımı gerçekleştirildi. Projenin amacı ise, küçük balıkçılığı desteklemek, biyolojik çeşitliliği arttırmak, yasadışı balıkçılık operasyonlarını engellemek, çeşitli nedenler ile kaybolmuş veya zarar görmüş habitatların eksikliğini gidermek. 2019 yılında Kınalıada‘nın kuzeyinde yer alan lokasyona ilk etapta 60 adet yapay resif bloğu, 2020 yılında Kınalıada ve Burgazada-Heybeliada‘da belirlenen lokasyonlara 420 adet Yapay Resif ve 36 adet Anti-Trol Resif bloğu, 2021 yılında Sarayburnu açıklarında belirlenen lokasyona 30 adet Yapay Resif ve 3 adet Anti-Trol Resif bloğu, 2022 yılında Burgazada-Heybeliada‘da bulunan lokasyona 60 adet Yapay Resif, Sarayburnu Açıklarında bulunan lokasyona da 90 Adet Yapay Resif atımı gerçekleştirildi. Böylece toplamda bugüne kadar 660 adet Yapay Resif ve 39 adet Anti-Trol Resif atımı yapıldı.

Projenin devamı çerçevesinde, Sarayburnu açıklarında bulunan lokasyona 120 adet Yapay Resif, Heybeliada-Büyükada arasında bulunan lokasyona da 630 adet Yapay Resif Ünitesi ve 56 adet Anti-Trol Ünitesinin deniz altına yerleştirilmesi planlandı. Böylece toplamda bin 410 adet Yapay Resif Ünitesi ve 95 adet Anti-Trol Resif atımı tamamlanmış olacak. Planlanan ve hayata geçirilen yapay resif alanlarının öngörülen faydayı sağlayıp sağlamadığını belirlemek amacıyla yerleştirme çalışmalarının ardından; İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi ile yapılan protokolle aylık periyotlar halinde izleme çalışmalarının yapılması planlandı. Bu maksatla; Kınalıada ve Burgazada-Heybeliada yapay resif alanında izleme çalışmalarının ilk fazı 01.07.2021- 31.12.2021 tarihleri arasında, 2. fazı da 01.02.2022-31.10.2022 tarihleri arasında olmak üzere fizikokimyasal, biyoçeşitlilik ve balıkçılık açısından değişimlerinin değerlendirilmesi gerçekleştirildi.

Buna göre, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi tarafından yapılan izleme çalışmasına ait bir yıllık sonuç raporunda; izleme çalışmasının ilk fazında 9 tür balık tespit edilmişken, ikinci fazda balık tür sayısının 4 türe düştüğü görüldü. Buna rağmen, ilk fazda tespit edilen 17 bentik türün, 20 türe yükseldiği belirlenmiştir. Balık tür sayısındaki düşüşün hem fırtınalı uzun kış mevsiminden hem de müsilaj etkisi ile yeni bireylerin stoğa katılımında yaşanan muhtemel olumsuz etkilerden kaynaklandığı belirtilmiştir.

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi tarafından oluşturulan izleme çalışmaları sonuç raporunda; İzleme çalışmasının ilk fazında; 11 familyaya ait 9 tür balık, bentik canlılardan da 9 familyaya ait 17 tür gözlenmiştir. Tespit edilen türler arasında; kırlangıç, istavrit, isparoz, lapin, kaya balıkları gibi birçok balık ile deniz patlıcanları, deniz yıldızları ve anemonların yer aldığı, izleme çalışmasının 2’inci fazında; müsilaj felaketinin etkilerinden yavaş yavaş kurtulan ve yoğun fırtınalı bir kışın etkisini yaşamış yapay resiflerde balık tür sayısının önceki izleme dönemine göre düştüğü, bununla beraber bentik canlı çeşitliliğinde artış olduğu belirtildi. Tüm çalışma boyunca her iki alanda toplam 24 tür canlı tespit edilmiş olup, bunlardan 4 türün balık, 20 türün bentik canlıdan oluştuğu ifade edildi. Kınalıada yapay resif alanında 4 familyayı temsilen 4 tür balık, 8 filumu temsil eden 11 tür bentik canlı tespiti yapıldı. Balık tür sayısı düşük olmakla beraber tespit edilen türlerin yerleşik özellik gösterdiği, sadece istavrit türünün gezici olduğu ve sürü halinde yapay resifler etrafında bulunduğu belirtildi. Bentik canlılar arasında özellikle tuniklerin neredeyse tüm yapay resif bloklarının üzerini kaplayacak kadar yoğun bir yerleşim gösterdiği tespit edildi.

