Depremde Adalar’da Tsunami riski!

Depremde Adalar’da Tsunami riski!
Yayınlama: 30.09.2020
Düzenleme: 13.12.2022 15:20
A+
A-

Beklenen İstanbul depreminde Adalar İlçesi’nde Tsunami olacak mı? Olursa Adalar’da nereler etkilenecek!

Depremde Adalar'da Tsunami riski!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü tarafından geliştirilen “Afet Risk Yönetimi için Megaşehir Gösterge Sistemi-MegaiST” Prjoesi’nin 2019 yılında güncellenmesi işi kapsamında üretilen haritada Adalar İlçesi’nin Tsunami riski araştırılarak haritalanmış.

Tsunami temelde deniz tabanı deformasyonlarına bağlı olarak oluşan uzun deniz dalgalarıdır. Bu deformasyonlar deniz tabanındaki depremler, deniz altı heyelanları, volkanik patlamalar ve meteorit çarpmaları sonucu oluşabilir.

Depremde Adalar'da Tsunami riski!

Bu olaylardan herhangi biri ya da bir kaçanın birden oluşması sırasında potansiyel enerji kinetik enerjiye dönüşerek deniz ortamına kısa sürede enerji aktarılması gerçekleşir. Denize geçen enerji, su kütlesi içinde akıntılar ve su düzeyinin değişimine neden olarak tsunami dalgası oluşturur.

Adalar’da risk haritalarını incelediğimizde mekansal olarak Kınalıada’nın sahil şeridindeki yapıların risk altında olduğu, ön cepheden tahmini 50 metre içeriye kadar yapıların etkileneceği görülürken, Burgazadası’nın ön cephesindeki 50 metre içeriye kadar yapıların etkilenebileceği, Kınalıada, Yassıada ve Sivriada’ya bakan taraftaki yapıların ise 20 metre civarı risk altında olduğu görülüyor.

Heybeliada’da ise diğer Adalar’da olduğu gibi ön cepheden 50 metreye kadar bulunan yapıların risk altında olduğu, Değirmenburnu’nda herhangi bir risk bulunmadığı, Çam Limanının askeri tesislere bakan tarafının 50 metre içeriye kadar risk altında olduğu, Yassıada ve Sivriada’ya bakan taraflarının ise 20 metre içeriye kadar risk altında olduğu görülüyor.

Büyükada’da ise 50 metre içeriye kadar yapıların risk altında olduğu, Sedef Adası karşısında bulunan yapıların 50-60 metre içerisine kadar risk altında olduğu, diğer bölümlerinin ise düşük risk altında olduğu görülüyor.

Sonuç olarak, tüm binaların depreme dayanıklılığının kontrol edilmesi talebi, binaların eski olmasından kaynaklı kaygı, kendilerini güvensiz hissetmeleri, afet riski altında kalan kültürel miras, afet riski altında olan binalar için bina bazlı dönüşümlerin nasıl olabileceği konusunda halkın bilgilendirmeye ihtiyaç duyması, bina güçlendirme maliyetlerinin yüksek olması, dolgu alanlarının deprem açısından risk oluşturması öne çıkan sorunlar ve talepler olarak karşımıza çıkıyor…

Bir Yorum Yazın

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Exit mobile version