Zafer Partisi’nden Sert ‘Heybeliada’ Çıkışı: “Hukuken Mümkün Değil, Tarihe Ağır Bir Teslimiyet Olur”

Zafer Partisi’nden Sert ‘Heybeliada’ Çıkışı: “Hukuken Mümkün Değil, Tarihe Ağır Bir Teslimiyet Olur”
Yayınlama: 10.12.2025
Düzenleme: 10.12.2025 11:47
A+
A-

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Özcan Pehlivanoğlu, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılış tarihine ilişkin açıklamalarına sert tepki gösterdi. Pehlivanoğlu, okulun özerk bir yapıda açılmasının Lozan’a ve Tevhid-i Tedrisat’a aykırı olduğunu belirterek, “Bu durum tarihe ağır bir teslimiyet olarak geçer” dedi.

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Özcan Pehlivanoğlu, yaptığı basın açıklamasında ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın, Heybeliada Ruhban Okulu’nun Eylül 2026’da açılmasının hedeflendiği yönündeki sözlerini gündeme taşıdı. Pehlivanoğlu, bu açıklamaların Türkiye’nin egemenlik haklarına açık bir müdahale niteliği taşıdığını savundu.

“İktidardan Ses Yok, Bu Bir İç İşlerine Müdahaledir”

Büyükelçi Barrack’ın bir tarih vererek okulun açılacağını ilan etmesinin diplomatik nezakete ve devlet ciddiyetine sığmadığını belirten Pehlivanoğlu, AKP hükümetinin bu açıklama karşısında sessiz kalmasını eleştirdi. Pehlivanoğlu, “Türkiye’nin iç işlerine müdahale anlamı taşıyan bu sözlere karşı iktidardan herhangi bir tepki gelmemesi düşündürücüdür” ifadelerini kullandı.

“Engel Devlet Değil, Kilisenin İmtiyaz Talebidir”

Heybeliada Ruhban Okulu’nun kapalı olmasının sebebinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmadığını vurgulayan Pehlivanoğlu, sorunun Fener Rum Ortodoks Kilisesi’nin taleplerinden kaynaklandığını belirtti.

Pehlivanoğlu hukuki süreci şöyle özetledi:

“Kilise, okulun Türk eğitim sisteminin denetimi dışında, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’na aykırı ve tamamen özerk bir yapıyla açılmasını istemektedir. Bu talep, hem Lozan Antlaşması’na hem de Anayasamızın ilgili maddelerine açıkça aykırıdır. Okulun bu şartlarda açılması hukuken mümkün değildir.”

“Diğer Cemaatlerin Önünü Açar” Uyarısı

Zafer Partili yönetici, Ruhban Okulu’na verilecek olası bir özerk statünün Türkiye için tehlikeli bir emsal teşkil edeceği uyarısında bulundu. Pehlivanoğlu, “Eğer bu okula ayrıcalık tanınırsa, diğer cemaat ve mezhepler de devlet denetimi dışında okul açma talebinde bulunacaktır. Bu durum ülkede önü alınamaz hukuki ve toplumsal sorunlar doğurur” dedi.

Batı Trakya ve Mütekabiliyet Vurgusu

Açıklamasında Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesinde yaşayan Türk azınlığın durumuna da değinen Pehlivanoğlu, uluslararası ilişkilerdeki “mütekabiliyet” (karşılıklılık) ilkesini hatırlattı. Batı Trakya’daki Türklerin temel hak ihlalleriyle mücadele ettiğini belirten Pehlivanoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Batı Trakya’da Türk azınlık baskı altındayken ve hiçbir iyileştirme sağlanmazken, Türkiye’de Fener Rum Ortodoks Kilisesi’ne ayrıcalık tanınması tarihe ağır bir teslimiyet olarak geçecektir. Karar alıcılar meşruiyeti yabancı büyükelçilerin taleplerinde değil, Türk hukuk sisteminde ve milli vicdanda aramalıdır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version