Büyükada Maden Mahallesi’nde, üzerinde tarihi Kadınlar Manastırı kalıntılarının bulunduğu arkeolojik sit alanında devam eden inşaat çalışmaları, ada sakinlerinin ve kamuoyunun tepkisini çekmeye devam ediyor.
Adalar Belediyesi İmar Müdürlüğü tarafından yaklaşık bir ay önce durdurulan çalışmalara, hangi izinle yeniden başlandığı ise merak konusu oldu. Çalışma sahasında herhangi bir bilgilendirme tabelasının bulunmaması, sorumluların kim olduğunun belirlenmesini zorlaştırırken, kulislerde çarpıcı iddialar dolaşıyor. Duyumlara göre, inşaatın Adalar Belediyesi’nin bir meclis üyesinin taşeronluğunda yürütüldüğü öne sürülüyor. Peki, bu iddia doğru mu? Eğer doğruysa, söz konusu meclis üyesi kim?
Söz konusu bölge, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 13 Mart 2014 tarihli kararıyla “1. Derece Arkeolojik Sit” statüsünde koruma altına alınmış durumda. Bu statü, alanın arkeolojik açıdan yüksek derecede değerli olduğunu ve herhangi bir yapılaşma ya da müdahaleye karşı sıkı kurallarla korunması gerektiğini ifade ediyor. Hal böyleyken, alanda süren inşaat çalışmalarının yasal dayanağı sorgulanıyor. KUDEB (Kültürel Varlıkları Koruma ve Denetleme Birimi), Koruma Kurulu ve Vakıflar Müdürlüğü’nün bu çalışmalardan haberdar olup olmadığı ise henüz netlik kazanmadı. Uzmanlar, “1. Derece Arkeolojik Sit alanında inşaat yapılması mümkün değil, kimse buna izin veremez” diyerek çalışmaların kaçak olabileceği ihtimalini gündeme getiriyor.
Tartışmaların odağındaki bir diğer isim ise Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat. Kamuoyunda, “Bu çalışmalara el altından siz mi izin verdiniz?” sorusu yankılanıyor. Belediye yönetiminin, durdurulan bir inşaatın yeniden başlamasına nasıl göz yumduğu ve iddialara konu olan meclis üyesinin kimliği konusunda henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 13 Mart 2014’te aldığı karar, tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı. Sanat Tarihçi Sude Aşkın Saki tarafından hazırlanan ve Aynur Arıtar tarafından kontrol edilen raporda, alanın “1. Derece Arkeolojik Sit” statüsüyle koruma altına alındığı açıkça belirtiliyor. Müze Araştırması ekibinin katkılarıyla desteklenen belgede, harita ve fotoğraflarla alanın sınırları ve doğal özellikleri detaylı bir şekilde ortaya konuyor. Yoğun bitki örtüsü, kaya oyukları ve tarihi kalıntılarla dolu bu bölge, hem arkeolojik hem de doğal miras açısından büyük bir öneme sahip.
Büyükada’daki tartışmalı alanın bir diğer önemli unsuru ise Kadınlar Manastırı, yani Kadılar Manastırı. 6. yüzyılda inşa edilen ve dönemin önemli figürlerinden Irene tarafından onarılmış olan bu tarihi yapı, Hazine’ye ait bir alan olarak envanterde yer alıyor. Ancak belgeler, manastırın 1920’lerden beri koruma altında olmasına rağmen geçen yıllar içinde harap olduğunu ve talan edildiğini gözler önüne seriyor. “1. Derece Arkeolojik Sit” statüsündeki bu alanın günümüzdeki inşaat çalışmalarıyla daha fazla zarar görmesi, kültürel mirasın korunması adına endişe yaratıyor.
Büyükada’daki arkeolojik sit alanında devam eden inşaat çalışmaları, hem yasal hem de etik açıdan ciddi soru işaretleri barındırıyor. Adalar Belediyesi, Koruma Kurulu ve ilgili kurumların bu konuda ne gibi adımlar atacağı, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor. Tarihi ve doğal mirasın korunması adına verilen mücadelede, gerçeklerin gün yüzüne çıkması için tüm gözler yetkili mercilerin yapacağı açıklamalara çevrilmiş durumda.