Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Koordinatörü Prof. Dr. Sema Kultufan Turan, ‘tam kapanma …
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Koordinatörü Prof. Dr. Sema Kultufan Turan, ‘tam kapanma’ dönemi ile Covid-19 vaka sayılarında yaşanan düşüşün yoğun bakımlara da yansıdığını söyledi. Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Turan, aşılamanın da yoğun bakımlarda olumlu hissedildiğini, en son yaşanan 3’üncü pik döneminde aşılanan gruptaki yoğun bakım ihtiyacının yok denecek kadar az olduğunu belirtti. Aşılamanın pandemi zincirini kıracak en büyük silah olduğunun altını çizen Prof. Dr. Turan, aşı tedarikinin devam etmesi ile birlikte, özellikle aktif bir şekilde sahada çalışan genç nüfusun aşılanması gerektiğini söyledi. Turan, aktif bir aşılama stratejisi ve bireysel önlemler ile birlikte virüs ile mücadelenin daha başarılı bir şekilde ilerleyeceğini vurguladı.
“Kapanmanın olumlu etkilerini de şu an yaşıyoruz”
Tam kapanma dönemi sonrasında yoğun bakım doluluk oranlarının oldukça azaldığını ve bu durumun kendilerini çok mutlu ettiğini belirten Bilim Kurulu Üyesi Turan, “Genel vaka sayısına da paralel olarak 2 hafta önce yoğun bakım ihtiyacı olan insan sayısı oldukça fazlaydı. Ama tam kapanmanın da etkisi ve bireylerin önlemlere uyumu bizi çok olumlu etkiledi. Sağlık hizmet sunucuları olarak bizler, yoğun bakım ihtiyacı duyan hasta sayıları azaldığında tabiki çok rahatlatıcı bir durum oluyor. Ciddi anlamda yoğun bakım yatak ihtiyacı azaldı, yoğun bakım doluluk oranlarımız azaldı. Bu da hem hastalara hizmet açısından da olumlu etkiliyor. Bu kapanmanın olumlu etkilerini de şu an yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
“Aşının olumlu etkilerini bu üçüncü pikte yaşadık”
Aşının olumlu etkilerinin son yaşanan 3’üncü pikte oldukça hissedildiğini kaydeden Turan, “Aslında bu pandemideki en temel silahımızın aşılama olduğunu hepimiz biliyoruz. Aşının olumlu etkilerini bu üçüncü pikte yaşadık. Aşılanmış bireylerin yoğun bakım ihtiyacı hemen hemen yok denecek kadar azdı. Bu da çok önemli bir durum. Demek ki biz etkin bir aşılama sürecini yaşarsak, hastalarımızın hastalık şiddetinin hafifleyeceğini, daha çok bir gribal enfeksiyon gibi geçirebileceklerini görüyoruz. Ne hastaneye ne de yoğun bakıma ihtiyaçları olmayacak. Bu çok sevindirici, böylesine önemli bir silahın elimizde olması, bizim de etkin bir şekilde aşılamaya bütün önümüzdeki günlerde devam etmemiz gerekiyor. Aşıya karşı duyarlılığın hep yüksek olması gerekiyor. Bir yoğun bakım hocası olarak söylüyorum, aşılanmış bireylerin yoğun bakım ihtiyacının azaldığını net bir şekilde söylüyoruz. Beraberinde hastalık şiddeti açısından da daha hafif geçirdiklerini gözlemledik bu daha sevindirici” diye konuştu.
“Aktif iş hayatını devam ettiren genç grubun bir an önce aşılanması lazım”
Aşılamada tedarik sürecinin sürdürülebilir olması ile birlikte, hızla alt yaş gruplarına doğru hareket edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Turan, “Genç yaş grubu aslında bu 3’üncü pikte aşılanmış bireylerimiz çoğunlukla 65 yaş üzeriydi biliyorsunuz. 55’e kadar inmişti. O grubun çok yoğun bakım ihtiyacı olmadı, oldu ama daha az bir oranda. Eşlik eden komorbiditeleri, hastalıkları olanlar genelde yoğun bakım ihtiyacı duydu. Daha genç yaş grubu Covid’e yakaladığında ne yazık ki aşısız oldukları için çok ağır tablolar da seyredebildiler. Bu anlamda genç yaş grubunun da aşılama içerisinde rolü çok önemli. Toplumda dolaşan, yani aktif iş hayatını devam ettiren genç grubun bir an önce aşılanması lazım. Hem bu hastalıkla savaşları açısından, onları koruması açısında bu çok önemli. Biliyorsunuz BioNTech aşısının önümüzdeki günlerde uygun bir sayıda gelmesi aşıdaki süreci de olumlu etkileyecek. O yüzden genç, aktif çalışan, toplumda gezen bireylerin bir an önce aşılanmalarını sağlayacağız” açıklamasında bulundu.
“İnşallah çok sayıda aşı gelecek ve bu aşılar ile birlikte toplumumuz bir nebze nefes alacak”
Kademeli normalleşme sürecinde rehavete kapılmaması gerektiğinin altını çizen Turan, “Budan sonraki tavsiyelerimiz şöyle, biz bireysel önlemlerimize devam edelim. Çünkü bu pandemide tek bir ülkenin pandemiyi sonlandırması mümkün değil. Tüm dünyada azalması gerekiyor, o yüzden bireysel önlemler bir süre daha devam edecek. Ama kapanmalar gibi daha şiddetli kararlar almaya, aşılama sürecini doğru yönetirsek gerek kalmayabilir. O yüzden biz aşı konusunda ısrarımıza devam ediyoruz. İnşallah çok sayıda aşı gelecek ve bu aşılar ile birlikte toplumumuz bir nebze nefes alacak. Önümüzdeki günler çok değerli inşallah bundan daha fazla bir kısıtlama gerekmeyecek” dedi.