Kamuoyuna
298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun ek 7 nci maddesi,
Bu madde ve Yüksek Seçim Kurulu’nun 4 Ekim 2013 tarih ve 28785 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 28.09.2013 tarih ve 400 sayılı kararına istinaden; 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerine katılmak için ADALAR BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAKİ GÖREVİMDEN 14/11/2013 TARİHİ İTİBARİ İLE istifa ediyorum.
BU GÜN EKTEKİ DİLEKÇEYİ SUNMAK ÜZERE BELEDİYE YAZI İŞLERİ KAYITA GİTTİM. DİLEKÇE VERME HAKKIM (ANAYASAL ,YASAL HAKKIM) ENGELLENEREK DİLEKÇEM KAYDA ALINMADI.SEÇME SEÇİLME HAKKIMIN ENGELLENMESİNE YÖNELİK BU DURUMU YARATAN İLGİLİLERİ HAKKINDA YASAL İŞLEM YAPILMASI İÇİN ADALAR CUMHURİYET SAVCILIĞINA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUM
ADALAR KAYMAKAMLIĞINA İSTİFA DİLEKÇEMİ SUNARAK YASAL İŞLEM YAPILMASI İÇİN ADALAR BELEDİYESİNE GÖNDERİLMESİNİ TALEP ETTİM.
ADALAR POSTANESİNDEN İADELİ TAAHHÜTLÜ OLARAK SAYIN BELEDİYE BAŞKANINA, YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNE VE FEN İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNE AYRI AYRI AVUKATIM BİLGİSİ DAHİLİNDE GÖNDERDİM.
NOTER ARACILIĞI İLE ADALAR BELEDİYESİNE AYRICA GÖNDERMEYİ İHTİYAÇ OLMASI DURUMUNDA EN SON TARİH OLAN 1 ARALIK 2013 TARİHİNE KADAR PLANLAMAKTAYIM.
KAMUOYUNA ALENEN BEYAN EDİLEN 2014 Mahalli İdareler Seçimlerine katılmak için ADALAR BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAKİ GÖREVİMDEN 14/11/2013 TARİHİ İTİBARİ İLE istifa ETTİĞİMİ YAZILI VE SÖZLÜ AÇIKLAMAMIN EN AZ İADELİ TAAHHÜTLÜ VE ADALAR KAYMAKAMLIĞINA SUNDUĞUM İSTİFA DİLEKÇEM KADAR GEÇERLİ OLACAĞINI DÜŞÜNMEKTEYİM.
KAMUOYUNA SAYGI İLE DUYURURUM…
RESUL CAN
ADALAR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NA
BÜYÜKADA/ADALAR
İlgi (a) : 2839 sayılı Kanun’un 18. maddesi
(b) : T. C.İSTANBUL5. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2012/1413
KARAR NO : 2013/1752
Adalar Belediye Başkanlığında 2010 yılından itibaren 657 DMK na bağlı olarak 518 sicil numarası ile görev yapmaktayım.
2839 sayılı Kanun’un “Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler” başlıklı 5980 sayılı Kanun ile değişik 18. maddesi uyarınca 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak mahalli idareler seçimlerinde aday olabilmek için kamu görevimden istifa kararı almış bulunmaktayım.
İlgi (b ) İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 2012/1413 esas 2013/1752 Karar nolu Mahkeme Kararı başta olmak üzere , Tüm yasal Haklarım Saklı kalmak kaydı ile 14/11/2013 tarihinden geçerli olmak üzere ilgi (a) 2839 sayılı Kanunun 18. Maddesine göre,
“298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun ek 7 nci maddesinde “Yüksek mahkeme üyeleri, hâkimler, savcılar ve bu meslekten sayılanlar ile Subay ve Astsubaylar hariç olmak üzere; milletvekili ve mahalli idareler genel ve ara seçimlerinde aday ve aday adayı olan Devlet memurları ve diğer kamu görevlileri, adaylığı veya seçimi kaybetmeleri halinde, Yüksek Seçim Kurulunca seçim sonuçlarının ilanını takip eden bir ay içinde müracaat etmeleri kaydıyla eski görevlerine veya kazanılmış hak aylık derecelerindeki başka bir göreve dönebilirler.” denilmiştir.
Bu madde ve Yüksek Seçim Kurulu’nun 4 Ekim 2013 tarih ve 28785 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 28.09.2013 tarih ve 400 sayılı kararına istinaden; 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerine katılmak için görevimden istifa ediyorum.
