Adalar, İstanbul’un karmaşasından kaçış noktası olarak, motorlu taşıt trafiğinden arındırılmış yapısıyla bisiklet ve yürüyüş tutkunları için adeta bir cennet köşesi olarak bilinir. Ancak bu pastoral tablo, özellikle yaz aylarında artan ziyaretçi yoğunluğuyla birlikte sıklaşan bisiklet kazaları ve ulaşım karmaşasıyla gölgelenmektedir. Yıllardır süregelen bu sorun, hem ada sakinlerinin hem de günübirlik ziyaretçilerin güvenliğini tehdit ederken, yerel yönetimleri ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni (İBB) kapsamlı yeni düzenlemeler yapmaya itmiştir. Deneyimsiz sürücülerin neden olduğu kazalar ve genel denetimsizlik, Adalar’ın bisikletle özdeşleşen kimliğine meydan okumaktadır. Bu durum, geçmişte de çeşitli önlemler alınmasına rağmen sorunun kronikleştiğini ve daha köklü çözümler gerektirdiğini göstermektedir; nitekim 2014 yılında yaşanan kazalar sonrası yapılan düzenlemelerin yetersiz kalması, günümüzde daha kapsamlı yeni kuralların getirilmesini zorunlu kılmıştır. Bu haber dosyasında, Adalar’daki bisiklet kazalarının boyutu, yeni kiralama şartları, elektrikli bisikletlere yönelik kısıtlamalar ve bu önlemlerin etkinliğine dair tartışmalar mercek altına alınmaktadır.
Adalar’da bisiklet kullanımı, keyifli bir aktivite olmanın ötesine geçerek ciddi bir güvenlik sorununa dönüşmüş durumdadır. Özellikle yaz aylarında nüfusun katlanarak arttığı Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’da, deneyimsiz sürücüler, dikkatsizlik, kiralık bisikletlerin bakımsızlığı ve adaların kendine has coğrafi yapısı (yokuşlar vb.) kazalara davetiye çıkarmaktadır. Son yıllarda bisiklet kazaları Adalar’da ciddi bir sorun haline gelmiş, Temmuz 2014’te Kınalıada’da yaşanan ve bir kişinin hayatını kaybettiği, bir kişinin de ağır yaralandığı bisiklet kazası bu tehlikeyi acı bir şekilde gözler önüne sermiştir. Bu ve benzeri kazaların artması, Kınalıada sakinlerini 3 Ağustos 2014’te bir bisiklet eylemi düzenleyip imza kampanyası başlatmaya kadar götürmüştür.
Sorun sadece geçmişle sınırlı kalmamış, yakın zamanda da Büyükada’da bir minibüsün bisikletliye çarparak hastanelik etmesi gibi vakalar basına yansımaya devam etmiştir. Hatta İstanbul Büyükada’da kara ambulanslarının yetişemediği noktalarda, bisikletli sağlık ekiplerinin acil vakalara ve bisiklet kazalarına müdahale etmesi, sorunun boyutunu ve alınan karşı önlemleri göstermektedir. Adalar’ın “araçsız” imajı, bu tür olaylarla sarsılmakta, zira bisikletler sadece yayalarla değil, faytonlar (geçmişte), çeşitli hizmet araçları ve giderek artan sayıda bireysel elektrikli araçla da etkileşim halindedir.
Ancak, tüm bu yaşananlara ve iddialara rağmen, Adalar’a özgü, sadece bisiklet kazalarını kapsayan, yıllara göre ayrıştırılmış (ölümlü, ağır yaralanmalı, hafif yaralanmalı) istatistiksel verilerin eksikliği dikkat çekmektedir. TÜİK tarafından yayınlanan genel karayolu trafik kaza istatistikleri, ilçe bazında bu tür bir detayı sunmamaktadır. Bu veri eksikliği, sorunun gerçek boyutunun tam olarak anlaşılmasını, risk analizlerinin yapılmasını ve buna bağlı olarak daha hedefli politikaların geliştirilmesini zorlaştırmaktadır. Kazaların nedenleri hakkında genel gözlemler (deneyimsizlik, dikkatsizlik vb.) bulunsa da, bu nedenlerin hangi sıklıkta ve hangi koşullarda kazalara yol açtığına dair sistematik bir veri tabanının olmaması, çözüm arayışlarını da etkileyebilecek önemli bir boşluktur.
