New York Times’a Sert Çıktı: “Marmara’da Zombi Fay Modelleriyle Bilim Dışı Korku Yayılıyor”

New York Times’a Sert Çıktı: “Marmara’da Zombi Fay Modelleriyle Bilim Dışı Korku Yayılıyor”
Yayınlama: 14.12.2025
Düzenleme: 14.12.2025 13:45
A+
A-

Marmara Denizi’nde beklenen olası İstanbul depremiyle ilgili tartışmalara Prof. Dr. Şener Üşümezsoy sert bir giriş yaptı. Yıllardır konuşulan ve “30 yıl içinde 7 üzeri büyüklükte deprem olacak” tezini savunan çalışmaları eleştiren Üşümezsoy, bu senaryoların bilimsel geçerliliğini yitirmiş, ısıtılıp tekrar sunulan “zombi modeller” olduğunu iddia etti. Özellikle Science dergisinde yayınlanan son makaleleri hedef alan Üşümezsoy, jeolojik verilerin bu korku senaryolarını yalanladığını belirtti.

Üşümezsoy: “Adalar Fayı Ölüdür, 1999’da Stres Bitti”

Kamuoyuna yıllardır en büyük tehdit olarak sunulan Adalar Fayı ile ilgili çarpıcı analizler yapan Prof. Dr. Üşümezsoy, bu hattın aktif bir risk taşımadığını söyledi. Üşümezsoy, Adalar’ın güneyindeki Çınarcık Çukuru fayının 1894 depreminde kırılarak enerjisini boşalttığını, 17 Ağustos 1999 depreminin ise bu hattın devamındaki stresi alarak bölgeyi rahatlattığını ifade etti.

Adalar Fayı’nı “normal fay” veya “ölü fay” olarak tanımlayan Üşümezsoy, “Bu bölgede 7.4 büyüklüğünde deprem üretecek bir stres birikimi yok. Adalar hattında hiç artçı sarsıntı olmaması bunun en büyük kanıtıdır. Buradan Yeşilköy’e uzanan bir kırılma beklemek jeolojik gerçeklerle örtüşmüyor” dedi.

“Tek Parça Kırılma Modelleri Çöpe Atıldı”

Prof. Dr. Üşümezsoy, Marmara’yı boydan boya kesen tek bir fay hattı olduğu (Le Pichon modeli) ve bunun tek seferde kırılarak 7.8’lik bir felaket yaratacağı iddiasının “çöpe atılmış bir model” olduğunu savundu. Üşümezsoy, fayın tek parça değil segmentler halinde olduğunu şu verilerle açıkladı:

Tekirdağ – Silivri Hattı: 1912 yılında kırılarak enerjisini attı.

Doğu Marmara: 1999 ve 1894 depremleriyle stresini boşalttı.

Orta Sırt: Büyükçekmece ile Yeşilköy arasında stresi transfer edecek aktif bir fay yok.

Üşümezsoy’a göre, olası bir hareketlilikte deprem büyüklüğü 7’nin üzerinde değil, 6.5 civarında, hatta parçalı kırılma durumunda 6.2 seviyelerinde kalacak.

“Asıl Risk Kumburgaz Çukurunda Ama Abartılıyor”

“Zombi modellerin” yarattığı korku atmosferinin aksine, bilimsel verilerin riskin Kumburgaz çukuru ile Silivri açıkları olduğunu gösterdiğini belirten Üşümezsoy, buradaki riskin de yanlış yorumlandığını söyledi.

2019’da Silivri açıklarında meydana gelen 5.8’lik depremin bu hattın hareketliliğini doğruladığını ancak “büyük İstanbul depremi” senaryosunu desteklemediğini belirten Üşümezsoy, sözlerini şöyle noktaladı: “Kumburgaz fayı üzerindeki stres, İstanbul içine doğru değil, kendi segmenti içinde sınırlı kalıyor. 130 kilometrelik bir hattın kırılacağı iddiası, trafik kazası olduktan 130 km ötede buna bağlı başka kaza beklemek gibi bir saçmalıktır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.