Ermeni sorununda soykırım tezini kabul edenlerin “Ermeni Soykırımını Anma Günü” olarak gördükleri 24 Nisan günü Ada Gazetesinin yıllar önce yaptığı bir haberi sizinle paylaşmak istedik.
40. Yılını kutlamaya hazırlanan Ada Gazetesinin kurucusu rahmetli Hikmet Abanoz’un yazdığı makaledeki konudan bazı kesimlerin ders alması gerekiyor…
Kurtuluş Savaşı günlerinde işgal kuvvetleri tarafından aranan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Paşa’nın Kınalıada’da kaldığı günlerin haber yapıldığı yazı şöyle;
‘Mustafa Kemal Paşa’yı bulmak mümkün olmuyor bu durum da işgalcileri çileden çıkarıyordu… İşgalciler, Mustafa Kemal Paşa’yı ararken o kimsenin ihtimal vermediği bir yerde, Kınalıada’da Taşçıyan Yalısı’nda misafir ediliyordu… Mustafa Kemal Paşa’yı Kınalıada’da Taşçıyan Yalısı’nda misafir eden ağırlayan aile kimdi?
Aslında bu tarihi olay daha örnce Ada Gazetesi’nde yayınlanmıştı ve tartışman yaratmıştı. Adalar Kaymakamlığının hazırladığı (PANO) daki eksik açıklama beni bu yazımı tekrar yayınlamak zorunda bıraktı. Ama bakarsınız bu tekrar işe yarar ve soykırım soytarılara da tarihten verilen bir cevap olur.
Şimdi bu tarihi olayı canlı tanık sayın K.R.Malhas’tan dinleyelim ‘Bir yaz gürü büyük ihtimalle Ağustos ayında arkadaşlarla Kınalıada’daki evimizin yanında babamın bizler için yaptırdığı tenis kortta oynuyorduk. Akasya Caddesi’nde düdük çalarak koşan polislerin evimizin bahçesinden içeri girmeleri üzerine biz de evimize doğru koşmaya başladık. Bahçe kapısında nöbet tutarı polisler kimsenin içeri girmesine izin vermiyordu. Evimiz olduğunu söyleyince içeri girmemize izin verdiler. Atatürk Ertuğrul Yatıyla İstanbul’dan Yalova’ ya giderken ani bir kararla Kınalıada’ya uğramayı düşünmüş ve sahilde bulunan evimizin yakınında demir atmıştı. Atatürk, Ertuğrul Yatının bir teknesi ile karaya çıktı. Yanında birkaç arkadaşı vardı. Taş merdivenlerden bahçeye çıkarak giriş kapısının önünde durdu. Birkaç dakika etrafına bakındıktan sonra polislere hitaben: “Onnik nerede? “ diye sordu.
Polisler cevap vermeyince biz atıldık ve dayımız Onnik Taşçiyan’ın şehire inmiş olduğunu söyledik. Atatürk daha sonra binaya girdi, on dakika sonra dışarı çıktı. Bakışlarını bize çevirdi ve ‘Bular kim?” diye sordu. “Onnik Beyin yeğenleri” diyerek cevap verdiler. Muhtar efendi kulağımıza eğildi ve “Atatürk’ün elini öpün.” diye bizi uyardı. Atatürk’ün elini öptük ve tekrar yerlerimize, duvar dibine giderek sıralandık. Atatürk bizlere bakarak “Mayrik de mi yok?” diye sordular. Bunun üzerine teyzemiz Armen Serviçe’in evine koştuk, anneannemizi alarak Atatürk’ün yanına getirdik. Atatürk, kısaca anneannemizin hatırını sordu. Anneannemiz de “Allah size uzun ömürler versin.” Diyerek Atatürk’ün elini öptü. Atatürk yanındakilerle kısa bir görüşme yaptıktan sonra onlarla birlikte Ertuğrul Yatına binerek Kınalıada’dan ayrıldı. Akşama doğru rehmetli dayım Onnik Taşçıyan adaya dönünce olayı kendisine anlattık. Bize milletimizin büyük kurtarıcısıyla, ailemize büyük gurur ve şeref kazandıran tanışmasını şöyle anlattı:
1919 yılının başlarında, Ocak ayında rahmetli babam Dr Leon Malhas’ın eski dostu ve tıp tahsilinden arkadaşı olan Ferit Paşa’nın oğlu olan Rasim Ferit’in kendisini arayarak mutlaka görüşmeleri gerektiğini söyler. Babamın muayenehanesine gelir ve Mustafa Kemal Paşa’nın Kınalıada’daki evimizde misafir edilmelerini ister. Babam bu teklifi memnuniyetle kabul eder ve dayım Onnik Taşçıyanla tanıştırır. Mustafa Kemal Paşa o kış Mayıs ayına kadar dayım ve anneannemin misafiri olur. Mustafa Kemal Paşa daha sonra Kurtuluş Savaşını başlatmak üzere Samsun’a hareket eder. Kurtuluş Savaşı destanını gerçekleştirir.
O büyük insan yıllar sonra, aylarca misafiri olduğu Kınalıadalı Ermeni asıllı Türk ailesini unutmaz ve onları ziyaret eder. Taşçıyan Ailesine her zaman gururla anlattıkları, hatırladıkları o günleri yaşatır…
Harp Akademileri eski komutanı emekli Orgeneral Kemal Yavuz’un da belirttiği gibi: Ermeni asıllı , vatanseverlerin Milli Mücadeleye olan katkıları, kahramanlıkları yeterince işlenmemiş, gün ışığına çıkarılmamıştır.” Minik Ada Gazetesi Türk-Ermeni ilişkilerinde yepyeni boyutlar kazandıracak olan bir olayı araştırmacılarımızın dikkatlerine sunmakla tarihi bir görevi yerine getirmiştir. Elbette bu konuda en sağlıklı ve güvenilir sonuçlar araştırmacıların yapacakları çalışmaların sonucunda alınabilecektir. Ancak şu da bir gerçek ki, Kınalıadalı Taşçıyan ailesi Türk Milletinin büyük kurtarıcısını ağırlamak şeref ve onurunu taşıyor.
Şimdi soykırım tellali soytarılara soruyoruz. Bu ne biçim soykırım ki, soykırıma uğradığı ileri sürülenlerin soyundan gelenlerin, İşgal Kuvvetlerinin verdiği İDAM CEZALARINA ALDIRIŞ ETMEDEN, yeraltında faaliyet gösteren, Anadolu’ya silah kaçınan milli örgütlerde yer alır çalışırlar
Bu ne biçim Soykırım ki, Ermeni asıllı bir aile, Taşçıyanlar, İşgal Kuvvetleri tarafından aranan Mustafa Kemal Paşa’yı evlerinde aylarca konuk eder… Ve bu ne biçim Soykırım ki, soykırıma uğradığı ileri sürülenlerin soyundan gelenlerin yoğun olarak yaşadıkları Kınalıada’dan tek bir ihbarcı bile çıkmaz… HİKMET ABANOZ’
Yıllar önce yazılan makale böyle. Okuyunca iki dönemdir Adaları yöneten Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerine sormak gerekiyor. İşgal Kuvvetleri tarafından aranan Mustafa Kemal Paşa’yı evlerinde aylarca konuk eden Onnik Taşçıyan ve ailesi için ne yaptınız!