Artan kazalar, kamuoyu baskısı ve ada sakinlerinin şikayetleri üzerine Adalar Belediyesi ve İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME), bisiklet kiralama işleyişine standartlar getirmeyi ve güvenliği artırmayı amaçlayan bir dizi yeni düzenlemeyi hayata geçirmiştir. Daha önce, özellikle 2014’teki elim kazaların ardından 2015 yılında da bir “Bisiklet Yönetmeliği” yayınlanmış; kiralık bisikletlerin tek renk olması, yasak yerde bisiklete binen kiracılardan kiraya veren işyerlerinin sorumlu tutulması, işyerlerinin yeteri kadar kask ve dizlik bulundurma zorunluluğu, saat 19.00’dan sonra bisiklet kiraya verilememesi ve kiralanabilecek bisiklet sayılarının sınırlandırılması gibi maddeler getirilmişti. Ancak bu düzenlemelerin zamanla yetersiz kaldığı ve sorunların devam ettiği görülmüş, bu da Ağustos 2023’te Adalar Belediyesi tarafından bisiklet yönetmeliğinin yenilenmesini gündeme getirmiştir.
Yeni düzenlemeler, geçmiştekilere kıyasla çok daha kapsamlı ve detaylı olup, sorunun ciddiyetinin daha iyi anlaşıldığını ve daha sıkı kontrol mekanizmaları kurulmaya çalışıldığını göstermektedir. Bu, önceki, daha basit kuralların ya yetersiz kaldığını ya da uygulamada yaşanan sorunlar nedeniyle beklenen etkiyi yaratamadığını düşündürmektedir.
Yeni yönetmeliklerle bisiklet kiralamada birçok kural yeniden tanımlanmış veya sıkılaştırılmıştır:
Bu yeni ve detaylandırılmış kurallar, hem işletmelere hem de kullanıcılara yönelik sorumlulukları netleştirerek ve cezai yaptırımlar getirerek caydırıcılığı artırma ve kurallara uyumu teşvik etme çabasını yansıtmaktadır. Önceki düzenlemelerde var olan işletme sorumluluğuna ek olarak, kullanıcıya doğrudan yüklenen sorumluluklar ve cezalar, daha katmanlı bir kontrol mekanizması oluşturmayı hedeflemektedir.
Adalar’daki bisiklet kiralama sisteminde yaşanan en önemli gelişmelerden biri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan İSPARK’ın kiralama işini devralması ve “kullandıkça öde” modeline geçilmesi yönündeki karardır. Bu yeni sistemle, geleneksel saatlik veya günlük kiralamanın yarattığı atıl kullanım sürelerinin ortadan kaldırılması ve daha adil, daha esnek bir ücretlendirme yapısının oluşturulması hedeflenmektedir. Teklif, UKOME tarafından oybirliğiyle kabul edilmiştir.
İSPARK’ın devreye girmesi ve “kullandıkça öde” sisteminin getirilmesi, önceki dönemde yaşanan keyfi ve değişken fiyatlandırma uygulamalarını ortadan kaldırarak daha standart ve şeffaf bir yapı sunma potansiyeline sahiptir. Ancak, yukarıda belirtilen fiyat farklılıkları, sistemin bu amacına ulaşıp ulaşmadığı konusunda soru işaretleri yaratmaktadır. Ayrıca, mobil uygulama ve dijital ödeme zorunluluğu, teknolojiye erişimi veya kullanım becerisi kısıtlı olan kesimler (örneğin yaşlılar veya bazı turist grupları) için bir engel teşkil edebilir. Bu durum, bisiklet kiralama hizmetine erişimde bir eşitsizlik yaratma potansiyeli taşıyarak, hizmetin yaygınlaşmasının önünde bir bariyer oluşturabilir.
