Büyükada, İstanbul’un Prens Adaları’nın en büyüğü ve en çok ziyaret edilenidir. Adanın zengin tarihi ve doğal güzellikleri arasında, dikkat çekici bir yapı olan Taş Mektep yer almaktadır. Bu çalışma, Büyükada Taş Mektep’in tarihini, mimari özelliklerini, tarihi önemini ve günümüzdeki durumunu incelemektedir.
Büyükada Taş Mektep’in kesin inşa tarihi bilinmemekle birlikte, 19. yüzyılın ikinci yarısında inşa edildiği tahmin edilmektedir. Yapının mimarı da bilinmemektedir. Taş Mektep, adını yapımında kullanılan taş malzemeden almıştır. Bina, dönemin mimari özelliklerini yansıtan, iki katlı ve dikdörtgen planlı bir yapıdır. Taş Mektep, farklı mimari stiller ve tarihi dönemlerin izlerini taşıyan bir “palimpsest” örneğidir. Toplam inşaat alanı 895 metrekare, peyzaj alanı ise 2100 metrekaredir.
Büyükada Taş Mektep, eğimli bir arazi üzerine konumlanmıştır ve bu durum peyzaj tasarımını etkilemiştir. İstanbul Boğazı’nın etkileyici manzarasına sahip olan ön bahçe, eğime uyum sağlamak için teraslı hale getirilmiş ve etkinlikler için amfi tiyatro tarzı bir alan olarak tasarlanmıştır. Bahçenin kuzeyinde, okulun müsamere salonu olarak kullanılmak üzere genişletilmiş ek bir yapı bulunmaktadır. Ayrıca, bahçe içerisinde üç odası, banyosu, tuvaleti ve mutfağı olan özgün istinat duvarı kullanılarak inşa edilmiş müstakil bir yapı da yer almaktadır. Dış cephesi taştan yapılmış olan binanın iç mekanlarında ise ahşap tavan kaplamaları, siyah sac ve siyah ahşap mobilyalar, güçlendirilmiş dokulu sıva, mermer döşeme ve mikro beton zeminler kullanılmıştır.
Dönem | İşlev |
---|---|
1899 öncesi | Patrik Sofranios’un Köşkü |
1922-1924 | Köprülü Mehmed Paşa Numune Mektebi (Büyükada’nın ilk resmi Türk okulu) |
1924-1967 | Büyükada İlkokulu |
1967-1978 | Büyükada Ortaokulu |
1978-2021 | Kullanılmayan ve harap durumdaki bina |
2023-günümüz | Sergi salonu, kitap kafe, atölye ve etkinlik alanı |
Büyükada Taş Mektep, 19. yüzyılın sonlarında Patrik Sofranios’un köşkü olarak inşa edilmiştir. 1922 yılında İstanbul Şehremaneti tarafından satın alınarak Büyükada’nın ilk resmi Türk okulu olarak hizmet vermeye başlamıştır. “Köprülü Mehmed Paşa Numune Mektebi” adını alan okul, 1924-25 yıllarında Büyükada İlkokulu olarak isim değiştirmiştir. 1967 yılında ilkokulun yeni binasına taşınmasıyla birlikte Taş Mektep, Büyükada Ortaokulu olarak kullanılmaya başlanmıştır. Okul, 1978-79 yılında yangın tehlikesi nedeniyle boşaltılmıştır. Uzun yıllar boyunca kullanılmayan ve harap durumdaki bina, 2021 yılında İBB Miras tarafından restore edilerek günümüzde sergi salonu, kitap kafe, atölye ve etkinlik alanlarıyla kamusal kullanıma açılmıştır.
Büyükada Taş Mektep, İBB Miras tarafından gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları sonucunda eski ihtişamına kavuşturulmuştur. Restorasyon projesinde Novos Mimarlık görev almış, tasarım ekibinde Hande Ciğerli ve Mert Üçer yer almıştır. Ana yüklenici ise HB Restorasyon’dur. Restorasyon sürecinde binanın özgün mimari özellikleri korunmuş ve yapı günümüz ihtiyaçlarına uygun olarak yeniden işlevlendirilmiştir. Taş Mektep’in restorasyonu, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’ndan da kaynak sağlanmasıyla mümkün olmuştur. Ancak, restorasyon süreci siyasi çekişmeler nedeniyle bazı zorluklarla karşılaşmıştır.
Taş Mektep, günümüzde İstanbul’un kültür sanat hayatına katkı sağlayan önemli bir merkez haline gelmiştir. Bina, farklı işlevlere sahip çeşitli alanlardan oluşmaktadır:
Ziyaretçi Bilgileri
Restorasyon ekibi, binanın en küçük detaylarına bile özen göstermiştir. Örneğin, bahçedeki eski bir erik ağacı korunmuştur. Bu, Taş Mektep’in tarihine ve mirasına verilen önemi göstermektedir.
Büyükada Taş Mektep, İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. 19. yüzyıldan günümüze ulaşan bu yapı, farklı dönemlerde okul, kültür merkezi ve sergi salonu olarak hizmet vermiştir. İBB Miras tarafından gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları sonucunda Taş Mektep, eski ihtişamına kavuşturulmuş ve İstanbul’un kültür sanat hayatına kazandırılmıştır. Günümüzde sergi salonu, kitap kafe, atölye ve etkinlik alanlarıyla hizmet veren Taş Mektep, hem ada sakinleri hem de ziyaretçiler için önemli bir cazibe merkezi olmaya devam etmektedir.
Taş Mektep’in başarılı bir şekilde restore edilmesi, sadece tarihi bir yapının korunması değil, aynı zamanda topluluğa yeni bir yaşam alanı kazandırılması anlamına da gelmektedir. Binanın geçmişte okul olarak hizmet vermesi ve günümüzde kültür merkezi olarak kullanılması, Taş Mektep’in Büyükada’nın sosyal ve kültürel dokusunda her zaman önemli bir rol oynadığını göstermektedir. Taş Mektep, mimari özellikleri, tarihi geçmişi ve günümüzdeki işleviyle Büyükada’nın kültürel kimliğinin önemli bir parçasıdır ve gelecek nesillere aktarılması gereken değerli bir mirastır.