Büyükada’da dün akşam saatlerinde gökyüzüne bırakılan bir dilek feneri, rüzgarın da etkisiyle kontrolden çıkarak az adaha ormanlık alana düşüyordu. Şans eseri yangın çıkmadan olayın fark edilmesiyle büyük bir facianın eşiğinden dönülürken, olay masum bir kutlama aracının nasıl bir felaket potansiyeli taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi.
İSTANBUL – Prens Adaları’nın gözbebeği Büyükada, dün gece korku dolu anlara sahne oldu. Bir grup tarafından kutlama amacıyla gökyüzüne bırakılan ve “ateş balonu” olarak da bilinen dilek feneri, bir süre gökyüzünde süzüldükten sonra rüzgarın azizliğine uğrayarak adanın yeşil dokusunun kalbine, ormanlık alana doğru sürüklendi. Şans eser yangın çıkmadan ateş balonu söndü. Ancak bu olay, özellikle yaz aylarında artan orman yangını riskini yeniden gündeme getirdi.
Genellikle düğün, doğum günü gibi özel anları taçlandırmak için kullanılan dilek fenerleri, içlerindeki açık alevle gökyüzüne yükselen küçük birer sıcak hava balonu. Ancak bu estetik görüntü, ardında ciddi tehlikeler barındırıyor:
Yangın Riski: Kontrolsüz bir şekilde havada süzülen fenerler, içlerindeki alev tamamen sönmeden karaya indiklerinde kuru otları, ağaçları ve hatta binaların çatılarını kolayca tutuşturabilir. Büyükada’da yaşanan olay, bu riskin ne kadar gerçek olduğunu kanıtladı.
Çevre ve Yaban Hayatı Düşmanı: Fenerlerin iskeletinde kullanılan teller ve diğer kalıntılar, doğada yıllarca çözünmeden kalarak çevre kirliliğine yol açıyor. Bu teller, yaban hayvanları ve çiftlik hayvanları için de ölümcül bir tuzağa dönüşebiliyor. Hayvanlar bu parçalara takılabiliyor ya da yutarak ciddi şekilde yaralanabiliyor.
Hava Trafiği İçin Tehdit: Yüzlerce metre yükselebilen bu fenerler, alçak irtifada uçan uçaklar ve helikopterler için potansiyel bir çarpışma tehlikesi oluşturuyor.
Uzmanlar, dilek fenerlerinin Büyükada gibi orman varlığı yoğun olan bölgelerde kullanılmasının “felakete davetiye çıkarmak” anlamına geldiğini vurguluyor. Özellikle yaz aylarında kuruyan bitki örtüsü, en küçük bir kıvılcımla bile alev alabilir. Rüzgarın etkisiyle hızla yayılabilecek bir orman yangınının kontrol altına alınması ise son derece güçtür.
Türkiye’de dilek fenerlerinin satışına veya kullanımına yönelik genel bir ulusal yasak bulunmuyor. Ancak yerel yönetimler, yangın riskinin yüksek olduğu dönemlerde kendi idari sınırları içinde yasaklama yetkisine sahip. Örneğin, Denizli Valiliği 2014 yılında 1 Haziran – 31 Ekim tarihleri arasında orman yangını riskine karşı dilek feneri satışını ve kullanımını yasaklamıştı. Vatandaşların, bu tür ürünleri kullanmadan önce bulundukları il veya ilçedeki yerel yönetimlerin (belediye, kaymakamlık) güncel kararlarını mutlaka kontrol etmesi gerekiyor.
Yetkililer, Büyükada’da yaşanan olayın ardından vatandaşları bir kez daha uyararak, özel günlerini kutlarken yangın ve çevre felaketlerine yol açabilecek bu tür riskli yöntemlerden kaçınmalarını istedi. Kutlamalar için LED ışıklı balonlar veya yanıcı olmayan diğer süslemeler gibi güvenli ve çevre dostu alternatiflerin tercih edilmesi gerektiği vurgulandı.