Adalar Belediyesi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetiminde geçen 15 yılın ardından şimdi “Mimofest” ile gündemde. Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat, “Adalar’ın doğa mirası mimozasını korumak, bilinçle geleceğe taşımak ve tahribata yol açan kesimlere karşı farkındalık yaratmak” amacıyla düzenledikleri Adalar Mimoza Festivali’ne vatandaşları davet etti. Ancak bu davet, beraberinde ciddi soru işaretlerini de getirdi: 15 yıldır Adalar’da iktidarda olan CHP, gerçekten doğayı koruma adına ne yaptı? Kaç fidan dikti?
Adalar, son 15 yılda CHP’li belediye yönetimleri tarafından idare ediliyor. Bu süreçte Belediye Başkanlığı koltuğunda sırasıyla Mustafa Farsakoğlu (2009-2014), Atilla Aytaç (2014-2019), Erdem Gül (2019-2024) ve bir senedir Ali Ercan Akpolat oturuyor. Akpolat, CHP’nin her kademesinde görev almış bir isim: Adalar CHP İlçe Başkanlığı, Belediye Başkan Yardımcılığı, İstanbul İl Başkan Yardımcılığı ve daha fazlası. Ancak tüm bu görevler süresince, “Elinize bir fidan alıp toprağa diktiniz mi?” sorusu yanıtsız kalıyor. Eleştiriler, “Bir mimoza fidanı, hatta herhangi bir fidan dikmeyen Adalar Belediyesi’nin şimdi mimoza festivali düzenlemesi samimiyetsizlik değil de nedir?” yönünde.
Son beş yılda Adalar, üç büyük yangınla sarsıldı. Bu felaketlerin ardından bölgedeki ağaç varlığı ciddi şekilde zarar gördü. Peki, CHP’li belediye bu süreçte kaç fidan dikti, kaç ağacı kurtardı? İddialara göre, bırakın yeni fidan dikmeyi, mevcut ağaçlar bile “budama” adı altında katlediliyor. Kınalıada’daki taş ocakları ve üzerine yapılacak spor kompleksi projesi için sökülen kale direkleri, doğanın çöplüğe dönüştürüldüğü eleştirilerini beraberinde getiriyor. Üstelik, Mustafa Farsakoğlu ve yardımcısı Ali Ercan Akpolat döneminde adalara akülü araçların sokulmasıyla taşıt trafiği artmış, bu da doğaya verilen zararı büyütmüş.
Eleştiriler sadece doğayla sınırlı değil. Adalar Belediyesi’nin son 15 yılda altyapı, sanat, kültür, yaşam kalitesi veya sosyal projeler adına kayda değer bir yatırım yapmadığı öne sürülüyor. “Bir tane kaldırım, bir tane yol, bir tane anlamlı proje yok” diyen vatandaşlar, belediyenin halkın vergileriyle toplanan bütçesini konserlere ve etkinliklere harcadığını iddia ediyor. Emeklilerin tazminatlarının ödenmemesi, işçilere yapılan taksitli ödemelerin zamanında gerçekleşmemesi de tepkileri artırıyor. “Bu belediye halkın mı, yoksa Ali Baba’nın çiftliği mi?” sorusu, halk arasında sıkça dillendiriliyor.
Adalar Belediyesi’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bir protokol ile teslim edilmesi de tartışmayı başka bir boyuta taşıyor. İBB’nin son dönemde halka hizmetten çok Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı yolununa odaklandığı yorumları, Adalar’daki yönetim zafiyetini daha da görünür kılıyor. Belediyenin kurumsal kimliğinin ayaklar altına alındığı, halkın parasının çarçur edildiği eleştirileri yükseliyor.
Ali Ercan Akpolat’a yöneltilen sorular net: “Ne için geldin, ne yapıyorsun, nereye gidiyorsun?” 15 yıllık CHP yönetimi boyunca Adalar’a dikilen fidan sayısından tutun, halka sunulan hizmetlere kadar her şey sorgulanıyor. “Bu sadece beceriksizlik mi, yoksa altında yolsuzluk, çıkar ilişkileri ve şaibe mi var?” iddiaları da cabası. Vatandaşlar, “Halka hesap vermeyen, tabiata saygı duymayan bir yönetimin insana değer vermesi mümkün mü?” diyerek tepkisini ortaya koyuyor.
Adalar’da Mimoza Festivali düzenlemek güzel bir adım olabilir. Ancak içi boş etkinlikler yerine, somut adımlar atılmadığı sürece bu tür projeler samimiyet testinden geçemiyor. CHP’li Adalar Belediyesi’nin 15 yıllık karnesi halkın terazisinde: Kaç fidan diktiniz, neyi başardınız? Cevap bekleniyor.
Mimoza festivali bütçesi nedir?
Oluşturulacak bütçenin kaynağı kimdir?
Festivalin bileşenleri arasında Ada vakfı var mıdır?
Tüm harcamalar şeffaf olacak mıdır?