31 Mart yerel seçimlerinde çıkan sonucu, Adalar’da dahil CHP’nin bir başarısı olarak görmüyorum. Burada tamamen ideolojik bir durum olduğu görülüyor. İktidar partisine vatandaş geçim sıkıntısı yüzünden ders vermek istiyordu ve verdi. Seçim yerel seçim olmaktan çıkıp genel seçim havasına girdi. Dolayısıyla CHP’nin Adalar’da kötü yönetilen 15 yıllık itidarında seçimi kazanmasını buna yoralabiliriz. Üstelik son 5 yılı İBB-CHP’li, Adalar-CHP’li bir belediye ve Ada halkı tarafından bir çok konuda eleştirilen bir CHP’li belediye ve yöneticiler.
Hatırlanacağı üzere CHP’nin seçim çalışmalarında AK Parti belediye eski başkanı Coşkun Özden’in sahneye çıkması, CHP’nin başkan adayı Ali Ercan Akpolat’a destek konuşması yapması, bir çok imara aykırı iş yapan inşaatçılardan alındığı öne sürülen, iddia edilen seçim destekleri, bu desteklerle evlere dağıtılan poşetler, seçim masrafları, ülkede herkes tarafından kabul edilen bir hayat pahalılığı, seçime düşük bir katılım olması, seçmenlerin yerel seçimleri genel seçim olarak görmeleri, gelmeyen seçmenin çoğunun CHP’ye oy vermeyen bir kesim olması, Akpolat gelince bana dokunmaz diyen bazı esnaf gurubu, ‘illegal inşaatlarmı yaparım, Akpolat bana dokunmaz, bir şekilde nasıl olsa hallederim’ diyen ada düşmanları, sahil şeritlerindeki talanın devamını isteyen kıyılara çökmüş işgalciler, kaldırım ihlallerine dokunmaz diyen devletin, milletin, Adalıların hakkını gasp etmiş bir kesim, neler olacağını, kime oy verdiğini sorgulamadan yerel seçimleri genel seçim gibi gören CHP’ye gönül vermiş insanlar, 2019 yılında alınan CHP’nin aldığı 4.400 oy şimdi alınan 5.846 oy, geçen seçimlerde seçime giren Çoşkun Özden’li DSP’nin aldığı 2.431 oy, DSP’ nin o zamanki başkan adayının sahneye çıkıp seçimlerde CHP’yi ve adayını desteklemesi vb…
Türkiye 40 milyar dolar faiz veriyor. Yüzbinden fazla atanamayan öğretmen var. Bu faizle atanamayan öğretmeler atanabiliyor ve yirmi yıl maaşları ödenebiliyor, deprem bölgesinde bir milyona yakın ev yapılabiliyor, Osman Gazi Köprüsü gibi onlarca köprü yapılabiliyor. Bunun gibi birçok örnek. Bu borcun faizi, borç hala yerinde duruyor..!
31 Mart’ta seçime katılım oranı % 78.11’de kaldı. Daha önce en düşük katılım 2004 yerel seçimlerinde % 76.26 olmuştu. Bu düşük oran Türkiye’de ve Adalar’da CHP’ye yaradı, diğer partiler için olumsuz oldu. Türkiye seçmenin dörtte biri sandığa gitmedi. Aşağı yukarı 6-8 puan seçmen oy kullanmadı. Sandığa gitmeyen seçmenlerin büyük çoğunluğunun ekonomi sebebeyle kızgın olan, ‘bu yerel seçimdir nasıl olsa Erdoğan yarışmıyor, burada mesajımızı hükümete verelim’ diyen Ak parti ve diğer sağ görüşlü seçmen olduğu, bir bölümününde Yeniden Refah Partisine kaymış olduğu görülüyor.
Böyle bir ortamda çiçeği burnunda başkan diyemeyeceğim Ali Ercan Akpolat’a soralım;
Deveyi diken insanı öpen. Tam yol ileri.