Başkanlık Kayıtlarında ve Kişisel dosyamda bulunan Mal Bildirimim geçerlidir. Talep edilmesi durumunda ıslak imzalısı tekrar verilecektir.
Gereğini bilgilerinize sunarım.
Resul CAN
12/11/2013
Ek. İlgi (b ) : İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 2012/1413 esas 2013/1752 Karar nolu Kararı
FEN İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ’NE
BÜYÜKADA/ADALAR
İlgi (a) : 2839 sayılı Kanun’un 18. maddesi
(b) : T. C.İSTANBUL5. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2012/1413
KARAR NO : 2013/1752
Adalar Belediye Başkanlığında 2010 yılından itibaren 657 DMK na bağlı olarak 518 sicil numarası ile görev yapmaktayım.
2839 sayılı Kanun’un “Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler” başlıklı 5980 sayılı Kanun ile değişik 18. maddesi uyarınca 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak mahalli idareler seçimlerinde aday olabilmek için kamu görevimden istifa kararı almış bulunmaktayım.
İlgi (b ) İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 2012/1413 esas 2013/1752 Karar nolu Mahkeme Kararı başta olmak üzere , Tüm yasal Haklarım Saklı kalmak kaydı ile 14/11/2013 tarihinden geçerli olmak üzere ilgi (a) 2839 sayılı Kanunun 18. Maddesine göre,
“298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun ek 7 nci maddesinde “Yüksek mahkeme üyeleri, hâkimler, savcılar ve bu meslekten sayılanlar ile Subay ve Astsubaylar hariç olmak üzere; milletvekili ve mahalli idareler genel ve ara seçimlerinde aday ve aday adayı olan Devlet memurları ve diğer kamu görevlileri, adaylığı veya seçimi kaybetmeleri halinde, Yüksek Seçim Kurulunca seçim sonuçlarının ilanını takip eden bir ay içinde müracaat etmeleri kaydıyla eski görevlerine veya kazanılmış hak aylık derecelerindeki başka bir göreve dönebilirler.” denilmiştir.
Bu madde ve Yüksek Seçim Kurulu’nun 4 Ekim 2013 tarih ve 28785 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 28.09.2013 tarih ve 400 sayılı kararına istinaden; 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerine katılmak için görevimden istifa ediyorum.
Başkanlık Kayıtlarında ve Kişisel dosyamda bulunan Mal Bildirimim geçerlidir. Talep edilmesi durumunda ıslak imzalısı tekrar verilecektir.
Gereğini bilgilerinize sunarım.
Resul CAN
12/11/2013
Ek. İlgi (b ) : İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 2012/1413 esas 2013/1752 Karar nolu Karar
T. C.
İSTANBUL
5. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2012/1413
KARAR NO : 2013/1752
DAVACI : RESUL CAN
[VEKİLİ] : AV. CEMAL GÜLVER
Üsküdar Kapalıçarşı No:387 Üsküdar/İSTANBUL
DAVALI : ADALAR BELEDİYE BAŞKANLIĞI
[VEKİLİ] : AV. SERAY ERDEK
Adalar Belediyesi Altınordu Cad. No:21 Büyükada Adalar/İSTANBUL
DAVANIN ÖZETİ : İstanbul İli, Adalar Belediyesi Başkan Yardımcısı olarak görev yapan davacının, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38. maddesinin (j) bendi ve 657 sayılı Kanunun 76.maddesi uyarınca kazanılmış hak aylık derecesiyle Fen İşleri Müdürlüğünde teknik eleman olarak görevlendirilmesine ilişkin Adalar Belediyesi Başkanlığı’nın 31.07.2012 tarih ve 1240 sayılı işleminin; görevden alınmasını gerektirecek hukuken kabul edilebilir bir gerekçenin olmadığı, asaleten atanmış olduğu kadrodaki görevinden emir ve denetimi altında bulunan bir birime teknik eleman olarak görevlendirilmesinin hukuka aykırı olduğu iddialarıyla iptali istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma dilekçesi süresinde verilmemiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren İstanbul 5. İdare Mahkemesi ‘ nce dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü:
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38. maddesinde, belediye personelini atama yetkisinin belediye başkanına ait olduğu belirtilmiş, norm kadro ilke ve standartları ile kadro sayısının nasıl belirleneceği hususu da 49. maddede düzenlenmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Memurların Kurumlarınca Görevlerinin ve Yerlerinin Değiştirilmesi” başlıklı 76. maddesinde “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak ve aylık dereceleriyle, memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler” kuralı öngörülmüştür.
