Atilla AYTAÇ Adalara 2. CHP dönem Belediye Başkanı olduğu zaman aynen şimdi yaptığımız gibi ilk 4 ay, hatta daha da fazla 6 ay kadar icraatlarını izlemiş ve olumsuz gidişat daha başından belli etmiş olmasına rağmen daha yenidir alışıncaya, etrafındaki memurları tanıyıncaya kadar hata yapması normal diyerek olumsuz gidişatın haberlerini yapmamış ve kendi meşhur deyimi ile Belediyenin Fotoğrafını çekmesini, belediyeye adapte olmasını beklemiştik.
Derken günler haftaları, haftalar ayları, aylar yılları kovalamadan önce dur yeter diye Belediyedeki aksaklıkları tek tek dökmeye başladık. Yaptığımız haberlerden kıssadan hisse yapıp hatalarını giderme yoluna gidinceye kadar sayısını hatırlayamadığımız kadar savcılığa şikayet edildik. Karakollara, savcılara ifade vermekten başımızı kaldıramasak da, kaldırdığımız zaman yine bir olumsuzluğu yazmış olmamız Atilla Aytaç’ı doğal düşmanı haline gelmemize sebep oldu. Kendisi gazetelerin görevinin Kamuyu bilgilendirmek olduğunu, kamu kurumlarının da yapılan haberleri otokontrol olarak görüp hatalarını düzeltmek için bulunmaz bir fırsat olduğunu idrak edemedi. Kral çıplak diyen gazeteden kıssadan hisse çıkartacağına koşa koşa yada koştura koştura 3. Şahıslara gazetemizi şikayet etti/ettirdi. Sonuç biz görevimizi halen yapıyoruz ama bakınız aşağıda İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU tarafından imzalı, 21/02/2019 tarih ve 20 sayılı Kararda, eski Belediye Başkanı Atilla AYTAÇ ve diğer görevliler hakkında (Belediye Başkan Yardımcısı Mahmut YERLİKAYA) SORUŞTURMA İZNİ VERİLMESİNE karar verilmiştir.
Aslında pek çok şikayetten ve müfettiş incelemesinden makamının gücü ile kurtulduğunu düşündüğümüz Atilla AYTAÇ başkanlığını halefi Erdem GÜL’e devrettikten sonra arka arkaya pek çok soruşturma izni ile karşılaşıp ve yargı karşısına çıkacak gibi. Gazetemize gelen bilgiler arasında Savcılık şikayeti yapacakların sayısı hayli fazla.
Bugüne kadar Adalar’da en sevilmeyen başkan anketi yapılsa açık ara birinciliği alır deniyor. Niye böyledir kendisi daha iyi bilir ama sempati duyanlardan çok ona kızgınların çok çok fazla oluşunun öz eleştirisini yapsa da bu saatten sonra çok fark etmeyecek. İnsan bu kadar mı sevilmezmiş, neyse nasıl biliyorsa öyle devam etsin diyor haberimizi yorumlamaya geçiyoruz.
Adalar Belediyesine ait Ayanikola Halk Plajı. Namı diğer adı 64 Ada 4 ve 7 parsel hazine arazisi. Eski kum ve hafriyat deposu. CHP’nin 1. Dönem başkanı Farsakoğlu zamanında inşaat atıkları için tadilat yapanlardan büyük paralar alıp sözüm ona anakaradaki hafriyat döküm yerlerine götürülmesi gereken hafriyatların dökülüp düzlenip plaj haline getirildiği alan.
