Bekleyip göreceğiz

Bekleyip göreceğiz
Yayınlama: 16.07.2024
Düzenleme: 16.07.2024 12:52
A+
A-

Prens Adaları öyle bir aşk ki bedelini ödemeyen adalı olamıyor. Adalara beslediğimiz sevgi öyle bir sevgi ki ve biz adalarda öyle mükemmel bir dönem yaşadık ki her şeyin ada ruhuna yakışır olmasını istiyoruz fakat dünya değişti, insanlar değişti, hayat zorlaştı ve biz yeni düzene ayak uydurmaya çalışırken yorulduk, alıngan, sıkılgan ve sabırsız olduk.


Prens Adaları için çağımıza uygun uygulamalar düşünülmesi gerekiyordu. Bana göre eksiklerimizin listesi yapılırken en önemli eksiğimiz olan sağlık sorunumuzun giderilme konusu liste başını tutması gerekirken adalarımız birden akülü özel araç istilasına uğradı ve biz yine dispansersiz, tam gün çalışabilecek doktorsuz ve en önemlisi tam teşekküllü bir hastaneye muhtaç kaldık.


Bugün adalar yürüyüş yoludur diyenler o tarihte beş yıl sonra neler olabileceğini algılayamadılar ve adalar sit alanıdır diyerek ayaklanmadılar. Saygısızlık, görgüsüzlük ve şımarıklıklarla bezenmiş araç sorunu çığ gibi büyüdü. Araçla dolaşmak modasına uymak için Belediyeye kayıt yaptıranlar olduğu gibi kayıt yaptırmadan usulsüz ve bilinçsiz araç kullananlar zaten çoğunluktaydı. Araçlar toplandı, adalılar araçlarını sakladılar, araçlar tekrar sahiplerine dağıtıldı, araçlar kaza yaptı, araçlar tehlike saçtı ve araç kontrolü Ada Belediyesinden Emniyet Müdürlüğünün kontrolü altına alındı. Bir prosedür hazırlanarak özel araçlara plaka zorunluluğu getirildi.


Ne var ki biz disiplin sevmeyiz, sıraya girmeyi bile eziklik sayarız. Biz uyumsuz insana becerikli deriz de yasaları ihlal edene ne denir? Ben bilemedim, ya siz? Hiç sıkılmadan araç sürenler olunca bu yoldan taksicilik yapan plakasız araç sürücüleri de nasıl olsa bu cesaretin cezası yok diyerek yola çıktılar. Yine bilen bilmeyen, çoluk çocuk, bu kez aile boyu veya golf denilen yeni araçların direksiyonuna geçiyor, insanlar kaza yapıyor veya kazaya uğruyorlar. Yollarda yürüyecek yer kalmıyor, pedal çevirmesini bilmeyen yabancı uyruklu bisiklet sürücülerinin arasından kaykaylar, scooterlar adeta Lunapark gösterisi yapıyorlar. Oysa Kınalı adada Bisiklet kiralama olmazdı ve ancak bir bisiklet tamircimiz vardı çünkü bizim ada yolları ve ada turu bile bu spora elverişli değildir. Adalı zaten bisiklet sürmesini bilir ama şimdi olası kazaları önlemek için yollarda üç tekerlekli bisiklet süren çocuk göremiyoruz.


Akülü özel araç kullananlar yalnız keyifleri için mi plaka alıyorlar? Hayır çünkü yaşlılar, hastalar, ameliyat geçirenler, engelliler, çocuklu aileler, çanta ve valizlerini tek başlarına taşıyamayan insanlar, kışın adada olup da mevsimin zor şartlarını da yaşamak zorunda kalan adanın yerlileri de adalarda yaşıyorlar. Ayrıca adalarda bir taşıma sektörü var ki iskeleden içeri kuş uçurtmazlar ve aralarında anlaşarak fahiş fiyatlarla çalışan hamal arkadaşlar da var. Şimdi plaka sahibi olmak için hazırlanan prosedür ile insanlarımızın tüm ihtiyaçları karşılanabiliyor.


Unutmayalım ki çocukluk ve gençlik yıllarımızda hastalar ve yaşlılar el arabası ile taşınılabiliyordu hatta sahilde vefat eden bir hanım da el arabası ile taşındı. Yaşadığımız yüzyılda şartlar artık değişmeli fakat değişimler uygun şartlarda olmalı.


İ.E.T.T yetkisindeki adabüslere gelince, ilk kullandığımız M tipi araçları ada ruhuna daha uygun buluyorum fakat Sayın Ekrem İmamoğlunun adalıları açık ve seçik bir şekilde bir videoda bilgilendirdiğine göre farklı nedenlerden dolayı M tipi araçların kullanma ruhsatı 30 Nisan 2024 tarihinde bitmiş ve zorunlu olarak yasaların kullanabilirsiniz dediği L tipi araçları kullanmak zorunda kalmışlardır.


Adalılar L tipi araçları sevmediler. Bu araçların ada yollarına uygun olmadığını savunuyorlar. Ben de sevmedim ama Adalarda yaz kış yaşayan bir nüfus var ve soğuk kış mevsiminde karda yağmurda her ne kadar benim cici bici dediğim M tipi adabüslerin yanları kapatılsa da insanlarımızı hele okul çağındaki çocuklarımızı taşımaya elverişli değillerdi.


