Dilimizde “kanıksamak” diye bir sözcük vardır.
Türk Dil Kurumu sözlüğünde “kanıksamak” sözcüğü “1. Çok tekrarlama sebebiyle etkilenmez olmak, alışmak: Kanıksamış ve alışmış olduğumu düşünmek bile istemiyorum. – A. Ağaoğlu. 2. Bıkkınlık getirmek, usanmak.” Olarak açıklanıyor.
İnsanlar huzuru ve güzellikleri bile kanıksıyorlar.
Teyzem, adına şarkılar yazılan Boğaziçi’nin bir semtindeki evini, her gün gördüğü deniz için “Aman, su akar, deli bakar” diyerek satıp, Bağdat Caddesi’nin arka sokaklarında bir ev almıştı. Ne hazin bir anlayış.
İşte kanıksamak bu. Büyükada’da yaşayanlarda, bu muhteşem huzur, ve güzellik ortamı içinde kötü görünüşleri kanıksamışlar galiba.
Büyükada Su Ürünleri Kooperatifini civarındaki yıkık dökük bina kalıntılarından söz ediyorum. Her gün önünden geçen adalılar ve yöneticiler kanıksamışlar ki bu bina kalıntıları uzun süredir duruyor. Bu kalıntılardan özellikle maden mahallesinde sokak aralarında çok var.
Bu binalara bir şey yapamayız, denilebilir. Ancak bu kalıntıların önü kontrplak , sunta vs. gibi bir ürünle kapatılabilir.
Sonrada sokak ressamlarına bir çağrı yapılır.
Sevgili sokak ressamları,
Sizin için Büyükada’da kocaman kocaman tualler yaptık.
Gelin kullanın. Büyükada’nın güzelliğine güzellik katın.
Sanatçılar sanatlarını göstermek isterler. Sunduğunuz yer, Büyükada.
Büyükada sanatla daha da güzelleşsin.
Rüknettin Kumkale
Büyükada – İstanbul