İstanbul’un simge noktalarından biri olan Adalar’da, kamuya ait hizmet araçlarının şahsi işlerde kullanıldığı iddiaları bölge halkını ve vergi mükelleflerini ayağa kaldırdı. Bir vatandaşın objektifine yansıyan görüntüler, “Kamu malı mı, şahsi mülk mü?” sorusunu akıllara getirdi.
ADALAR – Kamuda tasarruf tedbirlerinin konuşulduğu bir dönemde, Adalar sokaklarından gelen iddialar vicdanları yaralıyor. Bölgede yaşayan emekli bir vatandaşın paylaştığı bilgilere göre; resmi hizmet için tahsis edilen araçlar, asli görevlerini yerine getirmek yerine gün boyu fırınlardan börek-çörek almak, personelin yakınlarını iskeleye bırakmak gibi şahsi işlerde kullanılıyor.
Duruma tepki gösteren emekli vatandaş, yıllarca alın teri dökerek ödediği vergilerin bu şekilde savrulmasına isyan ederek şunları söyledi:
“Bir vatandaş ve bir emekli olarak yıllarca vergimi verdim, hâlâ da veriyorum. Kamu araçlarının fırın fırın gezip poğaça, simit toplamasını; iskeleye yakınlarını bırakma aracı olarak kullanılmasını kabul edemiyorum. Bu araçların amacı dışında kullanılması, tüyü bitmemiş yetimin hakkına girmektir. Hakkımı helal etmiyorum!”
Görüntülerde yer alan kamu araçlarının (Zabıta/Belediye hizmet aracı olduğu tahmin edilen), trafik akışının olduğu saatlerde dahi bu tarz “keyfi” duraklamalar yapması, Adalar halkı tarafından tepkiyle karşılanıyor. Vatandaşlar, yerel yönetimden ve ilgili mülki amirliklerden şu soruların yanıtını bekliyor:
Yaşanan bu durum sadece bir disiplin suçu değil, aynı zamanda toplumsal bir adalet sorunu olarak görülüyor. Vatandaşlar, kamu malının “emanet” olduğu bilincinin yeniden yerleşmesini ve yetkililerin bu “keyfiyete” bir son vermesini talep ediyor.