Aşağıdaki tablo, Adalar’da İSPARK tarafından işletilmesi planlanan bisiklet kiralama sisteminin temel şartlarını ve ücretlendirme prensiplerini özetlemektedir:
Tablo 1: Adalar’da İSPARK Bisiklet Kiralama Şartları ve Ücretleri (Planlanan ve Bilinenler)
Özellik | Açıklama | Kaynaklar |
---|---|---|
Kapsanan Adalar | Büyükada, Heybeliada, Kınalıada, Burgazada | |
Kiralama Saatleri | Yaz (1 Nisan-31 Ekim): 21.00’e kadar<br>Kış (1 Kasım-31 Mart): 19.00’a kadar | |
Yaş Sınırı | 15 yaşını bitirmiş olmak | |
Bisiklet Sayı Sınırları | Büyükada: 1000, Heybeliada: 350, Kınalıada: 100, Burgazada: 50 (İSPARK önerisi, toplam 1500) | |
Ücretlendirme Modeli | “Kullandıkça Öde”: Açılış ücreti (tam bilet x 1.5) + Dakikalık ücret (tam bilet x 0.1). <br>Örn. (Nisan 2022): 1 saat ~40TL, 2 saat ~70TL, 3 saat ~100TL. <br>Not: Güncel fiyatlar farklılık gösterebilir. | |
Zorunlu Ekipman Temini | İşletmelerce kask ve dizlik bulundurulması (Kullanıcı talebi ve kullanımı değişken) | |
Ödeme Yöntemleri | Mobil uygulama üzerinden İstanbulkart veya Kredi Kartı | |
Temel Sürüş Yasakları | Tek elle sürme (işaret verme hariç), kulaklıkla müzik dinleme, yarış amaçlı kullanım, aynı anda birden fazla kişi tarafından kullanım. | |
Diğer Önemli Kurallar | Bir kişi en fazla 3 bisiklet kiralayabilir. Bir adada kiralanan bisiklet başka adada kullanılamaz (cezası: günlük kiralama bedelinin 10 katı). Hasar sorumluluğu kullanıcıda. Kiralık bisikletler sarı renkli. |
Geleneksel bisiklet kazalarının yanı sıra, son yıllarda popülaritesi hızla artan elektrikli bisikletler ve scooterlar da Adalar için yeni bir güvenlik ve düzenleme sorunu olarak ortaya çıkmıştır. Bu araçların göreceli sessizliği, potansiyel hızları ve bazen deneyimsiz ya da dikkatsiz kişilerce kontrolsüz kullanımı, özellikle yaya yoğunluğunun fazla olduğu Adalar’da ek riskler doğurmaktadır.
Bu riskleri bertaraf etmek amacıyla alınan en net önlemlerden biri, yeni düzenlemeler kapsamında Adalar’da elektrikli ya da elektrik destekli bisikletlerin kiralanmasının tamamen yasaklanmasıdır. Bu yasak, kiralama yoluyla kontrolsüz ve denetimsiz e-bisiklet kullanımının önüne geçmeyi amaçlamaktadır.
Kiralama yasağına karşın, Adalar’da ikamet edenlerin veya belirli şartları taşıyanların bireysel elektrikli araç kullanımı ise İBB Ulaşım ve Lojistik Yönergesi ile Adalar Belediyesi’nin aldığı ek kararlarla sıkı kurallara bağlanmıştır:
Bu çift katmanlı düzenleme yapısı – yani hem İBB’nin genel bir yönergesi olması hem de Adalar Belediyesi’nin buna ek, daha kısıtlayıcı yerel kararlar alabilmesi (örneğin 250W motor gücü sınırı) – vatandaşlar için hangi kuralın öncelikli olduğu veya bu kuralların birbiriyle nasıl bir ilişki içinde olduğu konusunda kafa karışıklığına yol açma potansiyeli taşımaktadır. Örneğin, İBB yönergesindeki “bisiklet” tanımı, batarya dahil ağırlığı 30 kg’ı aşmayan ve gücü 25 km/saate ulaştıktan sonra kesilen iki tekerlekli elektrikli taşıtları da kapsayabilmektedir. Ancak Adalar Belediyesi’nin 250W üzeri motor gücüne sahip tüm araçları yasaklaması, bu tanıma giren bazı elektrik destekli bisikletlerin bile Adalar’da kullanımını engelleyebilir. Bu iki farklı düzenlemenin pratikte nasıl entegre edildiği ve uygulandığı konusunda daha fazla netliğe ihtiyaç duyulmaktadır.