İnşaat atıklarının dolgu alanlarına kum döküp plaj yapılması kadar halkın can güvenliğine tehlike altına alan başka bir uygulama yoktur sanırız. Adalar’daki lodos ve poyrazın sert geçtiği sahildir 64 Ada 4 ve 7 parsel hazine arazisi. Öyle ki; deniz dibi hareketleri inşaat atıklarının sivri beton uçlarını kumun içinden hançer gibi çıkartabilir. Demirli betonlardaki demirlerin uçların, metal kazık olarak kime gireceği, saplanacağı, kimin hayatına kast edeceği belli değildir. Kurbanlarının şansızlığına bekler dururlar. Nihayetinde geçmiş senelerde, Belediyenin işletmiş olduğu bu plajda 15 gün ara ile iki genç boğulup, genç yaşta ölmesine rağmen, plaj ilk ölümün ardından hemen kapatılmamış ve gerekli incelemeler yapılmış olsaydı belki ikinci ölümün önüne geçilecek önlemler alınmış olacak ve ikinci genç yaşıyor olacaktı. Daha ilk boğulma vakasında Atilla AYTAÇ’ı ve İşletme Müdürlerini uyaran bilirkişi raporlu yazımızı yazıp yetkilileri uyarmamıza rağmen plajda ciddi önlem almayınca ikinci ölüme davetiye çıkartılmıştı.
Gazetemiz yine muhalif gazete olarak görülüp arkamızdan sövenler ikinci ölüm olunca hatalarını anladılarsa da iş işten geçmiş 2 gencecik hayat bu dünyadan kaymış gitmişti.
Daha sonra ders almayan Belediye aynı yeri İşletme Müdürlüğüne hangi akla hizmetle orman tur yoluna cepheli plajda bir de alkol müsaadesi vermeleri aklı selim yöneticilerin yapacağı iş değildi. Verilmemesini pek çok nedeni varken en hayati olanları sıralayıp, hiç değil bundan sonra bu hatalar yapılmasının önüne geçelim, gencecik hayatları ihmallere kurban etmeyelim.
1- Orman tur yol kıyısında bulunan Ayanikola Belediye Plajından çıkan alkolü kaçıran kişilerin atacağı veya farkında olmadan düşürecekleri bir izmaritten ormanın hemen tutuşabileceği, kozalakların el bombası gibi onlarca metreye Molotof kokteyli gibi dağılıp kısa sürede Büyükadanın ormanlarını yok edebileceğini aklınızdan çıkartmayınız.
2- İstanbul’dan gelen az yüzme bilen gençlerin içtikleri alkolün cesareti ile iskeleden atladıklarında dalga hareketleri ile zemindeki inşaat atıklarından ortaya çıkmış sivri beton parçasına kafalarını çarpmaları veya alkollü plaj sınır şamandıralarını aşmaları ve denize açılabileceklerini düşünüp her daim hazırda tekneli bir cankurtaranın sınır şamandıralarının, deniz tarafında devriye halinde olmasını sağlayınız.
3- Geçmiş dönemde yaşananlardan dolayı bu yıl Belediye plajının açılmasından imtina edildiğine dair bilgiler gelmekteydi. Bizce çok doğru olan bu karardan neden vazgeçilip yazın sonuna doğruda olsa plaj açıldı? Önümüzdeki sene plajı açmayınız. Kıyı Kenar çizgisinden deniz tarafına kadar 50 mt’lik deniz şeridinin tüm dip malzemelerinin, eski inşaat artıklarının çıkartılıp yerine çakıl ve kum doldurulmasını sağlayınız. Gerekli emniyet tedbirlerini üst seviyede alınmış olmasını sağlayınız. Vardiyalı biri karada biride teknede iki cankurtaran ve toplamda vardiya sayısı ile dört cankurtaran bulundurulmasını sağlayınız.
4- Ormanlık alanın kenarında ve yerleşim yerine çok uzakta kalan Ayanikola Plajının İtfaiye Raporun sadece plaj için değil adanın geleceği içinde çok önemli olduğunun farkında değil misiniz ? İtfaiyenin talimatını harfiyen yerine getiriniz eğer ki kapatın deniyorsa ısrarcı olmayınız.
5- Belediye eli ile içkili kafetarya işletilmesinin Belediyeye katkısı oldu mu? Zannetmiyoruz. Soruşturma izni yanlış olduğunu ortaya çıkartmıştır.
Bu soruşturma izninden şimdiki yönetiminde kendisine ders çıkartması, plajın işletilmesinden ziyade müze olarak kullanılmasının daha doğru olacağını göstermiştir.
Bu soruşturma izni, Atilla AYTAÇ için başlangıç olarak söyleyebileceğimiz bir dönemin başladığına işarettir.
