İstanbul’un incisi Adalar, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle her yıl binlerce ziyaretçiyi cezbediyor. Marmara Denizi’nin kucağında yer alan bu eşsiz ilçe, ne yazık ki aktif fay hatlarına yakınlığı nedeniyle deprem başta olmak üzere çeşitli afet riskleriyle karşı karşıya. 2016 yılında yapılan hesaplamalara göre, Marmara Denizi’nde 7.0 veya daha büyük bir deprem meydana gelme olasılığı %50 olarak belirlenmiş olup , bu durum Adalar için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu makale, Adalar’ın deprem ve diğer afetlere ne kadar hazırlıklı olduğunu derinlemesine inceleyerek, güçlü ve zayıf yönlerini ortaya koymayı ve iyileştirme önerileri sunmayı amaçlamaktadır.
Adalar, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na yakın konumu nedeniyle yüksek deprem riski taşımaktadır. Yassıada ve Sivriada, fay hattına sadece 3 km, diğer adalar ise 8 km uzaklıktadır. Bu nedenle, olası bir Marmara depreminde Adalar’ın şiddetli sarsıntılar hissetmesi beklenmektedir. İstanbul Kıyılarını Etkileyebilecek Tsunamiler için Benzetim ve Hasar Görebilirlik Analizi projesi kapsamında yapılan çalışmalarda, Adalar’da tsunami kaynaklı su baskını riskinin de olduğu ve maksimum su tırmanma yüksekliğinin 12.3 metreye kadar ulaşabileceği tespit edilmiştir.
Tarihsel deprem aktivitelerine bakıldığında, Marmara Denizi ve çevresinin depremlerle sıklıkla sarsıldığı görülmektedir. 1905 ile 2022 yılları arasında Marmara Denizi’nde 303 deprem kaydedilmiştir. 1500 ile 2000 yılları arasında ise büyüklüğü 6.0 ve üzeri olan 85 deprem meydana gelmiş olup, bunlardan 38’inin büyüklüğü 7.0 ve üzeridir. Bu veriler, Marmara Bölgesi’nin, özellikle de İstanbul’un, tarihsel olarak büyük depremlere maruz kaldığını ve bu tehdidin hala devam ettiğini göstermektedir. Nitekim İstanbul, nüfus yoğunluğu ve fay hatlarına yakınlığı nedeniyle dünyada deprem riski en yüksek kentlerden biri olarak kabul edilmektedir.
Adalar’da geçmişte yaşanan depremler de önemli hasarlara yol açmıştır. 1766 ve 1894 yıllarında meydana gelen depremler, İstanbul’da büyük can kayıplarına ve yıkıma neden olmuş, Adalar’ı da etkilemiştir. Bu olaylar, Adalar’ın deprem ve tsunami gibi afetlere karşı hazırlıklı olmasının hayati önemini gözler önüne sermektedir. Ayrıca, Adalar coğrafi konumu itibarıyla sel, orman yangınları, salgın hastalıklar ve iklim krizi gibi farklı afet risklerine de açıktır.
Adalar’daki yapı stokunun depreme dayanıklılığı, afet hazırlığının en önemli unsurlarından biridir. Adalar’ın %65’i ormanlık alanlardan oluşurken, geri kalan %35’lik kısımda yerleşim bulunmaktadır. Bu yerleşim alanlarında toplam 6.217 bina mevcuttur ve bunların çoğu iki veya üç katlıdır. Yapıların %50’si betonarme, %41’i yığma, %9’u ise ahşap karkas yapıdadır. Ahşap karkas yapıların birçoğu eski olup, betonarme desteklerinin güçlendirilmesi gerekmektedir.
Binaların %58’inin iyi durumda, %35’inin orta kalitede, %7’sinin ise kötü kalitede olduğu belirtilmektedir. Ancak, bu değerlendirme detaylı bir mühendislik incelemesine dayanmamaktadır. Binaların gerçek durumunu belirlemek için daha kapsamlı bir yapı envanteri çalışması yapılması büyük önem taşımaktadır. Yeni Türkiye Deprem Tehlike Haritası ve güncellenmiş deprem yönetmeliği, yapıların depreme dayanıklılığının değerlendirilmesinde ve güçlendirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu haritada, tehlike değerleri yer sarsıntısının ivmesi veya parçacık hızı cinsinden ifade edilmekte ve faya yakınlık derecesi de hesaba katılmaktadır.
Olası bir 7.5 büyüklüğündeki depremde, İstanbul’da 1.166.330 binanın hasar görmesi ve 194.000 binanın orta veya ağır hasar alması beklenmektedir. Bu hasarın yanı sıra, yaklaşık 2.5 milyon insanın acil barınma ihtiyacı duyacağı tahmin edilmektedir. Bu durum, deprem sonrası barınma ihtiyacının artacağını ve acil müdahale ekiplerinin hızlı bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini göstermektedir. Adalar’daki binaların çoğunluğunun az katlı olması deprem riskini azaltsa da , mevcut yapı stokunun yaklaşık yarısının deprem sonrası kullanılamaz hale gelebileceği öngörüsü dikkate alınmalıdır.
