İngiliz gazetesi The Guardian, Türkiye’ye gelen turistlerin deneyimlerini ‘Türkiye bize hayatımızın en heyecan verici deneyimlerinden birini yaşattı: Okurlardan seyahat ipuçları’ haberiyle paylaştı. Haberi okuyunca başka bir yerde yaşıyorum zannettim. Pencereden dışarıya baktım; Hayır Adalardayım.
İngiliz gazetesi The Guardian, internet sitesinde Türkiye’ye gelen turistlerin deneyimlerini ve Türkiye’ye duydukları hayranlığı ”Türkiye bize hayatımızın en heyecan verici deneyimlerinden birini yaşattı:
Okurlardan seyahat ipuçları” haberiyle paylaştı. 6 Eylül tarihinde yayımlanan yazıda ziyaretçiler, Türkiye’nin eşsiz doğası, tarihi mirası ve lezzetleri karşısında yaşadıkları deneyimleri aktardı.
Araç trafiğine kapalıymış!!!
Chris Dunham’un The Guardian’da yer alan yorumuna göre, İstanbul’un kalabalığından kaçmak isteyen turistler için ‘Prens Adaları’ eşsiz bir sığınak görevi görüyor. Araç trafiğine kapalı olan adalara düzenlenen feribot seferleriyle ulaşan gezginler, Büyükada’nın pastel tonlardaki ahşap evlerinde ve yemyeşil sokaklarında huzur bulduklarını dile getiriyor. Günübirlik gezilerle adaların keyfini çıkaran ziyaretçiler, İstanbul’a dönüşlerini gün batımına denk getirerek mest eden bir manzara eşliğinde seyahatlerini taçlandırıyor.
The Guardian’ın araç trafiğiyle ilgili bölümü hariç diğer tespitlerine tabiki katılıyoruz.
Ancak araç trafiği bölümüne gelince; The Guardian’ın haberini okuyunca acaba ben başka adada mı yaşıyorum dedim? Pencereden dışarı baktım; Hayır Adalardayım…
Gazeteye bu izlenimini paylaşan misafirimiz, “araç trafiğine kapalı “derken bunun sözde olduğunu özde ise öyle olmadığını nasıl anlamadı?
Burayı gezen misafirimiz ada yollarında cirit atan minibüsleri nasıl görmedi?
Anlaşılan The Guardian’ı Adalar ile ilgili kandırmışlar!