Adalar’da Adalar Belediyesi’yle iş yapan Simge İnşaat LDT.ŞTİ firmasıyla Adalar Belediyesinin arasındaki alacak verecek işi daha uzun bir zaman adaları ve adliyeleri meşgul edecek gibi görünüyor.
Hatırlanacağı üzere, firma alacaklarını almak için çeşitli zeminlerde anlaşmaya çalışmış, anlaşma olmayınca Adalar Belediyesi’nden icra yolu ile tahsilat yapmak istemiş ve belediyeye haciz işlemi uygulamış, esnafa 89/1 yöntemiyle icra göndermiş ve süreç tarafımızdan takip edilerek haber yapılmıştı.
Ulusal medyada da yayınlanan ve Türkiye’nin hukuk sitelerinde ders olarak verilen haberimizden sonra, taraflar çeşitli zeminlerde bir araya gelip anlaşmaya çalışmış ancak bir ilerleme kaydedilememişti.
Gazetemizin yeni ulaştığı ve aşağıda yayınladığı evraklarda Adalar Belediyesi Mali Hizmetler Müdürü Hacer Özdemir’in, Simge İnşaat LTD.ŞTİ firmasına ait iki farklı değişik kararda imzasının olması dikkat çekiyor. Bu evraklardan birisi doğru ise, diğeri yanlış olduğu anlaşılıyor. Kamu hizmetlerinde yapılan resmi evraklarda sahtecilik suçlaması ile karşı karşıya gelinebilecek vahim bir durum.
Yayınladığımız belgelerden, hangisi gerçek,
Mali Hizmetler Müdürü Hacer Özdemir’in 30/04/2013 yılında yazdırılan rapor doğru ise 30/11/2016 tarihinde yazdığı rapor doğru değil. Yada 2016 yılındaki rapor doğru ise 2013 yılındaki rapor yanlış. Ne oldu da firmaya ait iki farklı rapor yazıldı. Akıllara şu geliyor; O zamanlar firma ile ilişkiler her bakımdan iyi! Sonra her ne olduysa aralar bozuldu!
Çelişkiler yumağı bir durum. Yayınladığımız belgelerden Hangisi doğru? Resmi kurumlarda ısmarlama raporlar çıkartılması ve rapora göre kişilerin hak edilmiş alacakları üzerinde çirkin oyunlar oynanmasının, adliye hesaplaşmaları olacağı muhakkak.
Peki ne oldu da resmi bir kurum olan Adalar Belediyesi’nde iki ayrı rapor düzenleniyor. Öyle ucuz bir rapor da değil. İnsanların hayatını etkileyecek ve karartabilecek bir rapor. Bu çelişkili belgeler arasındaki değerlendirmeyi, anlatmaya çalışacağız.
Gelelim aldığımız bilgiler dahilinde iki farklı belgenin hazırlanma hikayesine,
30/10/2012 yılı, çöp toplama temizlik işinde çalışan, Simge İnşaat LTD.ŞTİ firması, dönemin belediye başkanı Mustafa Farsakoğlu ile bir takım anlaşmazlıklara düşüp “Ben artık belediyenizde çalışmam beni yeteri kadar borçlandırdınız, uçan kuşa borç yaptım, bankalardan temlik karşılığı kredi kullandırdınız, hesapta siz ödeyecektiniz, faizlerini bile bana ödettiniz, nerede ise tamamını bana ödeteceksiniz, borcum katlandı, ihalesiz dönemlerinizde de zorla 9 ay çalıştırdınız, çalışmaların üstüne yattınız, parasını ödemediniz, artık çalışmıyorum,” deyip, arkasından belediyeye icra gönderince, ipler kopmuş.
