Heybeliada Rum İlkokulu’nda Neler Oluyor ?

Heybeliada Rum İlkokulu’nda Neler Oluyor ?
Yayınlama: 09.07.2015
Düzenleme: 09.07.2015 11:07
A+
A-

Heybeliada Rum İlkokulu’nda Neler Oluyor ?

Heybeliada Rum İlkokulu’nda Neler Oluyor ?

Heybeliada Müzik Merkezi Dostları’nın Heybeliada Rum Cemaati’ne ait okul binasından çıkartılmaları için başlatılan yasal işlemler Adalılarca kaygı ile izleniyor!

 

 

Proje başlangıcı

Harap haldeki Heybeliada Rum İlkokulu’nda, Anadolu müziği hayranı Yunan sanatçılar Nikiforos Metaxas ile Vassiliki Papageorgiou’nun çabalarıyla Uluslararası Müzik Araştırma Merkezi oluşması planlandı. Restorasyonu Yunan ve Türk uzmanlar yürütecekti.

Heybeliada Uluslararası Müzik Araştırma Merkezi, Yunanistan’ın Dedeağaç kentinde 2002’de kurulan Bosphorus Cultural Alliance adlı sivil toplum örgütünün ve 1986’da İstanbul’da kurulan Bosphorus adlı müzik grubunun yaratıcısı Yunanlı sanatçı Nikiforos Metaxas ile grubun solisti ve bestecisi Vassiliki Papageorgiou’nun öncülüğünde Heybeliada İlm-i Musiki Derneği ile işbirliği yaparak kurulacaktı.
Heybeliada’daki Ruhban Okulu’na öğrenci yetiştirmek amacıyla 1849 yılında yaptırılan Heybeliada Rum İlkokulu binası aslına uygun olarak restore edilerek uluslararası müzik merkezi haline getirilecekti.
Yunan sanatçılar, bu merkezin kurulması için Yunanistan Uluslararası Kalkınma Dairesi eliyle Avrupa Birliği’nden de maddi yardım aldılar.

1993’te bir konser vermek için İstanbul’a gelen Rebetiko Compania grubunun solisti Vassiliki Papageorgiou ile tanıştıktan sonra Heybeliada’ya yerleştiklerini anlatan Metaxas, “Bu eski Rum ilkokulunu gördük ve bir uluslararası müzik merkezi kurma fikri doğdu” demişti.

Geçmişte Okul

Bina, 1972 yılına kadar Heybeliada’daki Aya Nikola Kilisesi’ne bağlı Rum Ortodoks Vakfı’na ait bir ilkokul olarak faaliyet göstermiştir. Heybeliada tepesinin eteklerinde, sahile yakın bir konumda inşa edilmiş bulunan okul, İstanbul’lu Rum cemaatin önemli tarihsel miraslarından biridir.

1849 yılında, Heybeliada’nın Rum cemaati, Ruhban Okulu civarında kurulacak bir okul için girişimde bulundular. Okul binası, Iliasco ailesinin bağışlandığı bir arsada, mimar Ioannis Kalfas tarafından tasarlandı ve inşa edildi.

Okulda hem kız hem erkek öğrenciler okuyordu ama giriş kapıları ayrıydı. 1953 yılındaysa Millî Eğitim Bakanlığı’nın kararıyla bütün okullarda kız ve erkek öğrenciler beraber okumaya başladı. Bu tarihlerden sonra binanın üst katını okul kullanmaya devam ederken, alt kat cemaatin kültür derneğinin ve bir hayır kurumunun kullanımına açıldı.

1972’de, adada öğrenim çağında Rum öğrenci kalmayınca, okul kapılarını kapamak zorunda kaldı. Heybeliada Kültür Derneği binanın zemin katında törenler, tiyatro oyunları, konserler ve dans akşamları düzenlese de, 1980 den sonra bina günümüze kadar bakımsız kalmıştır.

Hata bazı kaynaklar 1940 yıllarında Heybeliada’da 250’ye yakın Musevi ailesinin yaşadığı ve bu kişilerin ilk başlarda Rum İlkokulu’nun bir kısmında ibadet ettikleri, daha sonra da Bet Yaakov Sinagogu yapılınca oraya geçtiklerinden söz ederler.

Geleneksel ve çağdaş müzik araştırmaları

Heybeliada Uluslararası Müzik Merkezi’nin amacı, özellikle Bizans ve Osmanlı müzik sistemlerinin temelinde yatan Doğu müzik sistemlerinin geleneklerini öğrenmek, icra etmek ve biçimleri araştırmak. Bu iki müzik sisteminin merkezde olduğu kurslarda, Anadolu, Karadeniz, Yunanistan ve Trakya, Gürcistan ve Ermenistan, Balkanlar ve Ege halk müziği gelenekleri de öğretilecek. Merkezde müzik kuramı ve müzik tarihi derslerinin yanı sıra, çalgı yapımı, ses teknolojileri çalışmaları, konserler, müzik belgeselleri ve Türkçe – Yunanca yazılmış edebiyat ve şiir hakkında konferanslar olacak. Ayrıca mekânda profesyonel ölçekte bir kayıt stüdyosunun bulunması da planlanıyor.