Öte yandan, özellikle özel mülkiyetteki elektrikli araçlara getirilen bu sıkı izin şartları (Adalar’da daimi ikamet, uygun sürücü belgesi, aracın belirli teknik özelliklere sahip olması ) ve 250W gibi uluslararası standartlara göre oldukça düşük sayılabilecek bir motor gücü sınırı, Adalar’ın kendine özgü koşulları (dar yollar, yoğun yaya trafiği, korunması gereken doğal ve kültürel miras) göz önüne alındığında kamu güvenliğini önceleyen bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Ancak bu durum, aynı zamanda modern, çevre dostu ve bireysel ulaşım özgürlüğünü destekleyen bu tür araçlara erişimi önemli ölçüde kısıtlamaktadır. Bu kısıtlamalar, Adalar’ın “motorlu taşıtsız” kimliğini koruma ve trafik güvenliğini sağlama amacı taşısa da, özellikle hareket kabiliyeti kısıtlı olan ancak engelli raporu için aranan tüm şartları tam olarak karşılayamayan bireyler için de gündelik yaşamda zorluklar yaratabilir.
Bu kuralların uygulanmasını sağlamak amacıyla denetimler de sıkılaştırılmıştır. Belirlenen şartları taşımayan ve kiralanması ya da bireysel kullanımı yasak olan çok sayıda elektrikli bisiklet ve akülü aracın Adalar Kaymakamlığı, Adalar Belediyesi ve İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün ortak çalışmalarıyla toplanarak ada dışına çıkarıldığı bildirilmektedir. Ayrıca, Bireysel Elektrikli Araç Kullanım İzni Belgesi’nin, hız sınırının aşılması, hatalı park yapılması veya genel trafik kurallarına aykırı kullanım gibi durumlarda UKOME tarafından iptal edilebileceği de belirtilmiştir.
Aşağıdaki tablo, Adalar’da bireysel mülkiyetteki elektrikli araçların kullanımına ilişkin İBB ve Adalar Belediyesi tarafından getirilen temel kuralları özetlemektedir:
Tablo 2: Adalar’da Bireysel Elektrikli Araç Kullanım Kuralları (İBB ve Adalar Belediyesi Düzenlemeleri)
Kural Kategorisi | Açıklama | Kaynaklar |
---|---|---|
Araç Tipi | Özel mülkiyet (Kiralama yasak) | |
İzin Belgesi | “Bireysel Elektrikli Araç Kullanım İzin Belgesi” zorunlu. Adalar Belediyesi’nden alınır, 1 yıl geçerlidir. | |
Temel İzin Şartları | Adalar ilçesinde daimi ikamet (ikincil adres kabul edilmez). Uygun Sürücü Belgesine sahip olmak. | |
Motor Gücü Sınırı (Adalar Bel.) | 250W üzeri motor gücüne sahip araçların (2 tekerlekli ve/veya pedallı olsa dahi) kullanımı yasaktır. | |
İBB Tanımlı Bireysel E-Araç | Genellikle Moped Sınıfı: Azami hız 45 km/s, azami sürekli nominal güç 4 kW, net ağırlık 350 kg aşmayan. (Ancak Adalar’da kullanım için ek/farklı kısıtlamalar geçerli olabilir, örn: 250W sınırı). Batarya ağırlığı dikkate alınmaz. | |
Uygulanacak Hız Sınırı (İBB) | İzinli bireysel elektrikli araçlar için Adalar içinde azami 20 km/s. Hız sınırlayıcı sistem zorunlu. | |
Tescil Zorunluluğu | Kullanılacak izinli bireysel elektrikli araçlar tescilli olacaktır. | |
Kullanım Alanı Kısıtlamaları | Bireysel elektrikli araçlar yayalaştırılmış alanlarda kullanılamaz. | |
Diğer Önemli Kurallar | Amacı dışında (örn: ticari) taşımacılık yapmak yasak. Mekanik zil dışında ses yükseltici aksesuar (hoparlör vb.) bulundurulamaz. Aracın ön/arka tarafında 35x50x35 cm boyutlarını geçmeyecek sepet olabilir. | |
Dezavantajlı Bireyler İçin | %90 ve üzeri engelli veya ÇÖZGER’li veya %40 ve üstü hareket kısıtlaması olan ve Adalar’da ikamet edenler için özel izin koşulları (sürücü/refakatçi ile kullanım dahil). |
Kağıt üzerinde oldukça kapsamlı ve detaylı görünen bu yeni kuralların ve İSPARK eliyle yürütülecek kiralama sisteminin, Adalar’daki bisiklet kaynaklı sorunları ne ölçüde çözeceği, büyük ölçüde etkin bir denetime ve uygulamadaki sürekliliğe bağlı olacaktır. Geçmişte, 2015 yılında da benzer amaçlarla yönetmelikler çıkarılmasına rağmen, sorunların tam anlamıyla çözülememiş olması ve kazaların devam etmesi, mevcut düzenlemelerin akıbeti konusunda da bazı soru işaretleri doğurmaktadır. O dönemde dahi, kask ve dizlik kullanımı ile saat ve sayı sınırlaması gibi kuralların takibinin zor olacağına dair endişeler dile getirilmişti; bu endişeler, daha da karmaşıklaşan yeni kurallar bütünü için de geçerliliğini korumaktadır.
