Büyükada, 18 Ağustos 2025 – Adaların sokaklarında yaratıcılık rüzgarı esiyor. Genç bir mucit olan Yiğit Ömer, hurdaya gidecek malzemeleri değerlendirerek tasarladığı şarjlı matkapla çalışan üç tekerlekli elektrikli bisikletiyle herkesi şaşırttı. Atık bir bisiklet, hayvan taşıma arabası ve eski bir matkabı birleştiren Yiğit, geri dönüşümün ve azmin en güzel örneğini sergiledi.
Yiğit Ömer’in projesi, babasının hurdacıya vereceği eski bir hayvan taşıma arabası ve kardeşinin kullanmadığı bisikletin dikkatini çekmesiyle başladı. “Ben gitmesini istemediğim için onları aldım ve bu duruma getirdim,” diyen Yiğit, elektrik ve elektronik işlerinden aldığı zevki hayal gücüyle birleştirerek aracını tamamladı. Ön kısımda standart bir bisiklet şasisi kullanan genç mucit, arka bölümü özel bir tasarımla şekillendirdi:
Aracın en dikkat çekici özelliği, motor olarak kullanılan 18 volt’luk akülü şarjlı matkap. Gidona monte edilen bir düğmeye basıldığında matkap devreye girerek arka tekerleklerden birine hareket veriyor ve bisikleti ileri taşıyor. Yiğit, sistemin doğal bir frenleme sağladığını da vurguluyor: “Düğmeyi bıraktığınızda motor yavaşlıyor ve aracı durdurmaya yardımcı oluyor.” Ayrıca, güvenlik için başka bir çocuk bisikletinden söktüğü fren mekanizmasını aracına entegre ettiğini belirtiyor:
“Bir tane pembe bisiklet vardı, onu söktüm ve frenleri taktım.”
Projeyi gururla anlatan Yiğit, birçok detayı kendi elleriyle yaptığını söylüyor: “Gidona ayna taktım, sepetleri monte ettim ve matkabı düğmeye bağlayan elektrik hattını bile kendim çektim. ” Gelecek planlarından bahseden küçük mucit, “Arka kasaya bir de kapak takacağım,” diyerek aracını geliştirmeye devam edeceğini ifade ediyor. Yiğit’in motivasyonu ise oldukça samimi:
“Şarjlı bir araba hayalim vardı. Normal bir arabayı süremiyorum, ben de bunu yaptım.”
Etraftakilerin “Vay be!” nidaları arasında tanıtılan araç, sosyal medyada da büyük ilgi gördü. Yiğit Ömer’in bu başarısı, gençlerin sınırlı imkanlarla bile ne kadar yaratıcı olabileceğini kanıtlıyor. Çevresindekiler, bu küçük atölye harikasının geleceğin mühendislerine ilham vereceğini düşünüyor. Yiğit’in hikayesi, atıl malzemelerin değerlendirilmesi ve sürdürülebilirlik açısından da önemli bir mesaj taşıyor.