20 Ağustos 2023’te, Lev Troçki’nin 1929-1933 yılları arasında Türkiye’de sürgünde geçirdiği dört yıl, İstanbul açıklarındaki Büyükada’da (Prinkipo) düzenlenecek bir etkinlikle anılacak. Troçki, Stalinist rejim tarafından Sovyetler Birliği’nden sınır dışı edilmesinin ardından Büyükada’da kalmıştı.
Etkinlik “Dünya Tarihinin Merkezindeki Ada: Troçki Büyükada’da” başlığını taşıyor. Başlıca konuşmacılar, Dünya Sosyalist Web Sitesi Uluslararası Yayın Kurulu Başkanı David North, Türkiye’deki Sosyalist Eşitlik Grubu’nun önde gelen üyelerinden Ulaş Ateşçi ve Lev Troçki suikastı üzerine kapsamlı yazılar kaleme alan WSWS Yayın Kurulu üyesi Eric London olacak. Tarih Vakfı Başkanı Profesör Doktor Mehmet Ö. Alkan etkinliğin moderatörlüğünü yapacak ve bir konuşmayla katkıda bulunacak.
Toplantı, Troçki’nin Temmuz 1933’te Büyükada’dan ve Türkiye’den ayrılışının doksanıncı ve Ağustos 1940’ta öldürülmesinin seksen üçüncü yıldönümüne denk geliyor.
Neredeyse yarım yüzyıldır uluslararası Troçkist harekette önde gelen bir rol oynayan David North, WSWS’ye yaptığı açıklamada, anma etkinliğinin tarihsel önemini vurguladı:
Lev Troçki’nin Büyükada’da geçirdiği dört yıl, hem kendi hayatının hem de yirminci yüzyıl tarihinin en önemli yılları arasındaydı. Şubat 1929’da, 1930’ların siyasi çalkantılarını hızlandıran dünya ekonomik krizinin patlak vermesinden birkaç ay önce Türkiye’ye geldi. Troçki, Almanya’da Hitler’in iktidara gelmesinden birkaç ay sonra, yani işçi sınıfının o güne kadar aldığı en ciddi yenilginin ardından Türkiye’den ayrıldı.
Büyükada’nın Avrupa ve Kuzey Amerika’nın büyük siyasi merkezlerinden uzaklığına rağmen, Troçki’nin dönemin önemli olaylarına ilişkin siyasi analizlerinin eşi benzeri yoktur. Hiç kimse Hitler’in Nazi hareketinin büyümesinin yarattığı tehlikeyi onun kadar net anlamamış ya da bunun hakkında onun kadar tutkuyla yazmamıştı. Troçki’nin uyarıları Almanya’daki kitlesel işçi sınıfı partileri tarafından dikkate alınmış olsaydı, dünya İkinci Dünya Savaşı felaketinden kurtulmuş olurdu.
North ayrıca, Troçki’nin çağdaş siyasi ve toplumsal olaylar hakkında üretken bir şekilde yazarken bile başka önemli eserler yazmayı başardığına dikkat çekiyordu:
Troçki, günün olaylarıyla yoğun bir şekilde ilgilenmesine rağmen otobiyografisi Hayatım ve Rus Devrimi’nin Tarihi’ni yazdı. Her iki eser de yirminci yüzyıl literatürünün başyapıtları olarak kabul edilmektedir.
Troçki’nin Büyükada’da yaşadığı köşklerden biri hâlâ mevcut ancak son derece bakımsız durumda. North, toplantının düzenlenmesinin bu evin tamamen restore edilmesinin önünü açması umudunu dile getirerek şunları belirtti: “Troçki’nin yaşadığı ev önemli bir tarihi yer. Burası aslına uygun bir şekilde restore edilmeli ve yirminci yüzyıl tarihinde, çalışmaları çağdaş dünya sosyalist hareketinin temeli olmaya devam eden anıtsal bir figürün yaşamının incelenmesi için bir merkez olarak hizmet etmelidir.”
Halka açık etkinlik, uluslararası ölçekte izlenebilmesi için canlı yayınlanacak. Etkinlikle ilgili ayrıntılar Dünya Sosyalist Web Sitesi’nde yayımlanacak.