İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin raporuna göre, ‘tedbir kararları’nın aynı gün veya bir gün içinde verilmesi şiddet mağdurunun korunmasında en etkili önlem… Bin 442 tedbir kararı incelenerek hazırlanan raporda ev içi şiddet oranının yüzde 98.80 olduğu, yüzde 89.81 oranında şiddetin eş tarafından uygulandığına yer verildi…
Çiğdem Yılmaz – İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi tarafından “6284 Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun Uyarınca Alınan Tedbir Kararları Raporu” hazırlandı. Bin 442 tedbir kararı incelenerek hazırlanan raporda, tedbir kararlarının aynı gün veya bir gün içinde verilmesinin mağdurunun korunmasında önemli olduğu belirtilirken, kadına yönelik şiddetin yüksek oranda aile içinde gerçekleştiği, fail-mağdur yakınlığına bakıldığında da ev içi şiddet oranının yüzde 98.80 olduğu ve şiddetin yüzde 86.81’inin de kadının evli olduğu eşi tarafından uygulandığı görüldü.
22 talep reddedildi
Rapora göre, incelenen bin 442 tedbir kararında, 784 tedbir kararının aynı gün, 458 kararın 1 gün sonra, 47 kararın 2 gün sonra, 81 kararın 3 gün sonra, 15 kararın 4 gün sonra, 12 kararın 5 gün sonra, 8 kararın 6 gün sonra, 3 kararın 7 gün içinde, 33 kararın 7 günden fazla sürede verilmiş olduğu tespit edildi. Tedbir kararlarının aynı gün veya bir gün içinde verilmesinde şiddet mağdurunun korunmasında en etkili önlem olduğu belirtildi. Rapora göre, verilen tedbir kararlarının kabul ve ret oranı da şöyle: İncelenen
bin 442 dosyadan bin 420’sinde tedbir talebi kabul edilmiş, 22’sinde tedbir talepleri reddedilmiş. Ret kararlarına gerekçe olarak “Yetkili mahkemeye gönderme ve tedbir süresinin dolmadığı” gösterilmiş.
Tebdir süreleri
Raporda, incelenen bin 442 tedbir kararının kabul edilen bin 420’sinde tedbir sürelerinin, 378’inde 1 ay, 511’inde 2 ay, 354’ünde 3 ay, 61’inde 4 ay. 1’inde 5 ay. 84’ünde 6 ay, 13’ünde 1 aydan az olduğu görülürken gün olarak verilen tebdir kararları ise şöyle: 2’sinde 40 gün, 10’unda 45 gün, 1’inde 50 gün, 1’inde 54 gün.
Şiddet uygulayan kim?
Raporda, şiddet mağduru ve şiddet faili yakınlık derecesi ilgili de şu bilgilere yer verildi:
“İncelenen bin 442 dosyadan ilişki durumu tespit edilebilen 997 kararın, 869 tedbir kararında tarafların evli olduğu, 39 tedbir kararında tarafların boşanmış eski eş olduğu, 81 tedbir kararında tarafların aynı aileden olduğu, (baba, ağabey, üvey baba, enişte vs), 10 tedbir kararında ise tarafların eski veya devam eden ilişkisinin bulunduğu (ilişkileri nişanlı, eski nişanlı, dini nikahlı, sevgili, vs. olarak tanımlanmış) tespit edilmiştir. Sadece iki tedbir dosyasında taraflar arasında bir ilişki bulunmamaktadır.”
Sadece 19 tedavi kararı verildi
Raporın sonuç kısmında da şu bilgilere yer verildi:
İncelenen bin 442 dosyanın;
■ Başvurucuların yüzde 100’ü kadın
■ Ev içi şiddetin yüzde 98.80 oranında olduğu tespit edildi
■ Verilen tedbir kararlarının yüzde 90’ında tedbir süresi en fazla 3 aya kadar verildi
■ Şiddet uygulayanların yüzde 86.81’inin başvurucu kadının halen evli olduğu eşi, yüzde 3.90’nun, başvurucu kadının boşandığı eski eşi, yüzde 8.09’nun diğer aile bireyleri olduğu tespit edildi
■ En çok verilen tedbir kararı, yasanın 5/1-a maddesi uyarınca, şiddet tehdidinde bulunmamaya yönelik olduğu, sadece yüzde 16.22’sinde uzaklaştırma ve müşterek konutun şiddet mağduruna tahsisi kararı verildiği
■ Ayrı yerleşim yeri belirlenmesine ilişkin koruyucu tedbir kararına rastlanmadığı, koruyucu tedbirlerden olan “iş yeri değişikliği”
için bir adet tedbir kararı verildiği
■ Kimlik bilgilerinin değiştirilmesine dair sadece iki tedbir kararı verildiği
■ Şiddeti önlemeye yönelik önemli tedbirlerden olan “tedavi” tedbirine ise 19 adet kararda rastlandı, bu tüm kararların yüzde 1.43’ü.
İlk talepte en fazla 6 ay tedbir veriliyor
Raporda, tedbir kararlarının süresiyle ilgili de şu bilgilere yer verildi: “Tedbir kararı ilk defasında en çok altı ay verilebilir. Ancak şiddet veya şiddet uygulanma tehlikesinin devam edeceğinin anlaşıldığı hâllerde, resen, korunan kişinin ya da Bakanlık veya kolluk görevlilerinin talebi üzerine tedbirlerin süresinin veya şeklinin değiştirilmesine, bu tedbirlerin kaldırılmasına veya aynen devam etmesine karar verilebilir.”