Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, kamuoyunda “diploma çetesi” olarak bilinen suç örgütünün Millî Emlak Genel Müdürlüğü sistemine sızdığını doğruladı. Bir daire başkanının kimliğiyle sahte e-imza oluşturulduğu, ancak durumun erken fark edilmesiyle herhangi bir işlem yapılamadığı açıklandı. Bakanlık, şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulundu.
ANKARA – Türkiye’yi sarsan sahte diploma skandalının yankıları, üniversite kampüslerini aşarak devletin en kritik kurumlarından birine uzandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, organize bir suç şebekesinin, Millî Emlak Genel Müdürlüğü sistemine üst düzey bir yöneticinin kimlik bilgileriyle sızdığını resmen duyurdu. Bu gelişme, geçtiğimiz yıllarda İstanbul Adaları’nda kendilerini “Millî Emlak görevlisi” olarak tanıtarak şüpheli ölçümler yapan kişilerin de aynı çetenin bir parçası olabileceği iddialarını güçlendirdi.
Bakanlık tarafından yapılan resmi açıklamada, Milli Emlak Genel Müdürlüğü Genel Satış Daire Başkanı’nın bilgisi ve rızası dışında, kimlik bilgileri kullanılarak sahte bir elektronik imza (e-imza) oluşturulduğu belirtildi. Ancak çetenin planları, Daire Başkanı’nın durumu kısa sürede fark etmesiyle bozuldu. Açıklamada, “Genel Satış Daire Başkanı’nın kısa sürede adına düzenlenen e-imzadan haberdar olup e-imzayı iptal ettirmesi sonucunda, e-imza kullanılarak herhangi bir işlem gerçekleştirilmediği tespit edilmiştir” ifadelerine yer verildi. Bu hızlı müdahale sayesinde, devlet arazilerinin yasa dışı yollarla satışı veya devri gibi büyük bir felaketin eşiğinden dönüldüğü anlaşıldı.
Bakanlık, siber saldırıyı gerçekleştiren kişilerin kimliklerinin belirlendiğini de açıkladı. Yapılan incelemelerde, sahte e-imzayı üreten ve Bakanlığın “belgenet” sistemine bağlanmaya çalışan şüphelilerin IP adresleri tespit edildi. Bakanlık, konuyu yargıya taşıdığını belirterek, “Bu kişiler hakkında işlem yapılmak üzere 25 Haziran 2024 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur” denildi.
Bu skandal, bir süre önce Adalar’da yaşanan gizemli olayı da yeniden gündeme getirdi. Hatırlanacağı üzere, bazı kişiler kendilerini Millî Emlak görevlisi olarak tanıtarak Adalar’daki ev ve arsalarda, devletin resmi çalışma usullerine aykırı bir şekilde ölçümler yapmıştı. Bu durum, mülklerinin hedef alınmasından endişe duyan Adalıların büyük tepkisini çekmişti.
Bakanlığın son açıklamasıyla, Adalar’daki bu şüpheli faaliyetlerin, Millî Emlak sistemine sızarak değerli arazileri tespit etme ve sahte belgelerle ele geçirme hazırlığının bir parçası olabileceği değerlendiriliyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmanın, çetenin tüm bağlantılarını ve Adalar’daki faaliyetlerinin ardındaki sır perdesini de aralaması bekleniyor.
