Eylül ayında ve Ekim ayına girerken bu yıl İstanbul’da muhteşem bir Sonbahar yaşıyoruz. Güneş yeterince ısıtıyor, deniz suyu ılık ve berrak, hava sakin, gökyüzü masmavi ve bembeyaz bulutlu. Eylül mehtabı her zamanki gibi yine bizi mest etti. Covid salgını yüzünden Adalar İlçesine geç gelebilen dostlarımız mevsim güzelliklerini doya doya yaşayabiliyor. Artık gelmezler derken Brezilyadan bile Adasına kavuşan biri ile selamlaşmak ne kadar hoş.
05 Ekim 2020 yılındayız ve ben maalesef bu güzel günde çok kötü bir şey yaşadım. Akşam saat 19.00 civarı arkadaşımla Mavi Marmara Kınalı ada iskelesi önünden geçerken baktım birkaç yolcu hep bir noktaya bakıyor, ben de bakayım dedim ve gördüğüm manzara beni dehşete düşürdü. Bir köpek zorla ayakta duruyordu, köpeğin testisleri kesilmişti, kanıyordu. Bu ne vahşettir dostlar, bu neyin mutluluğudur? Dilim damağım kurudu.
Köpek birkaç adım attı ve yere yığıldı, yaşıyordu. Boş laflar ve boş yazışmalar fayda etmez. Önemli olan ne yapılabilir ve nasıl yapılabilir? Akıl ve vicdan çalıştırmanın zamanı sanırım geçiyor.
Adalı olup da bunu yapabilecek tek bir insandan şüphelenemeyiz fakat demek ki sahipsiz köpeklerin başına Adalarda da bu gibi olaylar gelebilirmiş ve biz vicdanlı insanlar bunu önlemişiz.
Tanıdığım bir hayvan sever yaklaştı, hayvanın yarım kalmış cinsel uzvuna baktı ve uzaklaştı. Anne annesinin acısı ile kıvrandığını o an bilmediğim M.Y.S den yardım istedim, çok ilgilendi, eşine durumu bildirdi. Cenazeleri olduğu için sonradan köpekle ilgili bilgi isteyemedim. Yine hayvanlarla, hele köpeklerle çok ilgili bir kişiye haber ulaştırdım. Dönüş yapılmadı. Ben bunlarla uğraşırken, köpeğin nereye doğru gittiğini bilmiyorum. Gitti dediler. Durumdan haberdar olanlar Empati Gurubuna ulaştılar mı bilmiyorum fakat Empati Gurubu, hayvanları bölge bölge kontrol altına aldığını bilirim ve kesin testisi kesilmiş köpeği fark ederler belki de tedaviye almışlardır. Belki de köpek bir köşede öldü belki de yakında uzuvları kesilmiş köpekler göreceğiz artık.
Bugün sahilde çokça konuşulan konu Adalarda sayıları gittikçe artan sahipsiz köpeklerin akıbetiydi. Bilinçsizce hayvan besleme örneği olarak sokaklara atılan kasaplardan toplanan kemikleri, kasa içinde yola bırakılan çiğ tavuk artıklarını, plastik bir kapta değil de yerde gazete kâğıdı üstüne dökülen yağlı yemekleri, ıslatılmış da sonradan kuruyup taş kesilmiş ekmekleri gösterebiliriz. Varsın Empati gurubu çalışanları sokak sokak mama dağıtsın varsın gerçek yardımsever insanlar bu işe gönül vermiş kişilerle çalışma isteği içinde olsunlar.
Yazın Balım köpeğin sokakta baygın yattığı haberi yayılınca çılgın gibi çare aradık Ya M.A. hanımefendi o gece adada olmasaydı Balımı kim kusturup tedavi edecekti?
Pek yakında sahipsiz köpekler yine çaresiz sokakta kalacaklar, zamansız ve tüm gece ulumaya başlayacaklar, yine düzinelerce kediyi, tavuğu, kazları, hindileri telef edecekler, yine gurup halinde sokak aralarında korku saçacaklar. Ufak tefek saldırmaların ardından geçen hafta komşumuzun çocuğunun elini ısırdılar, yazın ortasında diğer bir çocuğu da ben kurtardım vs..vs..
Kolaya alınan sorunlar ve çaresizlik yüzünden Adalar İlçesinin atlarının başına ne geldi, unuttuk mu? Tarihte köpekler ıssız adaya götürülüp katledilmemişler miydi?
Her Adaya bir Veteriner tayini gerekmez mi? Barınak her zaman kötü bir düşünce mi? Kış barınağı düşünülemez mi? Bu kadar hayırsever ve yardım sever insan varken temiz bir barınak olamaz mı? Personeli olsa maaşını kim öder? Hijyen ve temizlik düşünülmeden asfalta dökülen yiyecekler barınaklarda toplanamaz mı? Hayvanlara sevgi ve ilgi göstermek isteyenler hayvan sahiplenseler veya disiplinli bir çalışmaya yöneltebilsek desem bunu nasıl başarırız? Sizlerin de farklı önerileri varsa, yardımcı olmanızı beklerim.
İnsan sağlığı sorunları devam ederken hayvanlarla uğraşmayalım diyenlere de bizim hayvanları da düşünmemiz gerektiğini hatırlatırım. Hayvanlarla yaşamaya mecburuz ve her sahiplenmeyen birliktelik bozulmaya mahkûmdur.
Sosi Cındoyan