Sokak Hayvanları Üzerinden ‘Rant’ Tartışması Büyüyor: Bu İddialar Adalar İçin Geçerli mi?

Sokak Hayvanları Üzerinden ‘Rant’ Tartışması Büyüyor: Bu İddialar Adalar İçin Geçerli mi?
Yayınlama: 25.11.2025
A+
A-

İstanbul Valiliği’nin sokak hayvanlarının kontrolsüz beslenmesini yasaklayan kararı, “mama bağışı” adı altında denetimsiz para toplayan sosyal medya fenomenlerini gündeme taşıdı. Milyonluk vurgun iddiaları havada uçuşurken, vatandaşlar özellikle Adalar gibi hassas bölgelerde hayvansever kimliği altında rant sağlayanlar varsa acilen denetlenmesini istiyor.

İSTANBUL – İstanbul Valiliği’nin geçtiğimiz günlerde yayımladığı ve kent genelinde sokak hayvanlarının “kontrolsüz” beslenmesini yasaklayan genelgesi, hayvan hakları tartışmalarını farklı bir boyuta taşıdı. Kararın ardından sosyal medyada mama bağışı toplayan bazı hesaplardan gelen sert tepkiler, gözlerin “sokak hayvanları üzerinden dönen kayıt dışı ekonomiye” çevrilmesine neden oldu.

Duygu Sömürüsü ve Kayıtsız Bağışlar

Son yıllarda sosyal medya fenomenlerinin sokak hayvanları üzerinden yürüttüğü kampanyalar, şeffaflıktan uzak bir kazanç kapısı haline gelmekle suçlanıyor. Hukukçular ve uzmanlar, dernek veya vakıf statüsü olmayan kişilerin kişisel banka hesapları üzerinden “mama parası” adı altında milyonlarca lira topladığına dikkat çekiyor.

Bu paraların nereye harcandığına dair resmi bir kaydın olmaması, bazı kişilerin hayvanseverlerin duygularını sömürerek zimmetine para geçirdiği iddialarını güçlendiriyor. Valiliğin kararına karşı “Biz devam edeceğiz”, “Yapamıyorsanız bize verin” şeklinde meydan okuyan bu yapıların, kamu otoritesine alternatif bir güç gibi hareket etmesi ise tepki çekiyor.

Adalar İçin Kritik Çağrı: “Varsa Denetlensin!”

Bu tartışmaların odağında, İstanbul’un en hassas bölgelerinden biri olan Adalar ilçesi de yer alıyor. Adalar sakinleri ve duyarlı vatandaşlar, bölgede “hayvansever” adı altında faaliyet gösteren ancak asıl amacı rant sağlamak olan kişi veya grupların olup olmadığının araştırılmasını talep ediyor.

Konuyla ilgili görüş bildiren vatandaşlar şu çağrıda bulunuyor:

“Sokak hayvanları üzerinden rant sağlayan, mama parası adı altında haksız kazanç elde eden kimseler varsa, Adalar’da da bu işleri yapanların tespit edilip denetlenmesi şarttır. Hayvanları korumak başka, onların üzerinden geçinmek başkadır.”

“Kontrollü” Besleme Muamması: Yasak Ne Anlama Geliyor?

Valiliğin genelgesi, özellikle okul, hastane ve ibadethane çevrelerinde artan yemek artıklarının (salçalı makarna, bozuk gıdalar vb.) çevre kirliliğine ve haşere artışına neden olduğu gerekçesiyle “kontrolsüz beslemeyi” hedef alıyor. Ancak hayvan hakları savunucuları, “kontrolsüz” ifadesinin muğlaklığına dikkat çekiyor.

Belediyelerin asli görevinin hayvanları toplayıp bakımevine götürmek olduğunu, besleme görevinin ise net olmadığını belirten hukukçular, “Kontrollü besleme belediyenin işi değilse, halkın beslemesi de yasaklanırsa bu hayvanlar açlığa mı terk edilecek?” sorusunu yöneltiyor.

Uzmanlara göre; kuru mama ve su ile, temiz kaplarda yapılan, başında durularak gerçekleştirilen besleme “kontrollü” sayılmalı ve cezai yaptırım uygulanmamalı.

5199 Sayılı Kanun ve Barınak Gerçeği

Hayvan hakları savunucuları, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun “Hayvanları aç ve susuz bırakmak yasaktır” hükmünü hatırlatarak, genelgenin kanuna aykırı olamayacağını savunuyor. Sokak hayvanlarının toplanmasının haşere ve kemirgen artışına (Paris ve Londra örneklerinde olduğu gibi) yol açabileceği uyarısında bulunuluyor.

Ancak madalyonun diğer yüzünde ciddi bir nüfus ve güvenlik sorunu var. Türkiye’de yaklaşık 4 milyon sahipsiz hayvan bulunmasına rağmen, 1400 belediyeden sadece 273’ünde barınak mevcut ve toplam kapasite 100 bin ile sınırlı. Yeterli veteriner hekim ve etkili bir kısırlaştırma politikasının olmaması, sorunu içinden çıkılmaz bir hale getiriyor.

Şeffaflık ve Denetim Şart

İstanbul Valiliği’nin kararı, hem sokak güvenliğini sağlamayı hem de hayvanlar üzerinden haksız kazanç sağlayan “rant çetelerinin” önünü kesmeyi amaçlıyor. Kamuoyu, gerçek hayvanseverlerin mağdur edilmediği, ancak duygu sömürüsü yapan dolandırıcıların sistemden ayıklandığı sıkı bir denetim mekanizmasının hem İstanbul genelinde hem de Adalar özelinde hayata geçirilmesini bekliyor.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.