Anılan madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisinin tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciinde bunun saptanması halinde sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı emrinde harita yüksek mühendisi olan davacının, 07.07.2010 tarihli başvurusuna istinaden 16.07.2010 gün ve 981 sayılı Adalar Belediye Başkanlığı oluru ile davalı belediyenin fen işleri müdürlüğü kadrosuna atandığı, 23.09.2010 gün ve 1312 sayılı işlemle aynı zamanda Belediye Başkan Yardımcılığı görevini yürütmek üzere görevlendirildiği, 31.01.2011 gün ve 184 sayılı olurla Başkan Yardımcılığı görevine asaleten atandığı, davalı idarenin 19.04.2011 tarih ve 636 sayılı işlemiyle Fen İşleri Müdürlüğü emrinde teknik eleman olarak görevlendirilmesine ilişkin işlemin tesis edilmesi sonrasında davacı tarafından; anılan işlemin iptali istemiyle açılan davada Mahkememizin 15.03.2012 tarih ve E:2011/966, K:2012/848 sayılı kararı ile ” söz konusu işlemin sebep ve maksat unsurları yönünden hukuka aykırı olduğu” gerekçesiyle iptaline karar verildiği, bu karar üzerine eski görevine iade edildiği ancak 04.07.2011 tarih ve 1057 sayılı işlem ile bu kez; Fen İşleri Müdürlüğü emrine mühendis olarak atanmasına ilişkin işlemin tesis edildiği, anılan işleme karşı İstanbul 8. İdare Mahkemesinde açılan dava neticesinde; Mahkemenin 19.04.2012 tarih ve E:2011/1488, K:2012/967 sayılı kararı ile ” davacının başkan yardımcılığı görevini gereği gibi yerine getirmediğine ilişkin somut bilgi ve belge bulunmaksızın davalı idarece kurulan işlemde kamu yararı ve hizmet gereklerine dolayısıyla hukuka uyarlık bulunmadığı ” gerekçesiyle söz konusu işlemin iptaline karar verildiği, söz konusu karar üzerine tekrar eski göreve iade edilen davacının, son olarak da davalı idarenin 31.07.2012 tarih ve 1240 sayılı işlemi ile 5393 sayılı Belediye Kanununun 38/j bendi ve 697 sayılı Yasanın 76. maddesine istinaden; Başkan Yardımcılığı görevinden alınarak kazanılmış hak aylık derecesi ile Fen İşleri Müdürlüğünde teknik eleman olarak görevlendirilmesine karar verildiği, bakılan davanın da anılan işlemin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; dava konusu işlemin tesisine gerekçe olarak gösterilen hususlara bakıldığında; 1-Başkan yardımcısı olarak görevlendirilen Teknik kadrolu davacının, Adalar Belediyesi Memur Disiplin Kurulu Başkanı olduğu dönemde, bilgi ve belge sızdırarak kurul üyeleri ile kurum çalışanlarını birbirlerine karşı kışkırttığı, çalışma düzenini bozduğu, gizliliği ihlal ettiği ve böylece “Görevini Kötüye Kullandığı” gerekçesi ile 4483 sayılı Memur ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunu gereği Adalar Kaymakamlığı tarafından hakkında soruşturma izini verilerek Adalar Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2012/74 Esas sayılı dosyası ile yargılamasının devam ettiği 2- Davacı hakkında; Başkanlık Makamı’na 21.01.2011 tarihinde e-posta yoluyla gönderilen dilekçenin, makam tarafından müfettişliğe tevdi edilmesi üzerine dilekçede iddia edilen yolsuzluğa bulaştığı, haraç aldığı iddiası ile ilgili olarak hakkında araştırma yapıldığı 3- Zabıta Müdürlüğü’nün 02.02.2012 tarih ve 161 sayılı yazıları ile, davacı ve bir belediye personelinin kavga çıkardıklarına ilişkin yazısı üzerine, 03.02.2012 tarihli başkanlık makamı onayı ile Resul Can hakkında soruşturma açıldığı 4- Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü’nün 02.11.2011 tarih ve E:2009/27266 esas sayılı icra takibi ile ilgili yazısı üzerine, “40.241,00 TL borcundan dolayı hakkında icra takibine başladığı, borçlunun almakta olduğu maaş ve ücretlerinin 1/4’ünün haczine karar verildiği” gerekçesiyle hakkında disiplin soruşturması açılmış ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/B-k