Yeni yönerge kapsamındaki denetimlerin Adalar Belediye Zabıtası tarafından yapılacağı belirtilmiştir. Ancak, Adalar’ın özellikle yaz aylarındaki yoğun nüfusu, geniş coğrafyası ve bisiklet sayısındaki artış göz önüne alındığında, zabıta ekiplerinin personel sayısı, teknik ekipmanı ve genel denetim kapasitesi kritik bir faktör olarak öne çıkmaktadır. Adalar Çalıştay Raporu’nda da “Adalarda yer alan akülü araç ve bisikletlerin denetimi düzenli olarak yapılmalı ve gerekiyorsa sayısal olarak sınırlama getirilmelidir” tespiti yer almaktadır. Bu, denetimin sadece bir başlangıç değil, sürekli ve dinamik bir ihtiyaç olduğunu vurgulamaktadır. Getirilen kuralların sayısı ve detay seviyesi (yaş sınırı, kiralama saatleri, kask takibi, çift elle sürüş, kulaklık yasağı, bisiklet sayısı, elektrikli bisikletler için motor gücü ve hız limitleri, izin belgelerinin kontrolü vb.) düşünüldüğünde, Adalar Belediye Zabıtası’nın tüm bu kuralları her zaman ve her yerde etkin bir şekilde denetleyebilmesi oldukça zorlu bir görevdir. Bu durum, “kural enflasyonunun” “uygulama deflasyonuna” yol açabileceği, yani çok sayıda kuralın var olmasına rağmen hiçbirinin tam olarak uygulanamaması riskini beraberinde getirmektedir.
Kuralların başarısı, yalnızca cezai yaptırımlarla değil, aynı zamanda bisiklet kullanıcılarının, kiralama işletmelerinin ve ada sakinlerinin kurallara uyum sağlama bilinciyle de yakından ilgilidir. Adalar Sivil İnisiyatifi ve Bisiklet İnisiyatifi gibi oluşumların düzenlediği “Büyükada Bisiklet Eğitimleri” ve “Büyükada Bisiklet Treni” gibi yenilikçi ve alternatif ulaşım projeleri, toplumsal farkındalığı artırma ve güvenli ulaşıma yönelik çözüm arayışlarını yansıtmaktadır. Ada sakinleri de artan kazalara karşı yetkililerden çözüm bulunmasını talep etmektedir. Bu tür sivil toplum projeleri, resmi çözümlerin yetersiz kaldığı veya yavaş ilerlediği noktalarda önemli bir boşluğu doldurma potansiyeline sahip olmakla birlikte, bu girişimlerin resmi kurumlarla etkin bir koordinasyon içinde olması, sürdürülebilirlikleri ve genel ulaşım planlarına entegrasyonları açısından hayati önem taşımaktadır. Aksi takdirde, bu çabalar küçük ölçekli kalabilir veya bürokratik engellerle karşılaşabilir.
Bisiklet kazalarında önemli bir faktör de mevcut altyapının durumudur. Her ne kadar doğrudan Adalar ile ilgili olmasa da, Eskişehir’de Adalar Sahil Yolu üzerine yapılan bisiklet yolunun, vatandaşların kullanım alışkanlıklarıyla örtüşmeyince karışıklığa neden olması, bisiklet yolu planlamasının önemini ortaya koyan genel bir örnektir. Adalar’da mevcut bisiklet yollarının durumu, bu yolların genişliği, zemin kalitesi, yeterli ve doğru işaretlemelerin olup olmadığı ve genel altyapının özellikle yoğun sezonlardaki bisiklet trafiğini güvenli bir şekilde kaldırıp kaldıramadığı da önemli bir tartışma konusudur.