Aya Nikola Kilisesi Vakfı Yönetim Kurulu’ndan Mesaj

HEYBELİADA MÜZİK MERKEZİ DOSTLARINA

Heybeliada Müzik Merkezi Dostları” nın Heybeliada Rum Cemaati’ne ait okul binasından çıkartılmaları için başlatılan yasal işlemler üzerine başlattıkları imza kampanyasını ,mülkün sahibi vakfın yöneticileri olarak ibretle izlemekteyiz.

Her şeyden önce, söz konusu okul binasının tüm sorumluluğunu yüklenmiş olan Heybeliada Rum Cemaati Yönetim Kurulu, kendilerinin ve atalarının eğitim aldıkları bu ”kutsal mekan” için herkesten fazla duyarlı oldukları hususunda kimsenin şüphesi olmasın.

Sosyal paylaşım sitesi Facebook aracılığı ile ”Heybeliada Müzik Merkezi Dostları” adlı oluşumun başlattığı imza kampanyasından anlaşıldığına göre, bu kampanyayı yürütenler, yönlendirenler tarafından, yanlış, eksik ve bazı gerçekler kasıtlı olarak gizlenerek bilgilendirilmişlerdir.

Öncelikle, başlıkta bahsi geçen ”ticari çıkarlar”ın ne olduğunu kampanyayı imzalamasını istediklerine doğru olarak açıklamak zorundadırlar;

Heybelida müzik merkezi dostları binayı 4 yıldan beri tek bir çivi çakılmamış olarak ellerinde tutmaktadırlar. Bu süre zarfında, binanın yenilenen çatısı desteksiz kaldığından dolayı çökme tehlikesi bulunduğu yetkili mimarın tespitidir.

Eğreti olarak tutturulan cam ve çerçevelerin en ufak bir esintide yerinden sökülerek düşmesi, camların kırulması, çürüyen dere ve olukların dışa akarak yağmur sularının binaya zarar vermesi de ayrı bir konudur.

Yapılan işlerle binanın zenginleştirilmesinden bahsedilirken, teslim alınan 2 katlı, bodrumlu, 6 derslikli, 1 müdür odası, 1 öğretmen odası, müsamere salonu ve sahnesi ile giriş katındaki 2 oda ve görevli lojmanı vazifesi gören dairesinin bulunduğu binanın yerinde şu anda tavanı, tabanı, döşemesi, duvarları dahi bulunmayan bir iskelet durmaktadır.

Vakıf ile yapılan 2007 yılındaki sözleşmeye göre tadilat işlemleri en geç 18 ay içinde bitirileceği beyan edilmiş, binanın sigortalanması yükümlülüğü de kiracıya aitken bu yükümlülükler yerine getirilmemiştir.

Okul binasının restorasyonu, Avrupa Birliğinin bir programından elde edilen maddi kaynakla, ”Bosforus” ve ”İlm-i Musiki” adlı Sivil toplum Kuruluşlarının işbirliği şartı ile yürütülürken, ayrıca Vakıf ile yapılan sözleşme bu işbirliğinin devamı şartına bağlanmışken, Dernekler Masasının bu işbirliğini onaylamaması ile Vakıf ile yapılan sözleşme hükümsüz olup, ”Bosforus” adlı tarafın hiçbir tüzel kişiliği kalmamıştır. Vakıf ile sözleşmeye taraf olan İlm-i Musiki Derneği ise, Dernekler Masası’nın kendilerine 2012 yılında tebliğ ettiği RED cevabına rağmen hiç bir şekilde vakıf binasına harcayamayacaklarını bildikleri yardımı ısrar ile hesaplarına indirmeye çalışmışlardır. Red cevabından habersiz olan yönetim kurulumuz, yeni bir sözleşme taslağını İTÜ himayesi ile yapılmak şartı ile ilm-i musikiye sunmuş ise de, İlm-i musiki kendi dayattığı en az 30 yıllık sözleşmeyi kabul ettirmek için nerdeyse vakıf üzerine baskı kurmuştur.

2007 yılında Yapılan protokolde kira ödeme şartı olmasına rağmen, 2011 yılı Mayıs ayından beri herhangi bir ödemenin yapılmadığı ( 3 yıl 3 ay),

İlgili kampanya yazısında bahsedilen KISA BİR SÜRE ÖNCE maddi desteğin kesilmesindeki, kısa sürenin 3 yıl olduğu, Harcanan paranın, Yunanistan ve AB Fonlarıyla desteklenen değil , Yunanistan ve AB Fonlarıyla gerçekleştiği gerçeklerini göz önüne alarak konuyu tekrar değerlendirmenizi, samimi ve tarafsız olduğunuzu göstermek adına da bu yazıyı Facebook sayfanızdaki yazınızın yanında yer vermenizi arzu ederiz. 08.07.2014

Heybeliada Aya Nikola Kilisesi Vakfı Yöneticilerine Yanıt

Sevgili dostlar,

Bu projeye desteğimizi, gecikmiş de olsa, bir imza kampanyası düzenleyerek göstermiş olmakla ne kadar doğru yaptığımızı anlamış olduk. Üç günde imza verenlerin sayısı 1000′e yaklaştı. İmzacılar arasında yüzlerce Rum yurttaşımız ve Yunanistan’dan arkadaşlarımız da var.

