Büyükada’da geçen hafta gerçekleştirilen Huzur Toplantısında ilginç gelişmeler yaşandı!
Büyükada Anadolu Kulübü’nde gerçekleşen Huzur Toplantısı’nda Büyükada’da çobanlık yapan Mehmet Yılmaz şok iddialarda bulundu!
Büyükada’da koyun çobanlığı yaptığını söyleyen Yımaz: “Benim adım Mehmet Yılmaz. Üçüncü kuşak adalıyım. Koyun çobanıyım. Benim annemi zulüm ve işkenceyle öldürdüler. Tarihi eserlerimiz devlet yetkilileri tarafından yağmalanıyor. Bütün kıyılarımız gasp edildi. Piknik alanlarından bahsediyorsunuz. Kanunsuz kaçak yapılar yapıldı. Halkın piknik alanı kalmadı ki; Verdiniz kiraya, garibana piknik alanı yok. Her taraf paralı oldu” dedi.
Adalar İlçe Emniyet Müdürü Murat Bingöl ise: “Şimdi bu Beyefendi de söylediği gibi plajlar, ormanlık alanlar… Toplantının organizatörü benim. Emniyet müdürü olarak ben burada şunu istiyorum. Beyefendinin söylediği konuların birçoğu bizi ilgilendirmiyor. Şu anlamda da ilgilendirmiyor; Plajları vermişler, ben vermedim. Akülü araçları getirmişler, ben getirmedim. Faytonları bu pozisyondaki duruş halini ben yapmadım. Ben sadece burada adalılardan şunu istiyorum. Emniyet noktasında, asayiş noktasında buraya gelen insanlar rahat bir şekilde yürüyebiliyor mu? Rahat bir şekilde evinde yatabiliyor mu? Rahat bir şekilde karşıya gidebiliyor mu? Rahat bir şekilde gelebiliyor mu? Beni ilgilendiren noktası bu” dedi
Diğer konuların hep birlikte iki buçuk senedir çözmeye çalıştıklarını belirten Bingöl, konuların belli bir noktaya geldiğini İstanbul Büyükşehir Belediye seçimlerinin araya girmesi nedeniyle konunun uzadığını, kaldığı yerden devam edeceğini, burada asayiş ve güvenlik noktasında insanları dinlemek istediğini. bunun için burada olduğunu belirtti.
İçkili restaurantların kapanma saatlerine değinen Bingöl, herkesin kendine göre bir kapanma saati belirlediğini, saat 04.00’te kapatan, saat 03.00’te kapatan olduğunu ,saat 06.00’da kapatanın olduğunu, herkesin kendi isteği doğrultusunda iş yerini kapattığını söyledi. Belediyenin vermiş olduğu encümen kararlarının olduğunun altını çizen Bingöl, kapanma saatlerinin belli olduğunu, içkili restaurantların kapanma saatlerinin belli olduğunu, plajların kapanma saatlerinin belli olduğunu, büfelerin kapanma saatlerinin belli olduğunu belirterek, ” bu kapanma saatlerine herkes riayet edecek. Talimat verdim. Her yer saatine kapanacak. Tek tek kontrol edeceğim” dedi.
Büyükada’da çobanlık yapan Mehmet Yılmaz tekrar söz alarak şöyle konuştu: “biz Tepeköy de oturuyoruz. Annem çobanlık yapardı, babam çobanlık yaptı 1900 yıllardan beri. Demin müdürüm yanlış anladı. Biz müdürümüzü çok seviyoruz çok çalışkan bir adam. Anlatmak istediğim kanunsuz bir şekilde gasp edilmiş kıyılarımız, kanunsuz bir şekilde kapatılmış biz bunları şikayet ettiğimiz zaman karakola getirdik. O zaman döneminde geçmiş dönem adam yolu kapatmış, devletin yolu. Türkiye’nin sayılı zenginlerine beni şubeye şube dolaştırdılar. Yılmaz abi orada oturuyor o kurtardı beni. Biz senelerdir adada hayvancılık yaparız, koyun güderiz. Elimizdeki araziyi alabilmek için koyunu yasakladılar. Kağıt gönderdiler. Bununla ilgili kanunsuz geldiler. Kırdılar, yıktılar, döktüler. Belediye başkanı geldi Farsakoğlu. Oy verdik, dedik ki: ‘bizim sorunlarımız var. Birincisi köpek sorunu var. Yukarıda kuyu sorunumuz var. Deniz sorunumuz var’ Sorunlarımızı yazdık, bize Taahhütname verdi. Seçilene kadar. Seçildikten sonra tanımadı. Netice itibarıyla biz zulüm ve işkence uğradık. Adada birileri birkaç kişi racon kesiyor. Arabayı buraya koyma diyorlar. Adamın arabasını yaktılar yolun ortasında. Evini soydular, adam korkudan karakola gidemiyor. Şimdi benim elimdeki araziyi almak için 30 senedir uğraşıyorlar. Arazimi, tapulu arazimi ormana çevirmişler. Bize çık diye kağıt geldi. Bunun üzerine emekli maaşımızı kestiler. Borç çıkartmışlar. 3’e katlamışlar. Haberimiz yok karar almışlar. Belediyeden yıkım kararı geldi. Geldiler, yıktılar. Annemin tansiyonu düştü bayıldı. Hastaneye kaldırdık. Hayvanlarımı köpeklere yedirdiler, orman köpeklerini yedirdiler hayvanları mı.
Kaymakam Mustafa Ayhan: “Bu konunun öznesi kim anlayamadım. Kim bunlar?
Buradaki devlet yetkilileri, çalışanlar. Bugün parsel parsel adayı satanlar. Kaçak İnşaatları yol verenler. Devlet yetkilileri. Bugün de kanunsuz inşaat devam ediyor. Tarihi eserleri yağmalıyorlar. Yollardaki elektrik direklerini kestiler, kamyon kamyon götürdüler. Eski dönem Kaymakamlığa gittim şikayet etmeye bana s.ktir g.t dedi” dedi.