Burgazada-Heybeliada yapay resif alanında 3 familyaya ait 3 balık türü ve 9 filuma ait 19 bentik tür kaydedildi. Balık türlerinin resif blokları arasında yerleşim gösterdiği ve tüm süreç boyunca gözlendi. Bentik çeşitliliğin oldukça yoğun olduğu ve hızlı gelişim ve değişim gösterdiği bu alanda, bentik canlıların bazılarının resif bloklarını üreme alanı olarak kullandığı da bildirildi.

Ayrıca raporda; “Bunların yanı sıra, yapay resif kümelerinin iç ve blok arası kısımlarında pinaların (Pinna nobilis) tespiti mümkün olmuştur. Akdeniz’de hastalık sebebi ile stokları çökme aşamasına gelen ve sadece Çanakkale Boğazı’nın kuzey kıyılarında ve Marmara Denizi’nin güney kıyılarında sağlıklı bireylerine rastlanan ekolojik önemi yüksek türün genç bireylerinin yapay resif alanlarında tespiti oldukça önemlidir. Hem korunma hem beslenme hem de üreme imkanları buldukları ortadadır. İstanbul yapay resif alanını oluşturması planlanan alanlarda yapılan ön çalışmalar sırasında hiçbir bireyine rastlanmayan pinaların, yapay resif yerleşiminden sonra bölgede nasıl bir popülasyona sahip olacağı, sağlıklı olma durumları ve hastalıktan etkilenip etkilenmeyecekleri de ayrıca incelenmelidir. Akdeniz’de çöken pina stoklarının tekrar sağlıklı duruma getirilmesinde İstanbul yapay resif alanındaki bu yeni popülasyona faydalı olabilir ve bu durumun değerlendirilmesi gerekmektedir” ifadeleri kullanıldı.

Yine; yapay resiflerin yerleştirilmesi sırasından başlayarak 1 yıl boyunca etkin olan müsilaj felaketinin etkisi altında kalan ve henüz bu etkiden yeni kurtulmaya başlayan yapay resif alanlarında özellikle ekolojik dengenin sürdürülebilirliğini sağlayan bentik canlılarının tür sayılarının ve yoğunluğunun artışı önemlidir. Yapay resifler oluşturdukları habitat ile müsilaj gibi bir felaketin izlerini ortadan kaldırmak açısından önemli bir rol oynamıştır. Bölge gerek değişken ve kuvvetli akıntılar, gerek yaşanan müsilaj felaketi ve gerekse de kuvvetli fırtınaların yaşandığı bir dönemde birçok canlı türüne ev sahipliği yapmaktadır ancak dönemsel olarak görülen istavrit, kırlangıç gibi balık türlerinin birey sayılarının daha da artmasının zaman alacağı açıktır. Sağlıklı bir ekolojik dengenin olmasının bu beklentiyi daha kısa vadede gerçekleştirebilir ancak, Marmara Denizi’nde yaşanan kirlilik ve değişken fiziksel şartlar sebebi ile bu beklentinin gerçekleşmesi biraz zaman alacaktır” şeklinde belirtilmiştir.

Öte yandan, yapay resifler üzerindeki biyoçeşitlilik artışı, Marmara Denizi için önemli bir gelişme sağlamış olup, yapay resiflerdeki canlılığın her geçen gün artması beklenmektedir. Proje ile barınma ve üreme alanı sağlanarak sürdürülebilir balıkçılığa ve biyoçeşitliliğe önemli katkı sağlanacak.

İHA

Bir Yorum Yazın

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version