Adalar’ın geçmişte dere yatakları olan bölgelerinde ve alüvyonlu topraklarının yer aldığı alanlarında dikilen pek çok egzotik ve yabancı türe ev sahipliği yaptığını da göstermektedir.
Adalar’da orman oluşturan tek tür olan kızılçam örtüsünün altında çok zengin maki topluluklarının varlığı da gözlenmiş, biyoçeşitlilik açısından çok zengin alanlar gözlenmiştir. Öte yandan fıstık çamıyla ağaçlandırılan alanlarda maki örtüsünün kaybolduğu gözlenmiş, turizme açılan bölgelerde kızılçamların doğal gençleşme sürecinin, toprak sıkışması vb. nedenlerle kesintiye uğradığı, orman ekosisteminin yok olduğu ve bozuk orman alanlarının arttığı saptanmıştır. İnsan ve turistik işletme baskısının arttığı kimi kıyı bölgelerinde karabatak üreme alanlarının terkedildiği, insan yayılımının artışına paralel olarak büyüyen karga ve martı popülasyonunun diğer kuş türlerinin gözlenme sıklığını azalttığı belirlenmiştir.
İstanbul Adaları’nda 2016-2019 dönemleri boyunca yapılan gezi ve gözlemler sonucunda Adalar’ın uzun yıllar süren kötü kullanım, kitle turizmi, kirlilik ve tahribata rağmen halen güçlü bir canlı yaşamına sahip olduğu görülmüştür. İstanbul-Marmara Bölgesinin Akdeniz iklim ve bitki örtüsüne sahip tek özel doğa alanı olan Adalar’da bu koşullara uyum sağlamış çok canlı bir doğal yaşam ve biyoçeşitlilik gözlenmiştir. Bu çalışmaya göre büyük bir bölümü kızılçam ormanlarıyla kaplı Adalar’da, bu ormanlarla uyum içindeki maki ekosistemi içinde 400’ü aşkın bitki ve ağaç türünün ve bir bölümü nesli tükenmekte olan ya da tehdit altındaki IUCN Kırmızı Listesinde yer alan 90’ı aşkın kuş türlerinin üremek ya da konaklamak için bulunduğunu göstermiştir.
TOPRAK YAPISI: Akdeniz iklimine yakın bir iklim kuşağında yer alan adalarda iklimin ve bitki topluluğunun özellikleri toprak oluşumuna uygun görüldüğü halde, büyük bölümü horizonlaşmış bir toprak örtüsünden yoksundur. Topografyanın hemen her yerde fazla eğimli oluşu, malzemenin yer değiştirmesine ve süpürülmesine neden olmaktadır. Bu nedenle bugün mevcut olan kırmızı renkteki toprak tabakası çok incelmiş ve yer yer anakaya ortaya çıkmıştır. Bitki topluluğunun nispeten gür olduğu yerlerde, kırmızı toprağın üzeri az humuslu, çürümüş ve ufalanmış yaprak artıklarından oluşan çok ince bir enkazla örtülüdür. Yalnızca bu alanlarda toprağın rengi esmerleşmiştir. Organik enkazın oluşmadığı ya da süpürüldüğü yerlerde toprak kızıl renktedir.
Alüvyal alanlarda, kırmızı toprakla karışık halde, nispeten kalınca, yamaç döküntüleri yer almaktadır. Bunların üzerinde, çürümüş organik enkaz ve az miktarda ham humus içeren ince bir örtü tabakası bulunur. Bu nedenle, bu alanlarda toprağın rengi esmerimsi görünümdedir. Yukarıda sözü geçen ve İstanbul Adaları’na Kızıl Adalar adının verilmesine neden kırmızı renkli topraklar, demiroksit ve alüminyum oksitten oluşmaktadır. Killi ve taneli bir görünüm oluştururlar.