İmza kampanyasına karşı mülk sahibi vakfın yöneticilerinin ve temsilcilerinin açıklamalarını saygıyla karşılıyoruz. Daha da ötesi, açıklamalarını sitemizde yayınladık. Bundan sonraki açıklamalarını ve görüşlerini, kampanyamıza imza atmak isteyenlerin nezdinde dile getirebilmelerini sağlamak amacıyla, avukatlarına bu siteye -bizden bağımsız ve kısıtlamasız- yazı yazabilecek bir kullanıcı hesabı ve şifresi oluşturarak yolladık.

Biz bu projeyi çok önemli ve değerli buluyor, destekliyoruz. Projeyi yürütenlerin iyi niyetinden, çabalarından kuşku duymuyoruz. Tarafların aralarındaki sorunların bir an önce çözülüp, uzun sureli bir kiralama sözleşmesiyle binanın amaçlandığı gibi uluslararasi müzik ve müzik araştırmaları merkezi olarak bir an önce açılmasını bekliyoruz. Nikiforos’un rüyası gerçek olsun istiyoruz.

Eğer mülk sahibi vakıf bu projeye karşı değilse, başka bir niyet taşımıyorlarsa, vakıf yöneticileri ve avukatının açıklamaları da gösteriyor ki, sorun çözülemeyecek boyutta değil.

Biz müzisyenler Nikiforoslarla dayanışma içindeyiz. Bu imza kampanyasını başlattık, yakında bir dayanışma konseri düzenleyeceğiz. Gitarımızla, sazımızla, buzukimizle hep bir ağızdan şarkılar söyleyeceğiz. Konserimize Türkiye’den ve Yunanistan’dan hatırı sayılır meslektaşlarımız katılacak. Müzisyenlerin kendi aralarındaki dayanışma başkadır çünkü. Heybeliada Müzik Merkezi’nin önündeki alan “Müzik Merkezi Açılsın” diyen binlerce kişiyle dolup taşacak. Kışın İstanbul’da dayanışma konserleri düzenlenecek.

Biz isteriz ki, bu konser kimseye karşı olmasın. Mülk sahibi vakfın yöneticilerinin de katılımıyla “Heybeliada Müzik Merkezi’nin Açılış Şenliği”ne dönüşsün.

Günümüzde okul

Binanın dört senedir çivi çakılmadan tutulduğunu söyleyen vakıf,  “Vakıf ile yapılan 2007 yılındaki sözleşmeye göre tadilat işlemleri en geç 18 ay içinde bitirileceği beyan edilmiş, binanın sigortalanması yükümlülüğü de kiracıya aitken bu yükümlülükler yerine getirilmemiştir” ifadelerini kullandı ve 2011 yılından beri herhangi bir ödeme yapılmadığını belirtti.

Bir süre önce Yunanistan’daki ekonomik kriz  sebebiyle maddi destek kesildiği için duraksayan çalışmalara İstanbul Teknik Üniversitesi sahip çıktı. Ancak Aya Nikola Kilisesi Vakfı’nca, restorasyona devam ederken Heybeliada Müzik Merkezi Dostları’nın binadan çıkmaları istendi.  Müzisyenler, projenin engellenmemesi için bir imza kampanyası başlattı.

Böylece 2010 yılında başlayan; İşverenlerin Heybeliada İlm-i Musiki Derneği ile Boğaziçi Musiki Derneği gözüktüğü, 800 m2 yapı alanlı ve Kargir-Ahşap yapı sistemli, Heybeliada Müzik Merkezi projesi tehlikeye girdi. Adalılar sorunların çözümlenerek, Heybeliada Mektep sokağına ismini veren bir zamanların 166 yıllık Rum İlkokulu’nda duran restorasyon çalışmalarının tamamlanmasını bekliyor.

Böylece, özellikle genç kuşak için iki ülke arasında birlikte kurulacak bir üretim alanı oluşacak, hem de Heybeliada’nın tarihinde yer etmiş Rum Ortodoks Ruhban Okulu, Rum Ticaret Okulu, Deniz Lisesi gibi kurumlara bir eğitim merkezi daha eklenecek.

ADAGAZETESİ – Heybeliada

Proje ve kurumlarla ile ilgili linkler:

http://www.rumvader.org/Page/3/15/24/heybeliada__aya_nikola_rum_ortodoks__kilisesi_ve_mezarligi_ve_aya_varvara_kilisesi_vakfi.html

http://www.halkicentre.org/uploads/HalkiBrochure/HalkiBrochure_tr.web.pdf

http://www.halkicentre.org/Uploads/file/Newsletter/Turkish/4_Tr_final_web.pdf

Bir Yorum Yazın

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.