Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden, Fenerbahçe’nin “Ordinaryüs” lakaplı efsanesi Lefter Küçükandonyadis, Netflix’te yayımlanan “Lefter: Bir Ordinaryüs Hikâyesi” adlı yapımla birlikte yeniden gündeme geldi. Film, geniş bir izleyici kitlesine ulaşırken, dramatik anlatımın etkisiyle Lefter’in özel hayatına dair bazı sorular ve yanlış algılar da kamuoyunda tartışılmaya başlandı. Güvenilir biyografik kaynaklar ve aileye yakın anlatımlar ışığında, bu konuda bazı hususların netleştirilmesi önem taşıyor.
Öncelikle filmde yer alan ve “Meri” karakteri üzerinden kurgulanan, Lefter’in İtalya yıllarında yaşadığı iddia edilen gizli bir ilişki ve bu ilişkiden doğduğu öne sürülen bir çocuk anlatısı, tarihsel ve biyografik gerçeklere dayanmıyor. Lefter Küçükandonyadis’in yayımlanmış biyografilerinde, resmi kayıtlarda ya da ailesi ve yakın çevresinin aktardığı anlatılarda bu yönde herhangi bir bilgi bulunmuyor. Söz konusu hikâye, filmin dramatik anlatımını güçlendirmek amacıyla oluşturulmuş kurgusal bir unsur olarak değerlendiriliyor.
Lefter Küçükandonyadis, 1947 yılında Büyükada’dan çocukluk arkadaşı Koço Kasapoğlu’nun kız kardeşi Stavrini Küçükandonyadis ile evlendi. Bu evlilik tam 65 yıl sürdü ve Lefter’in hayatındaki en güçlü dayanaklardan biri oldu. Çiftin üç çocuğu dünyaya geldi: oğlu Lefter Küçükandonyadis Jr. ile kızları Rula Katmer ve Aliki Balkan. Aile, her zaman göz önünde olmaktan uzak, mütevazı ve birbirine bağlı bir yaşam sürmeyi tercih etti. Lefter’in özel hayatı, spor camiasında sadakati ve aile değerlerine verdiği önemle anıldı.
Stavrini Küçükandonyadis, 3 Ekim 2020 tarihinde, 87 yaşında, Büyükada’daki evlerinde hayatını kaybetti. Cenazesi, Büyükada Aya Dimitrios Kilisesi’nde düzenlenen törenin ardından aile kabristanına defnedildi. Bu kayıp, yalnızca ailesinde değil, Lefter’i yakından tanıyan spor dünyasında da derin bir üzüntü yarattı.
Lefter’in uzun yıllar yaşadığı Büyükada’daki mütevazı evi, Lalahatun Caddesi üzerinde bir apartmanın zemin katında yer alıyordu. Söz konusu konutun 2022 yılında satışa çıkarıldığı biliniyor. Güncel durumda evin özel mülkiyette olduğu ve yeni sahipleri tarafından kullanıldığı ifade ediliyor; ancak bu konuda kamuoyuna yansıyan ayrıntılı bir bilgi bulunmuyor.
Futbolculuk kariyerini 1964 yılında noktalayan Lefter Küçükandonyadis, meslek hayatını antrenörlükle sürdürdü. Yunanistan’da Egaleo, Güney Afrika’da Supersport United gibi kulüplerin yanı sıra Türkiye’de Samsunspor, Orduspor, Mersin İdman Yurdu ve Boluspor’da görev yaptı. Bir dönem spor yazarlığı da yapan Lefter, futbol emekliliği ve antrenörlük gelirleriyle sade bir yaşam sürdü; büyük bir maddi servet edinmekten ziyade, Büyükada’da sakin ve onurlu bir hayatı tercih etti.
Lefter’in çocukları ve torunları ise kamuoyunda görünür olmamayı seçiyor. Aile, Lefter Küçükandonyadis’in mirasını yüksek sesle değil, sessiz bir saygı ve sadelik içinde yaşatmayı sürdürüyor.
Lefter Küçükandonyadis, yalnızca sahadaki üstün yeteneğiyle değil; centilmenliği, mütevazılığı ve birleştirici kişiliğiyle de Türk spor tarihinde özel bir yere sahip. Onun yaşam öyküsü, bugün hâlâ futbolseverler için ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Bu çerçevede, merak edilen konuların gerçekler temelinde ele alınması, hem Lefter’in hatırasına hem de kamuoyunun doğru bilgilendirilmesine katkı sağlıyor.
⸻
Haluk Direskeneli