Kendi bisikletiyle Adalar’a gelmek isteyen ziyaretçiler ve ada sakinleri için de deniz yolcu araçlarında bisiklet taşıma konusunda belirli kurallar bulunmaktadır. İBB Ulaşım ve Lojistik Yönergesi’ne göre :
Bu kurallar, Adalar’a bisikletle ulaşımı düzenleyerek gemilerde aşırı yoğunluğun ve güvenlik risklerinin önüne geçmeyi amaçlamaktadır.
Tablo 3: Adalar’a Bisiklet Taşıma Kuralları (Deniz Yolcu Araçları – İBB Yönergesi Uyarınca)
Yolcu/Bisiklet Tipi | Kural | Kaynaklar |
---|---|---|
Adakart Sahibi Yolcu | Saat sınırlaması olmaksızın bisikletini taşıyabilir. | |
Katlanabilir Bisiklet | Katlanmış şekilde tüm sefer ve saatlerde (yaz/kış) ilave ücret alınmadan taşınır. | |
Katlanamayan Bisiklet | Yaz Dönemi (15 Nisan – 15 Eylül) ve Saatleri (08:30–10:30 / 18:30–20:30) Arası (Özel İşletmeler İçin):<br>- 300 yolcu kapasiteli gemide: max 5 bisiklet<br>- 600 yolcu kapasiteli gemide: max 10 bisiklet<br>- 600+ yolcu kapasiteli gemide: Sınırlama yok | |
Yaz Dönemi Belirtilen Saatler Dışı ve Tüm Kış Dönemi:<br>- Tüm seferlerde ve saatlerde sayı sınırlaması yok. | ||
Genel Kural | Deniz yolcu araçlarının bisiklet konulacak alanlarına, katlanamayan bisiklet kapasiteleri yazılır. Genellikle ilave ücret alınmaz. |
Adalar, bisikletin özgürlüğün, sağlıklı yaşamın ve doğayla iç içe huzurlu bir kaçışın sembolü olduğu eşsiz bir mekan olmaya devam etmektedir. Ancak, son yıllarda artan bisiklet kazaları, denetimsizlik ve ulaşım karmaşası, bu olumlu imajı ciddi şekilde gölgelemektedir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Adalar Belediyesi tarafından eş zamanlı olarak uygulamaya konulan yeni ve kapsamlı yönetmelikler, bisiklet kiralama sisteminin İSPARK tarafından devralınarak “kullandıkça öde” modeline geçirilmesi ve özellikle elektrikli bisikletlere yönelik getirilen sıkı kısıtlamalar, Adalar’da daha güvenli, daha düzenli ve sürdürülebilir bir bisiklet kültürüne geçiş için atılmış önemli ve gerekli adımlar olarak değerlendirilmelidir. Geçmişteki düzenlemelerin zamanla yetersiz kalması, sorunun tek seferlik müdahalelerle çözülemeyeceğini, sürekli bir yönetişim ve adaptasyon gerektirdiğini açıkça ortaya koymuştur.
Ancak, bu yeni düzenlemelerin ve sistemlerin kağıt üzerinde kalmayıp gerçek hayatta başarıya ulaşması, pek çok faktörün bir araya gelmesine bağlıdır. En başta, getirilen kuralların etkin bir şekilde denetlenmesi ve uygulamada sürekliliğin sağlanması hayati önem taşımaktadır. Bunun yanı sıra, hem bisiklet sürücülerinin hem de kiralama işletmecilerinin bu yeni kurallara tam anlamıyla uyum gösterme bilincine sahip olması gerekmektedir. Sadece cezalarla değil, eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla da bu uyumun desteklenmesi şarttır. Mevcut bisiklet yollarının iyileştirilmesi, ihtiyaç duyulan noktalara yeni ve güvenli yolların yapılması gibi altyapı iyileştirmeleri de çözümün ayrılmaz bir parçasıdır. Sivil toplum kuruluşlarının ve ada sakinlerinin sürece aktif katılımı ve yerel yönetimlerle yapıcı bir işbirliği içinde olması da, Adalar’ın o eşsiz atmosferini koruyarak herkes için güvenli ve keyifli bir bisiklet deneyimi sunulması hedefine ulaşmada kritik rol oynayacaktır. Nihayetinde, Adalar’ın bu değerli kimliğini korumak ve geliştirmek, tüm paydaşların ortak sorumluluğu ve ortak beklentisi olmaya devam etmektedir. Bu, durağan bir durum değil, sürekli izleme, değerlendirme ve iyileştirme gerektiren dinamik bir süreçtir.