Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK 279)

Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi, TCK md. 279 ile daha ağır cezayı gerektiren nitelikli bir hal olarak kabul edilmiştir. Ceza hukukunda kamu görevlisi deyimi, sadece devlet memurunu ifade etmez. TCK md.6’ya göre kamu görevlisi; kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi olarak kabul edilmektedir. Buna göre, polis, jandarma, avukat, hakim, savcı gibi adli işlemler yapanlar; belediye meclis üyesi, muhtar, milletvekili, il meclis üyesi vb. gibi seçimle gelenler; müsteşar, bilirkişi, memur, kayyım, doktor vb. gibi atananlar da kamu görevlisi sayılır.

Özellikle belirtelim ki, bu madde nedeniyle failin cezalandırılabilmesi için kamu görevlisinin işlenmekte olan veya işleniş olmakla birlikte sonuçları sınırlanabilecek bir suçu görevi nedeniyle öğrenmesi gerekir. Görevi başında olmadığı halde bir kimsenin şahit olduğu suçlar bu madde kapsamında değil, TCK md.278 kapsamında suçu bildirmeme suçunun basit haliyle cezalandırılır.

Doktorlar ve diğer sağlık görevlileri açısından dikkat edilmesi gereken husus sadece devlet hastanelerinde veya kurumlarında görevli doktor veya sağlık görevlileri (ebe, hemşire, laborant vs.) kamu görevlisi sayılır. Özel hastanelerde görevli doktor, ebe, hemşire vb. gibi sağlık görevlileri kamu görevlisi değildir.

TCK md. 279’a göre kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçunun cezası şu şekildedir:

Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (TCK md.279/1).