Belediyeye icra gönderen, Simge LTD.ŞTİ firmasına köpüren dönemin belediye başkanı Dr.M.Farsakoğlu, firmaya kamu kurumu ile savaş mı ilan ediyorsun, savaş öyle yapılmaz böyle yapılır deyip en kolay suçlama usulü olan kamu zararı, ihaleye fesat davalarına zemin için kadrolu müfettişi Naciye Kaya’ya talimat vererek firmanın dosyalarını incele ve bana öyle bir rapor hazırla ki firmanın alacaklarını sıfırla dediği iddialar arasında. Burada altı çizilmesi gereken olay ise, müteahhitle aralar bozulunca kasıtlı araştırma yapması. Yani müteahhit bir yolsuzluk yapmış ise aralar bozulmasa ve bir kanunsuzluk varsa ortaya çıkmayacak. Aynı şimdi ki belediye başkanı Atilla Aytaç’ın yaptığı gibi. Geceleri müteahhit firma ile balık ye, rakı iç ödeme planı hazırla anlaşamayınca, imdat müteahhit bizi soymuş, adliye, savcılık, hakimler, yakalayın Kamu Zararı var…
Emrine direk bağlı olan müfettişinin, belgelerinden anladığımız kadarıyla böyle bir rapor hazırlayacak bilgisi olmadığını, dönemin belediye başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu’nun, ayrıca Kamu Zararı Tespit Komisyonu kurdurduğundan anlaşılıyor. Müfettiş, anladığımız kadarıyla sağdan soldan toplama bilgiler ile hazırladığı raporu dönemin belediye başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu’na teslim ettiği, başkan Farsakoğlu hukukçu olması sebebiyle rapora bakar bakmaz yetersiz olduğunu anlayıp belgeyi kuvvetlendirmek için Kamu Zararı Tespit Komisyonu kurdurduğu, başına da 01/04/2013 tarihinde Hacer Özdemir’i getirdiği görülüyor.
Mali Hizmetler Müdürü Hacer Özdemir, böyle bir tespit yapılmasının mümkün olmadığını anlıyor. Bu bina değil ki çatı yapacakken yapmadı diye tespit yapalım yada 10 metre cephesi olacaktı ölçtük baktık 9 mt yapmışsın deyip fark olan 1 mt ‘yi Kamu Zararı diyelim…
Hizmet işinde, geriye dönük tespit yapmak mümkün değil, kamu zararı da kağıt üzerindeki mevcut belgelerden gözükmüyor diye Komisyon Başkanı olarak rapor veriyor.( 30/04/2013 tarihinde) Ayrıca “denetim memurlarının bir tespiti de yok sözleşmeye göre, cezalar kısmında kesilmesini gerektirecek bir işlemde yoktur dolayısıyla kamu zararı tespit edilememiştir”, diye de raporuna yazıyor.
Mali Hizmetler Müdürü Hacer Özdemir, bu raporun ardından belli bir süre sonra dönemin belediye başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu tarafından müdürlükteki liyakatı, performansı yeterli olmadığı gerekçesi ile (Raporu başkanın istediği şekilde hazırlamadığı için olsa gerek) görevden alınıyor.
Şimdiki belediye başkanı Atilla Aytaç geldikten bir süre sonra onu tekrar müdürlük makamına koyunca bir süre sonra Aytaç’ın benzer talimatı gelince bu sefer tarih tekerrürden ibarettir deyip aynı hataya düşmüyor ve kamu zararı raporunu çıkartıp koyuyor önüne. (30/11/2016 tarihinde)
Peki, kamu zararı vardı da neden Simge İnşaat LDT.ŞTİ’nin sahibi ile Fenerbahçe sosyal tesislerinde, aralarında Adalar Belediye Başkanı Atilla Aytaç, Adalar Belediye Başkan yardımcısı Mahmut Yerlikaya, Adalar’da bilirkişilik yapan bir şahıs ve firmanın sahibiyle beraber balık yiyip, rakı içip borçların ne şekilde ödeneceğinin pazarlıkları yapıp bunu da aşağıda yayınladığımız belgeye döktünüz? Firma, yapılan teklifleri kabul etmeyince mi, kamu zararı yapıldığı anlaşıldı.