Hasar Seviyesi | Bina Sayısı |
---|---|
Hasarlı | 1.166.330 |
Orta veya Ağır Hasarlı | 194.000 |
Adalar’da depreme karşı alınmış önlemler arasında, İBB Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü tarafından yürütülen “Heyelan Bilgi Envanteri Projesi” öne çıkmaktadır. Bu proje, Adalar’daki heyelan riskini haritalandırarak, gelecekteki yapılaşmanın bu riskli alanlardan uzakta planlanmasına yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Yangın riskine karşı ise Adalar’da çeşitli önlemler alınmıştır. Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve Büyükada’da itfaiye istasyonları bulunmaktadır. Sedef Adası’nda ise sadece gönüllülerden oluşan bir itfaiye istasyonu mevcuttur. Adalar’da toplam 28 araç, 119 itfaiyeci, 149 yangın hidrantı ve 7 tanker bulunmaktadır. Son 10 yılda itfaiye ekipleri 25’i orman yangını olmak üzere 756 yangına müdahale etmiştir.
Afetlerle mücadelede afet yönetimi kadar önemli bir diğer kavram da risk yönetimidir. Kriz yönetimi genellikle afet gerçekleştikten sonra devreye girerken, risk yönetimi afet öncesinde alınacak tedbirleri kapsamaktadır. Afet riskini azaltmak ve afetlere karşı dirençli bir toplum oluşturmak için, risk yönetimi ve iletişimi stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması büyük önem taşımaktadır.
Adalar’da afet durumunda tahliye planları ve acil müdahale kapasitesi, ada olması ve ulaşımın deniz yoluyla sağlanması nedeniyle kritik öneme sahiptir. Mevcut durumda, Adalar’ın afetlere müdahale kapasitesinin yeterli olmadığı ve afet öncesi ve sonrası uygulanacak planların eksikliği dikkat çekmektedir. Bu nedenle, yaz ve kış nüfusu dikkate alınarak iki senaryo üzerinden tahliye planları hazırlanması ve afet lojistiği ile ulaşım konularının detaylı bir şekilde ele alınması gerekmektedir. Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında, İstanbul’da afet müdahale planları koordinasyon toplantıları ve saha tatbikatları düzenlenmesi planlanmaktadır. Bu çalışmalar, Adalar’ın da dahil olduğu İstanbul genelinde afetlere hazırlık ve müdahale kapasitesinin artırılmasına katkı sağlayacaktır.
Adalar’da acil müdahale kapasitesinin artırılması için gerekli mekansal düzenlemelerin yapılması, malzeme ve teçhizat eksikliklerinin giderilmesi önem taşımaktadır. Ayrıca, halkın, görevli personelin ve yerel afet gönüllülerinin eğitimi ve bilinçlendirilmesi de afetlere hazırlıkta kritik bir rol oynamaktadır. Kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği ve koordinasyonun güçlendirilmesi de afetlere hazırlıkta kritik bir rol oynamaktadır.
Adalar’daki yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları, afetlere hazırlık konusunda çeşitli çalışmalar yürütmektedir. İBB, Adalar İlçesi Strateji Belgesi ve Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı kapsamında katılımcı planlama çalışmaları yürütmüştür. Bu çalışmalar, İBB birimleri, Adalar Belediyesi ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla gerçekleştirilmiş ve Adalar’ın afet ve krizlere karşı dayanıklılığını artırmaya yönelik stratejiler ve eylemler belirlenmiştir. Ancak bu çalışmaların yerel halk olsun, STK’lar olsun daha geniş kapsamlı olarak gerçekleştrilmesi gerekmektedir.
Adalar Belediyesi, afet ve acil yardım planı çalışmalarını Adalar Kaymakamlığı Afet Yönetim Merkezi ile birlikte yürütmektedir. Bu plan kapsamında, afet yönetim merkezi, toplanma yerleri, mezar alanları, helikopter pistleri, çadır kentler, hastaneler, eczaneler, lojistik destek merkezleri, okullar, kurumlar, parklar ve enkaz döküm alanları gibi konularda planlama çalışmaları yapılmaktadır.
Sivil toplum kuruluşları arasında ise Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG), afetlere müdahale konusunda önemli bir rol oynamaktadır. 1999 depremi sonrasında kurulan MAG, mahallelerde afet bilincini artırmayı ve afetlere karşı hazırlıklı olmayı amaçlamaktadır. Heybeliada ve Burgazada’da faaliyet gösteren MAG grupları, afetlere müdahale konusunda eğitimli gönüllülerden oluşmaktadır. MAG, afet durumlarında ilk müdahaleyi gerçekleştirerek, arama kurtarma, yangın söndürme, ilk yardım gibi konularda destek sağlamaktadır.
Adalar, coğrafi konumu, yapı stoku ve nüfus yoğunluğu nedeniyle deprem, tsunami ve yangın gibi afetlere karşı risk altındadır. Mevcut durumda, Adalar’ın afetlere hazırlık düzeyinin yeterli olmadığı söylenebilir. Acil müdahale kapasitesinin artırılması, tahliye planlarının güncellenmesi, yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesi ve halkın afet bilinci konusunda eğitilmesi gerekmektedir.
Güçlü Yönler:
Zayıf Yönler:
İyileştirme Önerileri:
Adalar, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla önemli bir turizm merkezidir. Ancak, deprem, tsunami ve yangın gibi afet riskleri göz önünde bulundurulduğunda, afetlere hazırlık çalışmalarına daha fazla önem verilmesi gerekmektedir. Bu makale, Adalar’ın afetlere karşı daha güvenli ve dirençli bir hale gelmesi için yapılması gerekenleri ortaya koymaktadır. Adalar’ın afetlere karşı daha hazırlıklı hale gelmesi, sadece yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların değil, aynı zamanda tüm Adalıların ortak sorumluluğudur. Bu nedenle, afet bilincini artırmak, bireysel ve toplumsal düzeyde hazırlık yapmak, Adalar’ın geleceği için hayati önem taşımaktadır.