İSTANBUL/ADALAR – İstanbul’un tarihi, kültürel ve doğal mirası olarak tescillenen, “Sit Alanı” ve “Özel Çevre Koruma Bölgesi” (ÖÇK) statüsündeki Prens Adaları, artan kaçak yapılaşma ve izinsiz tadilat tehdidi ile karşı karşıya. Vatandaşların ısrarlı ihbarlarına rağmen sonuçsuz kalan girişimler, “Adalar korunuyor mu, yoksa betonlaşıyor mu?” sorusunu yeniden gündeme getirdi.
Son olarak Büyükada Lala Hatun Caddesi üzerindeki bir binada (Giriş kat, sol daire) günlerdir devam eden hummalı inşaat çalışması, mahalle sakinlerinin tepkisini çekti. Yasal zorunluluk olmasına rağmen, inşaat alanında belediyeden alınan izni, ruhsat tarihini ve sorumlu kişileri gösteren herhangi bir “İnşaat/Tadilat İzin Tabelası” bulunmuyor.
Bölge sakinleri, konuyu defalarca Adalar Belediyesi’ne ve ilgili mercilere bildirdiklerini, çalımaların bir ara durdurulduğu ancak yaniden başladığı ve kendilerine herhangi bir geri dönüş yapılmadığını belirtiyor. Bu durum, yapılan işlemin basit bir tadilatın ötesinde, binanın statiğine veya tarihi dokusuna zarar verebilecek kapsamlı bir inşaat faaliyeti olabileceği şüphesini doğuruyor.
Adalar, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında en üst düzeyde koruma gerektiren bir bölge. Bu statüye göre:
Lala Hatun Caddesi örneği, buzdağının sadece görünen yüzü. İlçe genelinde artan benzer uygulamalar, denetim mekanizmasının yetersiz kaldığını veya işletilmediğini gösteriyor.
Uzmanlar, Adalar’daki bu denetimsizliğin uzun vadede geri dönülemez hasarlar yaratacağı konusunda uyarıyor:
Adalar halkı, Lala Hatun Caddesi’ndeki çalışma başta olmak üzere, ilçe genelindeki tüm “tabelasız” inşaatların acilen denetlenmesini, izinli olanların şeffafça ilan edilmesini, izinsiz olanların ise derhal mühürlenmesini talep ediyor.
Adalar’ın bir “inşaat şantiyesine” değil, korunarak geleceğe taşınacak bir dünya mirasına dönüşmesi için yetkilileri göreve davet ediyoruz.