İşte hikayenin en şaşırtıcı tarafı bu tezatlar. Bu tezatlarla dolu süreç savcılık/mahkeme bölümünde pek tabi ortaya çıkacak.
Mahkeme müteahhit lehine sonuçlandığında firmanın bu belgeler ile yüklü bir tazminat isteme hakkı da doğacağı gibi, firmanın da alacağını arttırmaktan başka bir işe yaramayacak aşikar gözüküyor.
Atanmış müdürler, kenarda memur olarak çalıştırılıp, sus payı olarak müdürlük maaşı verilirken, teknikerler ile sonradan sözleşmeli memur yapılan devlet tecrübesi bulunmayan memurlar müdür yapılırsa işte böyle sorunlar her zaman karşımıza çıkacak gibi görünüyor. Tabi bunun yükü adalılar olarak bizlerin sırtına binecek. Düşünün 5-6 milyon liraya anlaştıkları ama parasını ödemedikleri müteahhittin geçen yılllar sonunda alacağı 20 milyona çıkmış durumda. Mahkemeler müteahhittin lehine sonuçlandığında bu fark adalıların cebinden çıkacak.
Adalar Belediye Başkanı Atilla Aytaç’a soruyoruz
Fenerbahçe Sosyal Tesislerin de yanınızda Adalar Belediye Başkan yardımcısı Mahmut Yerlikaya, Adalar’da bilirkişilik yapan bir şahıs ve firma sahibi ile yediğiniz yemekte firmaya 11.000.000 Milyon teklif edip daha sonra neden kamu zararı var diye firmayı mahkemeye verdiniz? Firma ile anlaşamadığınıza göre firmadan başka talepleriniz oldu mu?
Yoksa, zaten firma ile görüşmelerinizi sağa, sola, ona, buna, ben firma ile anlaşmaya çalışıyorum işte görüyorsunuz ama o anlaşmaya yanaşmıyor ben ne yapayım deyip firma illaki faizleri de istiyor faizler bize kamu zararı yarattınız diye zimmet olarak bize geri döner bize zimmet olacağına firmaya kamu zararı ile itham ederiz 2 sene yargısı sürer beni de zaten bu icraatlarım ortadayken bir daha aday göstermezler bende çeker giderim bir firmadan alıp vermeyi taahhüt ettiğiniz parayı firmaya vermektense örtülü olarak kullanırım diye mi düşündünüz?
Yukarıda yayınladığımız ödeme planı olan belge sizin tarafınızdan mı yazıldı. Belge üstündeki yazılar size mi aittir?
Eğer size ait ise “Belediye” yazısını anladık. Belediyenizden müteahhitte olan borcunuzu tarihlere yayarak ödeme planı yapmışsınız. Ancak sol taraftaki “B” yazısını anlamadık bu B nedir?
Bu B şahıs mıdır? Yoksa bir firma mıdır?
Belgeden anladığımız kadarıyla “B” size 3 Milyon peşin 2 Milyon da tarihlere yaydığınız gibi toplam 5 Milyon (beşmilyon) verecekmiş. Sizde alacağınız bu rakamı belediyenizden üstüne katacağınız 6 Milyon (altımilyon), toplam 11.000.000 (onbirmilyon) olarak borçlu olduğunuz firmaya vermeyi taahhüt ediyorsunuz. Peki “B”, firma veya şahıs bu rakamı size neden vermeyi kabul ediyor?
Bu firma veya şahıs, borçlu olduğunuz firmaya bu kadar para vermeyi kabul ediyorsa belediyeye yada şahsınıza bir para vermeyi taahhüt etimi yada verdi mi?
Her sene düzenli mal beyanı yapıyor musunuz? Başkan olduğunuzdan beridir mal ve para artışınız oldu mu? Oldu ise, bildiğiniz üzere mevcut mal beyanınıza ek yapmanız kanuni zorunluluktur. Yaptınız mı, bizlerle paylaşır mısınız?
Şükrü Abanoz