Dünyanın orijinal hâliyle günümüze kalmış en eski tapınağı Göbekli Tepe olduğunu artık dünyada bizde biliyoruz.
UNESCO tarafından Dünya Kültürel Miras Listesi’ne alınan bir yer burası ve çok eski. Düşünün,
Stonehenge’den 7 bin,
Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl daha eski.
Dünyanın en eski ve en büyük tapınma merkezi ve
büyük bir buluşma merkezi…
Burada çok önemli bir olay ise;
Göbekli Tepe’de gerçekleştirilen ritüeller Ön-Türk kamları tarafından gerçekleştirilmiş…
Dikili taşların üzerinde işlenmiş hayvan tasvirleri ve soyut sembollerin varlığıysa bir başka dikkat çekici husus. Boğa, yaban domuzu, tilki, turna, kelaynak ve yaban ördekleri, en sık görülen hayvan tasvirleri arasında yer alıyor. Taşların üzerine işlenen bu hayvan tasvirlerinin yanı sıra, üç boyutlu kabartma şeklinde yapılmış başka figürlerle de karşılaşılmış.
Bu nasıl mümkün olabilir diyoruz? Öyle ya o dönemde avcı toplayıcı yaşamlarında insanlar sadece avlanıp mağaralarda yaşamayı ve iç güdüsel üremeyi biliyorlardı. Nasıl olmuştu da bu dönem için beklenmedik bir düzeye ulaşmışlardı.
Çapı 30 metreye ulaşan oval planlı, sayısı 20’yi bulan yapılar! Altısı çıkarılmış, geri kalanları jeo-manyetik ve geo-radar yöntemleriyle yapılan ölçümler sonucunda belirlenmiş…
Neticeye bakıldığında Göbekli Tepe tapınaklarının yapılmasına, MÖ 9600’da başlanmış. Aşağı yukarı 12 bin yıl önce… Peki bu nasıl mümkün olabilir? Bilinmiyor.
Burası bir yerleşim merkezi de değil. Burası buluşma yeri. Öyle günlük yaşama yerleri ise hiç değil.
Biraz daha detaylandırdığımızda, etraf anıtsal yapılarla kaplı. Yuvarlak planlı yapılmış. Kuru, taş duvarlar ile sınırlanmış. Üç ana yüzey, altı doğrusal yapı serilerinden oluşmuş. Merkezinde iki tane serbest, boyu beş metreyi bulabilen kireçtaşından şekillendirilmiş T biçimli dikili taşlar var.
Dahası var, aynı formda, daha küçük boyutlu dikili taşlar
mevcut. Bunlar, yapı duvarlarının iç çeperlerine, merkez iki dikili taşa yönlendirilmiş olarak yerleştirilmiş.
Şimdi çok önemli bir konuyu dile getireceğim.
Dikili taşların üzerlerinde kabartma tekniğinde yapılanlar, üzerinde en çok durduğum konu. Nedir bunlar? Hayvan motifleri ve çeşitli soyut semboller.
Bunlar ne için yapılmış? Bir çeşit haberleşme için.
O dönemin sembolik dünyasını, hafızasını, mesajlarını zamanımıza kadar getiren bulgular…
Göbekli Tepe’de Şaman ayinleri mi yapıyormuş?
Bu kuvvetle muhtemel. Hayvan motiflerinin Şaman unsurları ile olan benzerliği burada şamanların ayin yaptığını gösteriyormuş.
Türk’lerin, Müslüman olmadan önceki dini inanışları Şamanizm olduğundan etli, kaya resimlerinin, tamgaların ve kurganların Türk kültürüne özgü unsurlar olduğunu da düşündüğümüzde buranın Türk’ler tarafından yapıldığına inanmamak mümkün değil.
Şamanizm’de her şamana özel erk hayvanı varmış.
Hayvanların, öteki dünyayla sezgisel ilişkileri olduğuna inanırlarmış. Tabi bununla da kalmazlarmış. Hayvanların eğitici, dost olduklarına da inanırlarmış. Onları birer kılavuz olarak görürlermiş.
Nazan Şara Şatana