Tüm dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri tüberküloz basili ile infektedir ve her yıl dünya genelinde 3 milyon kişiyi tüberküloz hastalığında kaybediyoruz.
Tüberküloz kendini yorgunluk, ateş, iştahsızlık, isteksizlik, gece terlemeleri, nefes darlığı, göğüs ağrısı, kilo kaybı, kuru ya da balgamlı öksürük (balgamda kan da olabilir) gibi belirtilerle kendisini gösterir. Akciğer tüberkülozu teşhisi konulan hasta öncelikle hastanede özel izole edilmiş bir odaya yerleştirilir.
Tüberküloz tedavisi ortalama 2 hafta sürer. Aynı gün ilaç tedavisine başlanır.
Tüberküloz nedir-nasıl bulaşır, belirtileri ve tedavisi hakkında kapsamlı bilgiyi bu makalemizde bulabilirsiniz.
Bakteriyel bir hastalık olan tüberküloz solunum yolları aracılığıyla bulaşır; tüberküloz hastasının kullandığı çatal, kaşık, kıyafet vb. kişisel eşyalarla bulaşmaz. Bir hastanın bulaştırıcı olabilmesi için öksürerek basili havaya vermesi gerekir. Hastanın öksürmesi, aksırması, konuşmasıyla; içinde basillerin bulunduğu binlerce parçacık havaya saçılır. Sağlıklı kişiler bu havayı soludukları zaman basili vücutlarına alabilirler. Ancak basili soluyan kişilerin çoğu hasta olmaz. Hastalık oluşumu; solunan basilin sayısına, hastalık yapma gücüne, kişinin bağışıklık sisteminin gücüne göre değişir.
Hastalığı yalnızca aktif akciğer ve larinks (nefes borusu) tüberküloz hastaları bulaştırabilir. Akciğer dışı organ tüberkülozu olanlar (akciğer zarı, lenf bezi vs.) ve 15 gündür tedavi alan akciğer tüberkülozu hastaları pratik olarak bulaştırıcı değildir.
1- Hasta kişiyle aynı evde yaşamış veya uzun süreli temasta bulunmuş olanlar.
2- Sağlık görevlileri.
3- Hastalığın yaygın olduğu ülkelere gidenler.
4- 0-5 yaş arası çocuklar ve 65 yaş üstündeki insanlar
5- Tutuklu ve hükümlüler dahil, çeşitli kurumlarda (yurt, huzur evi, ıslah evi, koğuşlar vs) kalan ve çalışan kişiler.
6- Genel yaşam standartlarının altında, kalabalık ortamlarda yaşayan kişiler.
7- HIV virüsü taşıyan ve/veya AIDS olan kişiler.
8- Bağışıklık sistemi zayıf olanlar örneğin şeker hastaları, kanser hastaları, ağır böbrek ve karaciğer yetersizliği yaşayanlar, uzun süre kortizon tedavisi alanlar.
tüberküloz basilinin vücuda girdikten sonra hastalık yapması için önemli risk faktörleri arasındadır.
1- Akciğer tüberkülozü
2.Plevra (akciğer zarı) tüberkülozu
en sık görülen tüberküloz tipleridir.
Tüberküloz çok sinsi bir hastalıktır. Yorgunluk, iştahsızlık, isteksizlik, gibi her hastalıkta görülebilecek belirtilerin yanında gece terlemeleri, ateş, nefes darlığı, göğüs ağrısı, kilo kaybı, kuru ya da balgamlı öksürük (balgamda kan da olabilir) gibi daha özgün belirtiler de görülebilir.
Tüberküloz olabileceği düşünülen hastalarda önce tıbbi öykü alınır sonra fizik muayene, akciğer grafisi ve kan tahlilleri yapılmalıdır. Hasta balgam çıkartabiliyorsa balgamda tüberküloz basilini araştırmak için balgam kültürü yapılır. Bütün tetkik sonuçları birleştirilerek vakit kaybetmeden tüberküloz tedavisine başlanır. Akciğer tüberkülozu teşhisi konulan hasta öncelikle hastanede özel izole edilmiş bir odaya yerleştirilir. Aynı gün ilaç tedavisine başlanır. Dışarıdan gelecek etkileri minimuma indiren kontrollü bir yalıtma sürecine girilir. Bu süreç ortalama 2 hafta sürer. Bulaştırıcılık, tedaviye başladıktan sonraki 2 hafta içinde gerçekleştiği için tedavi 2 hafta devam eder.
Genellikle 2 haftanın sonunda bulaştırıcılık riski olmadığı için hasta klinik yanıtlarına da bağlı olarak taburcu edilir ve günlük hayatına dönmesi sağlanır. Tedavisi ayaktan düzenli ilaç kullanımı gözlenerek ve kontrolleri yapılarak tahlilleri temiz çıkana kadar doktor gözetiminde devam eder.
Her aktif tüberküloz olgusuna mutlaka tedavi uygulanmalıdır. Bu tedavi kombine ve uzun süreli olmalıdır. İlaçlar yeterli dozda ve düzenli olarak alınmalıdır. İlaçlara karşı direnç araştırılmalı ve basilin duyarlı olduğu ilaçlar kullanılmalıdır.
Tedavinin AMAÇLARI:
Tüberküloz basiliyle karşılaşıldığı zaman hastalık gelişme riski %10’dur. Bağışıklı sistemi zayıf olan, yeterli beslenmeyen insanlarda %10’luk dilimin yarısı ilk 2 yılda; kalan %5’i de 2 yıldan daha uzun sürede hasta olabilir. Tüberküloz hastalığı geçiren bir kişinin geçirmeyen bir kişiye göre ileriki dönemlerde hastalık geçirme riski daha yüksektir ama bu kesin geçireceği anlamına gelmez. Tedavi tamamlansa bile yaşam boyu bağışıklık söz konusu değildir.
Bir hastalık ne kadar erken yaşta görülürse vücutta yapacağı tahribatta o oranda artar. Tüberküloz da, bebeklik ve çocukluk döneminde geçirilirse akciğerlerdeki tahribat daha fazla olur ve ilerde hava yollarının kalıcı genişlemesi (bronşektazi), KOAH gibi hastalıklara neden olabilir. Yetişkin dönemde ise organlar tamamen geliştiği için genellikle fazla kalıcı hasara yol açmaz.
TÜBERKÜLOZSUZ SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİZ
Adalar Toplum Sağlığı Merkezi