Büyükadalı arkadaşlardan protesto eden bir grup oluştu. Sonradan onlara katılanlarla grup büyüdü. Demokratik bir ülkenin vatandaşlarının yan yana gelip seslerini duyurması hem doğal hem de sevindirici oluyor yeter ki insanlar sonuna kadar karşılıklı saygı çerçevesinde kalsınlar çünkü hayatta da olduğu gibi birey kendisine hâkim olmadığı zaman haklı bile olsa hakkını savunamaz.


Sayın Ekrem İmamoğlu bizim duygu ve hassasiyetimizi paylaştığını ve Kara Yollarının Trafik Kanunlarına göre Ada İlçesinde şu an zorunlu olarak L tipi adabüs kullanılacağını fakat Prens Adalarının yapısına uygun esnek, modern araçlara ruhsat verilmesi için çalışılacağını, gereken değişikliklerin temin etme yoluna gidileceğini, çözüm arayışının devam ettiğini açıkça ifade etmiştir.


İ.B.B Belediye Başkanımızın turist ve misafirlerden de bahsetmesine tepki veren oldu. Unutulmasın ki yazlıkçılar adalıların velinimeti ise turıst ve misafirlerimiz de esnafımızın baş tacıdır. Bu yıl vapurlarda görüntü kirliliği yaratmayan bilinçli gezen turist sayısı çoğaldı. Almanlar, Yunanlılar, İranlılar ve İspanyolca konuşan gruplara rastlıyorum. Fransızca ve İngilizce konuşan çocukların çoğu zaten adalı ailelerin çocukları veya torunlarıdır.


Kendi kültürleri ile Prens Adalarını gezmeye gelen turistler olmasaydı bugün adalarda atlarımız yollarda bayıldıklarında, ayılmaları için başlarından aşağı kova kova su dökülmeden normal şartlarda çalışabileceklerdi. Faytoncular atlarını terk edip memleketlerine gitmeselerdi o atlar telef olmayacaklardı. Atlar insanlardan, biz de yaşanan zulmü görmekten kurtulduk.


Görüyoruz ki adalarımızın sorunları pek çok ve imkanlarımız kısıtlı kalıyor. Protestolar devam ediyor fakat adabüsler için pankartlarla kapısına gidilecek doğru adres Kara Yolları Trafik Müdürlüğüdür.


Akülü araçlar sit alanı olan Prens Adalarına girdiğinde yapılmayan protestoların neticesi bizi bu günlere getirdi. Şimdi taksicilik sektörü iyi çalışıyor. Kınalı adada ücretsiz 65 yaş üstü adalılara hizmet veren fosil yakıtlı Fort transit araç çok daha büyüktü ama o zaman kimseden ses çıkmadı. O da yok şimdi. Kınalı adada 03.06.2021 tarih ve 2021/4-4 sayılı UKOME yönergesindeki şartları taşımayan bir miktar araç toplanmış ve Adalar İlçemiz dışına çıkartılmıştır ancak bugün yarım saat içinde toplanan araç sayısının en az beş misli aracı aktif halde gördüm.


Gün gelir adabüsler değişir ve ihtiyaç sahipleri adabüs olmadığından ada taksilere fazla ödeme yapmaktan kurtulurlar ama bizim esas sorunumuz sağlık sorunudur. Sağlık güvencesi ile ikametlerin adalara alınacağından pek çok çözümü zorlanan sorunun düzeleceğinin bilincinde olduğumuzu sanıyorum çünkü yıllardır aynı şeyi yazıyorum, yazıyoruz, yazıyorlar. Pankartların sağlık güvencesi, tam teçhizatlı bir hastane, poliklinikler, sağlık ocağı için Sağlık Bakanlığına açılmasını isterdim.


Prens Adalarında okullar var, içi boş, öğretmen yok. Anaokulu, 1,2,3,4,5nci sınıflar aynı dersi okuyor. Kınalı adada binamız hazır olmasına rağmen iki yıldır dispanser açılamıyor


Adalıyız, adaları seviyoruz. Acilen gündem yaratılması gereken sorunlarımız var, ağır sözlerle değil, sağlam adımlarla sevgi ve saygı ile emek verelim ve “Gündem Adalar“ grubumuz kurulsun artık.

Bir Yorum Yazın

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum
  1. Ferruh YILDIZ dedi ki:

    Adalardan sahipli akülü araçların toplanması kanunî değildir. Araçların bir kısmını yaşlı insanlar kullanıyordu. Yaşlı insanların ulaşımı için çare bulundu mu? YOK. Haber vermeden (bir kısmı Kamudan izinli)özel araçların toplanması kanuna uygunmu? HAYIR. Çözüm bulmadan ınsanların (para vererek) mallarına el koymanız , kanunlara aykırı. Sorumlusu çıkıp ben toplantım ,hesabını benden sorun cesaretini gösterecekmi? Mağdur vatandaş olarak bize yazık değil mi?