Yassıada’da bir vatandaşımızın havadan çektiği bir fotoğraf ulusal basın tarafından gündeme taşındı. Adada bütün ağaçların kesildiği, mercan ve balık yataklarının yok edildiği iddialar arasında. Bu iddialara Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’dan yanıt geldi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Yassıada’da ağaç katliamı yapıldığı iddiasını yanıtladı. “3-5 tane ağacın kesildiğini” söyleyen Eroğlu, kesilen her bir ağacın yerine 20 ağaç dikmeye hazır olduklarını, Yassıada’nın Demokrasi Adası olacağını söyledi.
Gazetecilerin Yassıada’da devam eden Demokrasi Adası çalışmaları sırasında ağaçların kesildiği yönündeki sorusunu cevaplandıran Bakan Eroğlu, şunları söyledi:
“Aydın’da bir şehir ormanı katledildi, ona sesinizi çıkarmıyorsunuz. Orada kesilen 3-5 tane ağaç ama orası Demokrasi Adası olacak. Bakın biz İstanbul’u dünyanın kongre merkezi geline getirmek istiyoruz. Orası bir kongre merkezi olacak, gerçekten de ihtiyaç var. İstanbul’a eskiden kimse gelmiyordu. Haliç’in kokusundan, susuzluktan kimse gelmiyordu ama şu an İstanbul, dünyada görülmesi arzulanan ilk beş yer arasına girdi. Ben kestiklerini falan duymadım ama bir ağaç keserlerse, 20 ağaç dikeriz. Bunun sözünü veriyorum. 18 milyon fidan dikerek, İstanbul’u yemyeşil yaptık. Biz de bir ağaç kesmişsek, yerine 5 ağaç dikme mecburiyeti var. Eski ve yeni fotoğraflara bir bakın. Merak etmeyin, bizde rant falan yok. Rant olsaydı, zaten bunlar yapılamazdı. Bakın bunu net olarak söylüyorum, rant eski Türkiye’de vardı. Eski Türkiye’de faiz lobisinin rantı vardı. Toplanan vergilerin yüzde 86’sı faiz olarak ödeniyordu. Yılda 60 milyar lira faiz lobisine gidiyordu. İhale lobisi ve ilaç lobisinin rantlarını kestik. Şimdi rant değil, hizmet var. Bizde rant yoktur.”
Yassıada ve Sivriada’nın inşaat yapımını üstlenen MESA Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, şunları söyledi: “Adanın yüzde 60-70’i maki, ağaç değil. Az sayıda çam ağacı vardı, onlar da kaldı. Ada 100 bin metrekare, 50-60 bin metrekare inşaat yapılıyor. Kesilenlerin yerine büyümüş gelişmiş, 5-6 metre çam ağaçları dikilecek.
Ağaç sayısı kesilenin en az 3 katı olacak. Askeriyeye ait, tarihi değeri olmayan luzumsuz binaların yerine de ağaçlar dikilecek. 1 yıl daha bozkır görünecek ama sonra geçmiştekinden daha yeşil olacak. Öyle beş yıldızlı oteller falan da olmayacak. Devlet büyüklerinin ağırlandığı; bongolov gibi iki katlı binalar, kongre merkezi yapıyoruz. Genişletme yok. Ufak bir iskele bağlantısı var. Mevcut alan üzerine oturuyoruz. Burası 97-98 bin metrekare. Hangi ekoloji bozulacak? Ben de mimarım. Bize bakanlığın verdiği bir proje var ve onu uyguluyoruz.”
İnşaatın yürütücülerine göre proje bittiğinde ada ‘eskisinden daha yeşil’ olacak.
Yassıada ve Sivriada’nın yapım işini üstlenen ve 30 yıl süreyle işletecek olan TOBB Gümrük ve Turizm İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Arif Parmaksız Turizm Bakanlığının projesini uyguladıklarını belirterek, “Orası orman değil, maki; kestiğimiz 5 ağaç. Yeni peyzaj planına göre adayı tamamen yeşil alana döndüreceğiz. Kesilen ağaçların yerine üç kat fazla sayıda ağaç dikeceğiz” dedi. 14 Mayıs 2015’te temel atma törenine katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Yassıada’nın İstanbul’un Camp David’i olacağını belirterek, “Yassıada’yı arabuluculuk görüşmelerinin yapıldığı barış adasına; müze ve kongre merkezine dönüştüreceğiz. Yeşil alan kesinlikle bugünkünden fazla olacak” demişti.
Adalar Savunması’ndan Ömer Süvari ise şöyle konuştu: “2012’den beri bunların olmaması için çok uğraştık ama karşımızda bizi dinleyecek kimseyi bulamadık. Daha ağır sonuçlarla karşılaşacağız. Çünkü Yassıada ve Sivriada, Marmara Denizi ve İstanbul’un doğal yaşamı; nesli tükenen balık ve kuş türleri için çok önemli. Marmara’da mercan, sinerit, karagöz gibi türler sadece bu iki adanın açıklarında kaldı. Onlar da bitecek. Yassıada’da mercan yataklarının üzerine beton döktüler, dinamit kullandılar. İskele, liman yaptılar, adayı genişlettiler. İşin trajik tarafı yapılan inşaatlar kullanılamayacak. Adalar iklimi çok sert. 9-10 ay fırtına olduğu için ulaşım imkansız olacak.”