Adalar Belediyesi’nin 2026-2029 dönemi için geçerli olacak emlak vergisine esas arsa metrekare birim değerlerini (rayiç bedel) %500’e varan oranlarda artırması, ilçe sakinleri arasında büyük bir tepkiye yol açtı. Ekonomik zorlukların yaşandığı bir dönemde gelen bu fahiş artış kararı, vatandaşların bütçesini sarsarken, yasal hak arayışı tartışmalarını da beraberinde getirdi.
İstanbul’un Adalar ilçesinde, 2025 yılında belirlenerek önümüzdeki dört yıl boyunca uygulanacak olan yeni emlak vergisi değerleri kamuoyuna yansıdı. Adalar Belediyesi Takdir Komisyonu tarafından belirlenen yeni rayiç bedeller, bazı mahalle ve sokaklarda %500’ü bulan rekor artışlar gösteriyor. Bu durum, dört yılda bir yeniden belirlenen ve vatandaşın ödeyeceği verginin temelini oluşturan bu değerlerin, piyasa gerçeklerinin ve halkın alım gücünün çok üzerinde tespit edildiği yönündeki eleştirileri alevlendirdi.
Eleştirilerin odağında, Adalar Belediyesi’nin ekonomik krizin derinleştiği bir süreçte sermayeden yana tavır alarak “halkçılık” ilkesinden uzaklaştığı iddiası yer alıyor. Milyonlarca vergi mükellefini doğrudan etkileyen bu artışların, vatandaşın temel yaşam giderlerini dahi karşılamakta zorlandığı bir dönemde yapılması, kararın zamanlaması açısından da manidar bulunuyor.
Uzmanlar, rayiç bedeldeki %500’lük bir artışın, ödenecek verginin de birebir %500 artacağı anlamına gelmediğini belirtiyor. Emlak vergisinin hesaplanmasında rayiç bedelin yanı sıra binanın inşaat maliyeti, yüzölçümü ve arsa payı gibi unsurlar da dikkate alınıyor. Bu nedenle, rayiç bedeli beş kat artan bir mülk için ödenecek verginin yaklaşık 1.5-2 kat artması bekleniyor. Ancak bu oran dahi, mevcut ekonomik koşullarda birçok mülk sahibi için ciddi bir ek yük anlamına geliyor.
Adalar’daki mülk sahiplerini yakından ilgilendiren önemli bir yasal detay bulunuyor. İlçede henüz onaylanmış bir Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı olmaması, vergi ödemelerinde önemli bir avantaj sağlıyor. Mevcut yasal düzenlemelere göre, bu plana sahip olmayan bölgelerdeki mülk sahipleri, kendilerine tahakkuk ettirilen emlak vergisinin sadece %10’unu ödemekle yükümlü.
Örneğin, 10.000 TL emlak vergisi çıkan bir vatandaş, imar planı olmadığı için şimdilik sadece 1.000 TL ödeyecek. Geriye kalan 9.000 TL’lik borç ise silinmiyor; devletin imar planını onayladığı tarihten itibaren geriye dönük olarak faizsiz bir şekilde tahsil ediliyor. Bu durum, fahiş artışlara karşı mülk sahiplerine geçici bir finansal rahatlama imkânı sunuyor.
Takdir Komisyonu’nun belirlediği fahiş rayiç bedellere karşı vatandaşların yasal hakları bulunuyor. Anayasa Mahkemesi’nin 2012 yılında verdiği bir karar doğrultusunda, artık sadece kurumlar değil, vatandaşlar da bu kararlara karşı dava açabiliyor.
Mülk sahipleri, kararların ilgili mahalle muhtarlıklarına tebliğ edilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili Vergi Mahkemesi’ne dava açarak artışların iptalini talep edebilirler. Vergi Mahkemesi’nin vereceği karara karşı ise yine 15 gün içinde Danıştay’a itiraz yolu açık. Bu nedenle, hak kaybı yaşamamak için mülk sahiplerinin muhtarlıklarındaki duyuruları yakından takip etmeleri büyük önem taşıyor.
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
Adalar’da Emlak Vergisi İsyanı: Rayiç Bedellerde %500’e Varan Artış Tepki Çekti
