Adalar Belediyesi’nin Aralık ayı meclis toplantılarının ikincisi, Büyükada’daki Saat Meydanı’nda bulunan İBB’nin ek hizmet binasında gerçekleştirildi. Ali Ercan Akpolat’ın 1/1000 ve 1/5000 Koruma Amaçlı Nazım İmar Planlarının iptal edilmesine çok kızdığı ifade edildi, bu da toplantıya damgasını vurdu.
Adalar Belediyesi yönetimi, meclis toplantılarını bile İBB’nin ek hizmet binasında yapmaya başladı. Bugünkü meclis toplantısı, İBB’nin Büyükada Saat Meydanı’nda bulunan ek hizmet binasında gerçekleşti.
Aslında Adalar Belediyesi’ni İBB’ye devreden Başkan Ali Ercan Akpolat’a şube müdürü olarak hitap etmek gerekiyor. Çünkü Adalar Belediyesi artık İBB’nin bir şubesi olmuştur. Başkanına da şube müdürü dememizde bir sakınca görmüyorum. Baksanıza meclis toplantıları bile İBB’nin binasında yapılmaya başlandı.
Adalar Belediyesi’nin Burgazada’da yapılan meclis toplantısındaki Akpolat’ın konuşmalarını dinlediğimizde, inanın ne dediğini kendisi de bilmiyor. Söyledikleri ile yaptıkları arasında o kadar zıtlık var ki, anlatmakla bitmez. Soyut konuşuyor. Somut olarak ne yaptığını veya ne yapacağını ortaya koymuyor veya koyamıyor.
Başta Zabıta Müdürlüğü ve İmar Müdürlüğü olarak konuştuğunun tam tersi icraatlar var. Akpolat konuşurken halktan ve hukuktan yana, ancak İmar Müdürlüğü ve Zabıta Müdürlüğü eski bildiğini okuyor. Çok merak ediyorum! Adalar Belediyesi İmar Müdürlüğü kaç kişi hakkında suç duyurusunda bulundu? Bir elin parmaklarını geçmez! Suç duyurularının büyük çoğunluğu KUDEB tarafından ya da koruma kurulu tarafından yapılmış.
Akpolat’a soralım. Recep Koç Caddesi’nde bir esnaf fiyat tabelası koydu diye zabıta ekipleri hemen gelip fiyat tabelasını kaldırıyor. Ancak hemen yanındaki dükkan torpilli olsa gerek, önüne demir konstrüksiyonla kapalı alan yapıyor; neden ses çıkmıyor?
Büyükada’da bir kaçak plaja ruhsat verme hazırlıkları başlamış. Adaların çeşitli yerlerinde çalışmalar var, ama ne ilginçtir ki, başkanın sesi yapay zeka ile seslendirilip esnaftan ve Adalılardan para isteniyormuş.
Adalar Belediyesi, vatandaşların cep telefonlarına mesaj çekip ‘İtibar etmeyin’ diyor. Adanın her tarafı inşaat faaliyetleriyle doluyken bu ses kaydının gerçek mi, yoksa değil mi olduğunu insanlar sorgulamıyor değil. Ses kaydı devletin laboratuvarında analiz edildi mi? Adalar Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu mu?
Burgazadası’ndaki toplantıya gelirsek, Akpolat imar planlarının iptal edilmesine çok kızmış. Adalar için birçok sorun teşkil eden planların iptal olmasına sevineceğine vatandaşlarına kızıyor. Depremde Adalar’ın yüzde 80’i yıkılırmış. İmar planları iptal edildiğinden insanlar evlerini güçlendiremiyormuş. Haklı olduğu bölümler var, ancak samimi bulmuyorum. Planlar iptal edildiği için inşaat işlerine başlayamadığından kızıyor olmasın? Çünkü seçimden önce birçok kişiye sözler verdi.
100’e yakın insan planlara itiraz etti. Adalar’ın hayrına olmayan onlarca madde var. Kıyı planlarının, ulaşım planının, ziyaretçi yönetim planlarının, lojistik planlarının olmaması, kentsel tasarım rehberi hazırlanmadan bu planların hazırlanması buna benzer birçok maddeye karşı çıkılmış. Doğrusu da yapılmış. Dört tarafı denizle çevrili bir yerde kıyı şeridi planlara alınmamış!
Akpolat, ‘sahildeki restoranları yıkacağız’ diyor. Ancak ne zaman yapılacağı konusunda net bir bilgi vermiyor. Eveleyip geveliyor. İstanbul 5 No’lu Koruma Kurulu işletmeler için suç duyurusunda bulundu. Bunu bilmemesi mümkün değil. 2863 nolu yasanın 16. maddesi gereğince Adalar Belediyesi’nin derhal gereğini yapması gerekiyor. Çünkü suç duyurusu somut deliller üzerine yapılmış.
Akpolat’a hatırlatmak gerek. Adalar’ın imar planlarının iptal edilmesi, genellikle yerel halkın, çevrecilerin veya koruma odaklı sivil toplum kuruluşlarının itirazları sonucunda gerçekleşir. Mahkeme kararları, doğal sit alanlarının korunması, tarihi ve kültürel değerlerin muhafaza edilmesi, çevresel sürdürülebilirlik gibi gerekçelerle imar planlarını durdurabilir veya iptal edebilir. Bu tür kararlar, kısa vadede yerel yöneticiler için sıkıntı yaratabilirken, uzun vadede bölgenin korunması açısından önemli olabilir. Tabii halkına kızan bir şube müdürü bunu anlar mı? Hiç sanmıyorum. Platon’un söylediği gibi: “Boş kafa şeytanın çalışma odasıdır”
