Kınalıada’dan Simurg’a: Sokak müziğinin kültürü oturmadı

Kınalıada’dan Simurg’a: Sokak müziğinin kültürü oturmadı
Yayınlama: 17.07.2018
Düzenleme: 13.12.2022 15:31
A+
A-

Simurg’tan Halil Tan: Sokak müziğinin kültürü oturmadı. Bizler oturur diye düşünüyorduk ama bu kültür oturmadı

Dilşad Polat

Kınalıada'dan Simurg'a: Sokak müziğinin kültürü oturmadıSantur, son dönemde şehir kalabalığından yorulanların dinlemek istediğ çalgıların başında geliyor. İstanbul Kınalıada’da buluştuğumuz Simurg grubundan Halil Tan, santur ve yeni çıkan albümü hakkında hikayesini anlattı. Santur çalıp sokakta müzik yapan Halil Tan santur enstrümanının daha çok bilinmesi ve dinleyici sayısının artmasını istiyor. Daha çok huzur veren, sakinleştiren müziklere ağırlık verdiğini bu tarz müziklerin insanın kendi benliğine döndürebileceğini söyleyen Tan, müziğin özgürlüğün bir boyutu olduğunu düşünenlerden.

Simurg kelimesinin anlamı nedir?
Si otuz demek. Sö si Kürtçe ‘de de var Farsça’da da var . Murgta kuş demek. Anlam olarak otuz kuş efsanesi olarak geçiyor. Açacak olursak İran efsanesinden geliyor. Feridüddin Atar ‘ın Mantıku ‘t tayr diye geçiyor. Kuşların dili anlamında. Efsaneye göre bütün kuşların efendisi Simurg ‘a uçuyorlar. Kuşların buluşması sırasında bazı kuşlar yoruluyor bazıları yolda kalıyor gidemiyor. En sonunda otuz kuş Kaf dağının arkasına gidiyorlar. Kaf dağının arkasına gittiklerinde bakıyorlar ki öyle bir şey yok. Onlar da diyorlar ki otuz kuş toplandık ama Simurg yok. Onlar da şu kanaate varıyorlar. Biz bu yolculuğu kendimize yaptık. Simurg ‘un o efendi oluşundan da yola çıkacak olursak aslında insanın efendisi de kendisidir, yol da kendisidir, yolcu da kendisidir. Öyle bir hikâye.

Neden Simurg kelimesini grup adı yaptınız? Neden Simurg?
Biz Eskişehir’deydik. Ben, Atakan, Ümit, Bob ve Faysal vardı. Bizim grubun eski ismi Penaberdi. Bizde gurubun ismini değiştirelim diye konuşuyorduk öncesinde. Sonra arkadaşlar yan yana geldiler buluştular ve beni aradılar grubun ismini Simurg koyduk diye. Ben de çok sevmiştim Simurg ismini zaten. Hikâyeden etkilenerek konulan bir isim aslında.

Grubun kurucusunu siz olarak biliyoruz. Dört kişilik bir gruptunuz şimdilerde tek başınıza görünüyorsunuz. Bunun bir sebebi var mı ?
Ben, Atakan,Bob ve Faysal. Dört kişi karar alarak grubu kurduk. Daha sonra grupta ki arkadaşların başka işlerle uğraşmasından dolayı gruptan başka yerlere gitmeye başladılar. Bundan dolayı genel olarak ben bu süreci devam ettirdim. Hâlâ daha öyle zaten.

Sizi sokakta müzik yapmaya iten neydi?
Valla biz biraz daha o popülerlikten çıktık diyebilirim. O zamanlar çok popülerdi hâlâ daha öyle zaten. Eskişehir ‘den çıkma grup olduğumuzdan çevrenin etkisi büyüktü. Bizi sokağa iten güç olarak çevrede etkili oldu diyebilirim. O zamanlar Eskişehir ‘e gelen müzisyen arkadaşlar vardı. Onlar da sokakta müzik yapıyorlardı ben de o zaman gördüm. Deniz Perhan diye bir arkadaş Eskişehir ‘e santur getirmişti. İlk onda görmüştüm ve elime aldığım ilk zamanlar Ederlezi ‘yi çalmıştım. Baktım ki çalabiliyorum. Sokağa iten güç olarak bunları söyleyebilirim. Çevre ve santur.

Müziğiniz belli bir kesime hitap ediyor mu?
Biz herkese hitap etmek üzere kurmuştuk grubu çünkü dikkat ederseniz hep Ermenice, Kürtçe, Türkçe ezgiler vardı içinde. Bu topraklarda yaşayan birçok insana seslenmek üzere kurduğumuz bir gruptu.

Kınalıada'dan Simurg'a: Sokak müziğinin kültürü oturmadıEn rahat kadıköy
İstanbul’da en rahat müzik yapabildiğiniz yer neresi?
Kadıköy rahat. Kadıköy ‘de rahat müzik yapabiliyoruz. Zabıta biraz etkiliyor tabi ki her yerde olduğu gibi.

Kürtçe şarkı söylediğiniz zaman tepki alıyor musunuz?
Eskişehir ‘deyken zabıtaların geldiği oldu. Kütahya ‘dayken TEM gelmişti. Bolu ‘da sahneden indirildiğimiz oldu Kürdistan kelimesini kullandığımız için. Bu şekilde tepkiler aldık ama son zamanlarda bu problemi biraz daha aştık diye düşünüyorum.

Sokakta müzik yaparak başladınız. Günümüz Türkiye ‘sinde sokak müziğine karşı düşünceniz nedir?
Sokak müziğinin kültürü oturmadı Türkiye ‘de. Biz oturur diye düşünüyorduk ama kültürü oturmadı. Sokak müziği kültürü dediğimiz şey ben buradan aşağı indiğimde sırtımda santurum varsa oturup orada müzik yapma özgürlüğüne sahip olmak var aslında. Aslında birçok ülkede hemen hemen durumlar böyle. Bazı ülkelerde çok rahat istediğiniz gibi hareket edebiliyorsunuz müzik anlamında ama burada bazen zabıta engeliyle karşı karşıya kalıyorduk daha önceleri.

Şu an albüm çıkarma gibi bir düşünceniz var mı?
Çok beste var. Sponsor ayarlanırsa düşünüyorum. İki tane albüm oluşturabilecek beste var elimizde.

Müzikteki en son nokta ne sizin için? En büyük hayaliniz ne?
İlk olarak sona gelmemek. Benim isteğim santurla birlikte konserler vermek. Çok kişinin karşısına geçip konser vermek. Ben ona hazırlanıyorum.

 

 

Bir Yorum Yazın

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.