maddesi gereğince devlet memurlarının “Borçlarını kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak” fiilinden dolayı Kınama cezası ile tecziye edildiği, bu fiili ile de kurumun itibarını sarstığı, belediyenin imajını zedelediği 5- Davacının, Fen İşleri Müdürlüğünde Harita Yüksek Mühendisi olarak görev yapmaktayken, Fen İşleri Müdürü tarafından, 15.02.2012 tarih 294 sayılı yazı ile personelin giriş-çıkışlarını kontrol amacıyla hizmet binasında kullanılan ve tüm personelin tabi tutulduğu yüz tanıma sistemine tanıtımının yapılması ile ilgili emir kendisine tebliğ edildiği halde, bu yazılı emri dinlemeyerek kayıt yaptırmamış, sisteme kayıt için davet edildiği halde kayıt yaptırmayacağını beyan ederek, üstlerince verilen emir ve görevleri tam ve zamanında yapmayarak, görev mahallinde belediyece belirlenen usul ve esasları yerine getirmeyeceğini ısrarla gösterdiği, şeklinde sıralandığı, dava dosyası içeriğinde yer alan bilgi ve belgeler ile söz konusu başlıkların neticeleri birlikte ele alındığında; davacının görevi ihmal isnadıyla yargılandığı Adalar Sulh Ceza Mahkemesi’nin 05.10.2012 tarih ve E:2012/74, K:2012/102 sayılı kararı ile beraatine karar verildiği, davacının iş arkadaşları hakkında yapmış olduğu şikayet üzerine soruşturma izni verilmesi kararının yargı kararı ile onandığı ve böylelikle haksız yere şikayet ettiğinin subuta erdiği şeklindeki isnadın, disiplin soruşturması kapsamında ele alınmadığı, davacı hakkında e-posta yolu ile yapılan ihbarın değerlendirilmesi neticesinde 03.03.2011 tarih ve 21 sayılı Adalar Belediyesi Teftiş Birimi yazısı ile davacı hakkında yapılan ihbarın somut delillerle sübut bulmadından ön inceleme yapılmamasına karar verildiği, davacı ile belediye personeli arasında çıkan kavgaya ilişkin olay nedeniyle herhangi bir soruşturma başlatılmadığı, davacının borcundan dolayı maaşına haciz konulduğu ve buna ilişkin kınama cezası ile tecziye edildiği, bu işleme karşı açılan davanın da reddedildiği, davacının; yüz kayıt sistemine dahil olmamasına ilişkin duruma yönelik olarak herhangi bir soruşturma başlatılmadığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda ayrıntılı bir şekilde aktarılan süreç ile dava konusu işlemin gerekçeleri birlikte ele alındığında; Yargı kararları gerek hüküm fıkrası gerekse gerekçesi itibariyle bir bütün olup, ilgili idarelerce bu kararların, gerekçeleri de göz önünde bulundurulmak suretiyle uygulanması “hukuk devleti” ilkesinin bir gereğidir. Yargı kararlarının şeklen uygulanmakla birlikte sonuç itibariyle bu kararların gereklerinin yerine getirilmemesinin, “hukuka bağlı” idarelerin, yargı kararlarıyla ulaşılmak istenilen “hukuki güvenliği” bertaraf etmesine neden olacağı, bu durumun da “hukuk devleti”nde olması gereken temel unsurlarla bağdaşmadığı tartışmasız olup, somut olaya bakıldığında; dava konusu işlemle daha önce tesis edilen atama işlemlerine yönelik olarak açılan davalar üzerine verilen Mahkeme kararlarının bertaraf edilmesinin amaçlandığının görüldüğü, öte yandan; idari işlemlerle ulaşılmak istenen nihai sonucun daima “kamu yararının tesisi” olacağı açık olup, dava konusu işlemle ulaşılmak istenen nihai sonucun ise; kamu görevlisinin kadrosunun bulunduğu görevden daha alt bir görevde istihdam edilerek kamu yararından çok kişisel zararın gerçekleştirilmesi olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle , d ava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 195,90TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 660,00 TL vekalet ücretinin davalı idare ce davacıya ödenmesine , artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğin i izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere , 25/10/2013 tarihinde oybirliği yle karar verildi.